Müslümanlar, 28 Şubat darbecilerinin zindana attığı mazlumları cezaevinden çıkartmak için çabalarken, darbecinin, hainin, casusun elini kolunu sallayarak gezdiği bir dönemde 28 Şubat'tan kalma davalar sebebiyle gönüldaşlarımız göz altına alınmaya devam ediyor. 28 Şubat zulmünden payını alıp sekiz yıl zindanda yatan ve "eksik yattın" denilerek hakkında tekrar dava açılıp ceza verilen yazar Sebahattin Arslan, dört yıllık firari hayatın ardından Ankara'da gözaltına alındı! Zira Gönüldaşımız Sebahattin Arslan "Bizim için bitmeyen 28 Şubat yapmışlar" diyerek, Müslümanlar için 28 Şubat'ın sürdüğünü belirtmişti, gözaltına alınması da bunun ispatı oldu.
Sebahattin Arslan da tüm İbdacılar gibi 15 Temmuz darbesi zamanında da Fetullahçı teröristlere karşı direnmiş ve Cumhurbaşkanlığı külliyesi önünde diğer gönüldaşlarımızla beraber nöbet tutmuştu.
Müslümanlar, inancıyla, onuruyla, başını eğmeden, yüksünmeden, Allah ve vatan yolunda çile çekti, çekmeye de devam ediyor. Ya bu zulmün devam etmesine göz yuman iktidar sahipleri bu vebali nasıl kaldıracak?
