Filistin asıllı ABD'li akademisyen Hatem Bazian, ABD üniversitelerinde, Filistin'e destek veren kişi ve kuruluşlara yasak getirildiğini ve haklarında dava açıldığını belirterek, "Ancak bu davaların tamamen kapanması birkaç yıl alsa ve İsrail'e karşı eleştirileri geciktirse bile tepkilere engel olamayacak." dedi.

Kaliforniya Berkeley Üniversitesi Orta Doğu Dilleri ve Kültürleri Fakültesi Doktor Öğretim Üyesi ve Filistin'de Adalet için Öğrenciler (SJP) platformu ana organizatörlerinden olan Hatem Bazian, AA muhabirine, Filistin aktivizminin İsrail yanlısı gruplarca hedef gösterildikten sonra ABD başta olmak üzere Batılı ülkelerde yasaklanmasını değerlendirdi.

Bazian, ABD'nin Florida eyaletinde faaliyetleri yasaklanan ve diğer eyaletlerde de yasaklanması için çaba sarf edilen SJP'nin, 1993'te Kaliforniya Berkeley Üniversitesinde kurulduğunu, ABD, Kanada ve Avustralya'da 250'den fazla şubeyle faaliyet gösterdiğini söyledi.

Endişeliyiz! Endişeliyiz!

SJP'nin, Vietnam Savaşı'na ve Güney Afrika'daki Apartheid rejimine karşı mücadeleler sonrasında yürütülen en başarılı kampüs faaliyetlerinden biri olduğunu dile getiren Bazian, "Filistin'e destek veren kişi ve kuruluşlara antisemitizm ve terörizmi destekleme suçlamaları yöneltilip kamuoyundaki imajları zedelenmeye çalışılıyor. ABD ve diğer Batılı ülkelerde Filistin aktivizminin topluca şeytanlaştırması girişimleri var." ifadesini kullandı.

ABD Filistin yanlısı aktivizmi terörizmle eşleştiriyor

Bazian, SJP'nin yıllardır üniversite kampüslerinde faaliyet gösteren bir sivil toplum kuruluşu olmasına rağmen 7 Ekim'den sonra hemen hedef alındığını ve kamu kurumlarının baskılarına maruz kaldığını vurgulayarak, şöyle devam etti:

"7 Ekim'de, olaylar ortaya çıkar çıkmaz, SJP'yi hedef alan, Hamas'ı ve terörizmi desteklemekle suçlayan İsrail yanlısı onlarca kampanya ve söylem gördük. Bu kampanya, Florida Valisi Ron DeSantis'in, SJP'nin Florida'daki faaliyetlerini bir yürütme emriyle fiilen durdurmasıyla başladı. Ardından Washington, Brandeis, Harvard ve Columbia üniversitelerinde hem SJP hem de Barış için Yahudi Sesi platformlarının yönetim kadroları ve üyelerinin hedef alınmasıyla devam etti. Tüm üniversite rektörleri, öğrencilerine ve öğretim üyelerine mektup veya e-posta yazdılar. Filistin aktivizminin antisemitizm içeren ve Yahudi toplumunu hedef alan eylemler olduğunu öne sürdüler."

Üniversitelerdeki idari kadroların, 7 Ekim sonrası SJP ve benzeri kuruluşları terörizmle ilişkilendirdiklerini, bunun Filistin yanlısı aktivizmi susturma ve karalama çalışmasının parçası olduğunu kaydeden Bazian, şu ifadeleri kullandı:

"ABD, 7 Ekim'den hemen sonra Filistin yanlısı eylemleri, terörizm olarak etiketleyen bir dil kullanmaya başladı. Vatanseverlik Kanununu ve özellikle terörle mücadele mevzuatı üzerinden hareket edebilmek için SJP'yi terörle ilişkilendirmeye çalıştıklarını görüyoruz. Hükümet bunu yaparak üniversite yöneticilerini, SJP gibi Filistin yanlısı kulüpleri susturmaya çalışıyor. Böylece kapatılmaların önü açılıyor."

Bazian, ABD hükümetine bağlı kuruluşlarca SJP'ye çok sayıda dava açıldığını ve davaların Filistin için eylem yapan dünyanın dört bir yanındaki kişileri de kapsadığını belirterek, "Bu davaların tamamen kapanması birkaç yıl alsa ve İsrail'e karşı eleştirileri geciktirse bile tepkilere engel olamayacak. Sadece ABD'de değil tüm dünyada sokağa çıkan ve Filistinliler için protesto düzenleyen insanların mücadelesi mahkemelere taşınıyor." diye konuştu.

"SJP, Filistin davasının, sınırların çok ötesine geçtiğini gösteriyor"

Filistin yanlısı eylemlerin "şeytanlaştırılması" için ABD kongresi ve Beyaz Saray nezdinde lobicilik faaliyetlerinin yapıldığına ve kamuoyu desteği sağlamak için medyanın kullanıldığına işaret eden Bazian, "New York Times reklamlarıyla açıkça bir halkla ilişkiler kampanyası başlatılıyor. Bu reklamlar ve medya gücü aracılığıyla anlatıyı değiştirmeye, yaşananları farklı göstermeye çalışıyorlar." şeklinde konuştu.

Bazian, SJP gibi platformlar hakkında başlatılan yasal işlemlere karşılık Filistin'e destek veren organizasyonların da bazı hukuki önlemler aldığını aktararak, şunları söyledi:

"ABD'de SJP ve Filistin'e destek veren diğer kuruluşlara karşı açılan davalar, Filistin yanlısı aktivizminin başarısını, artan etkinliğini dizginlemenin bir yolu olarak kullanılıyor. Açılan davalara karşı Filistin'e destek veren kuruluşların da yasal önlemler aldığını görüyoruz. Amerikan Sivil Özgürlükler Birliği (ACLU) Vali Ron DeSantis ve Florida Üniversitesine, öğrencilerin ifade özgürlüğü haklarını ihlal ettiği gerekçesiyle dava açtı. Amerikan Anayasal Haklar Merkezi (CCR) de Filistin aktivizmine engel olmaya çalışanlar hakkında karşı davalar açtı ve yenilerini açmaya hazırlanıyor."

Yasakçı tutuma karşı kampüslerdeki aktivizm bilincinin topluma yayıldığının altını çizen Bazian, sözlerini şöyle tamamladı:

"SJP, Filistin davasının yalnızca Filistinlilerin veya Arapların meselesi olmadığını, sınırları aştığını, Filistin meselesinde sivil seferberliğin önemli hale geldiğini gösteriyor. Bunun etkilerini ileride göreceğiz. Filistin ve Gazze'de çok büyük zorluklarla karşı karşıya olduğumuz gerçeğine rağmen kendime daha çok güveniyorum. ABD'de, üniversite kampüslerinde başlayıp topluma yayılan bu aktivizm konusunda çok iyimserim. Eylemlerin dünya çapında etkisi olacağını düşünüyor, buna inanıyorum."

Ne olmuştu?

İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarının ardından SJP, ABD, Kanada ve Avustralya'da 12 Ekim'i "direniş günü" ilan etmiş, üyeleri için 200'den fazla üniversitede eylem yapılması çağrısında bulunmuştu.

Florida Valisi Cumhuriyetçi Ron DeSantis, 24 Ekim'de eyalet yüksek öğretim kurumunun kararıyla SJP'yi eyalet genelindeki kampüslerden men etme kararı almıştı.

DeSantis, alınan kararın "terörist gruplara destek" sağlayan gösterileri bastırmanın bir parçası olduğunu savunmuştu.

Cumhuriyetçi Partinin Güney Carolina Senatörü Tim Scott da ülkedeki üniversitelerde İsrail'i protesto eden yabancı öğrencilere yaptırım uygulanması gerektiğini belirtmişti.

AA