İsrail'in Gazze Şeridi'nde aylardır sürdürdüğü ve on binlerce masum sivilin hayatına mal olan vahşi saldırılar, Tel Aviv yönetiminin en büyük dayanağı olan ABD'deki kamuoyu desteğini çökme noktasına getirdi. Yapılan son anketler İsrail'e olan sempatinin benzeri görülmemiş bir şekilde eridiğini gözler önüne serdi.
Bu tarihi düşüş, sadece bir halkla ilişkiler sorunundan öte, İsrail'in ABD'deki dokunulmazlığının ve koşulsuz desteğin sonuna gelindiğine dair en güçlü işaret olarak yorumlanıyor.
Anketler Gerçeği Gözler Önüne Serdi: Destek Çöküşte
Quinnipiac Üniversitesi tarafından Haziran 2025'te yapılan anketin sonuçları, Amerikan kamuoyundaki sarsıcı değişimi rakamlarla ortaya koydu:
- İsrail'e sempati duyanların oranı sadece %37'ye geriledi.
- Filistin'i destekleyenlerin oranı ise %32'ye yükseldi.
- Kararsızların oranı ise %31 olarak ölçüldü.
Bu rakamlar, Gallup'un Mart ayında yaptığı ve İsrail'e desteğin %46 olduğu ankete kıyasla sadece üç ay içinde yaşanan büyük düşüşü gösteriyor. Bir yıl önce bu oranın %51 olduğu düşünüldüğünde, çöküşün boyutu daha da netleşiyor.
En çarpıcı değişim ise siyasi partilerin tabanlarında yaşanıyor:
- Cumhuriyetçiler: Geleneksel olarak İsrail'in en sadık destekçisi olan Cumhuriyetçiler arasında bile destek, 2024'teki %78 seviyesinden %64'e düştü.
- Demokratlar: Demokrat Parti tabanında ise tam bir çöküş yaşanıyor. İsrail'i destekleyenlerin oranı sadece %12'ye düşerken, Filistin'i destekleyenlerin oranı %60'a fırladı.
Kongre'deki Panik: İsrail Yanlıları Artık Yalnız
Kamuoyundaki bu değişim, Amerikan siyasetinin kalbi olan Kongre koridorlarında da hissediliyor. Yahudi ve İsrail yanlısı Kongre çalışanlarının, kendilerini giderek daha fazla "tecrit edilmiş" ve "yalnız" hissettiği bildirildi. Jewish Insider'a konuşan bazı çalışanlar, bir zamanlar ABD-İsrail ittifakının sorgulanamaz olduğu ofislerde bile artık İsrail hakkında konuşmaktan tamamen vazgeçtiklerini ifade etti.
Bir Kongre çalışanı, mevcut iklimi "düşmanca" olarak nitelendirerek, ittifakı savunan profesyonellerin siyasi olarak dışlandığını belirtti. Bu durum, kamuoyu baskısının siyasetçiler ve onların ekipleri üzerindeki etkisini ve İsrail'i savunmanın artık eskisi kadar kolay olmadığını gösteriyor.
En Sadık Müttefiklerden Bile Gelen Eleştiriler
İsrail'in imajındaki bu çöküş, en sadık müttefiklerinin bile artık sessiz kalamamasına neden oluyor.
- İsrail'in en ateşli savunucularından Cumhuriyetçi Senatör Lindsey Graham, geçtiğimiz ay yaptığı bir açıklamada, Netanyahu hükümetini Hristiyanların kutsal mekanlarını koruyamamakla eleştirdi. Sadece bir yıl önce düşünülmesi bile imkansız olan bu tür bir eleştiri, durumun vahametini ortaya koyuyor.
- Ilımlı Demokratlardan ve ABD'nin eski İsrail Büyükelçisi Dan Shapiro ise, İsrail'in Gazze'deki insani yardım dağıtım çabalarının "son derece yetersiz" olduğunu ve en dostane politika yapıcıları bile kendinden uzaklaştırma riski taşıdığını belirtti.
Anlatı Savaşını Kaybeden İsrail
İsrail'in bu duruma düşmesinin temelinde, Gazze'de işlediği suçları örtbas edememesi ve yürüttüğü propagandanın artık inandırıcılığını yitirmesi yatıyor. Hamas'ın sivil altyapıyı kullandığı yönündeki iddialar, hastanelerin, okulların ve mülteci kamplarının bombalanmasıyla on binlerce masum çocuğun ve kadının katledilmesi gerçeğini gizleyemiyor.
"Yerleşimci sömürgeciliği" ve "apartheid" gibi bir zamanlar sadece akademik çevrelerde kullanılan terimler, artık ana akım medyada, Kongre'de ve sosyal medyada İsrail'in politikalarını tanımlamak için yaygın olarak kullanılıyor.
Bu gelişmeler, ABD'nin İsrail'e sağladığı 10 yıllık 38 milyar dolarlık askeri yardım anlaşmasının süresinin dolmak üzere olduğu bir döneme denk geliyor. Amerikan kamuoyundaki bu köklü değişim, gelecekteki yardım paketlerinin eskisi kadar kolay onaylanmayacağının ve ABD-İsrail ilişkilerinde artık hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağının habercisi olarak değerlendiriliyor.