Haberler

Büyük Doğu Akıncıları: "Milletin ruhuna uygun, İslami bir anayasa istiyoruz!"

Büyük Doğu Akıncıları Derneği, Türkiye'de devam eden yeni anayasa tartışmalarına yönelik tarihi bir manifesto yayımladı. Genel Başkan Mehmet Ali Bayram imzasıyla yayınlanan metinde, yeni anayasanın sıradan bir metin değil, "Müslüman Anadolu halkının yüzyıllık vesayet zincirini kıracağı bir diriliş beyanı" olması gerektiği vurgulanarak, "İslami Bir Anayasa İstiyoruz!" çağrısı yapıldı.

Abone Ol

Büyük Doğu Akıncıları Derneği (BDA), Türkiye'nin gündemindeki yeni anayasa sürecine ilişkin, temel ilke ve hedeflerini ortaya koyan kapsamlı bir manifesto yayınladı. Dernek Genel Başkanı Mehmet Ali Bayram'ın imzasıyla kamuoyuna duyurulan iki bölümlük manifestoda, yeni anayasa meselesinin teknik bir hukuk düzenlemesinin çok ötesinde, "kimin bu topraklarda asli unsur olduğuna dair esaslı bir hesaplaşma" olduğu belirtildi.

Manifestoda, mevcut anayasal düzenin, milletin inanç ve ruh kökleriyle olan uyuşmazlığına dikkat çekilerek, "Bize ait olmayan bir akılla, bize rağmen yazılmış bir metinle yönetiliyoruz" ifadeleri kullanıldı. Dernek, bu "esaret sisteminin" son bulması ve milletin kendi değerlerinden doğan bir anayasa ile yönetilmesi gerektiğini vurguladı.

"Mevcut Anayasa, Batıcı Orduların Dayattığı Bir Metindir"

Manifestoda, mevcut anayasanın kökenlerine yönelik sert eleştirilerde bulunuldu. Anayasanın, "NATO’ya entegre olmuş Batıcı orduların darbeler eliyle bu millete dayattığı bir metin" olduğu belirtilirken, bu durumun sadece bir metinden ibaret olmadığı, "milletin ruhuna savaş açılmış bir sistem belgesi" olduğu ifade edildi.

İslam ile savaş halinde kurulduğu iddia edilen bu düzenin, hem anayasa hem de yasalarla Müslüman halkı "yer altına ittiği" savunulan manifestoda, "Şimdi bu milleti yeniden yeryüzüne çıkarmanın vakti gelmiştir. Üzerimize giydirilen deli gömleğinden kurtulmanın tam da vaktidir" denildi.

"Kurtuluş Savaşı'nın İradesi Gasp Altında"

Tarihi bir hesaplaşma çağrısı yapılan metinde, Kurtuluş Savaşı'nı veren iradenin "Müslüman Anadolu halkı" olduğu, ancak bu iradenin "masa başında çalındığı" ve hâlâ "gasp altında" tutulduğu vurgulandı. Bu nedenle yeni anayasa sürecinin, şekli bir güncelleme değil, "tarihin ve milletin inkârıyla kurulmuş düzenle hesaplaşma vesilesi" ve "emperyalizmin bu topraklardaki esaret sisteminin adı olan kemalizm belası ile bütün yönleriyle hesaplaşması için bir fırsat" olarak görülmesi gerektiği belirtildi.

Yeni Anayasanın Pusulası: İnanç, Kimlik ve Ümmet Şuuru

BDA, talep ettikleri yeni anayasanın temel çerçevesini de çizdi. Anayasanın, "milletin imanından doğması ve adaletini o imanla kurması" gerektiğinin altı çizildi.

"Türkü, Kürdü, Arabı... Müslüman olan her kavim, bu topraklarda aynı kıbleye yönelen tek bir ümmetin parçalarıdır" denilen manifestoda, yeni anayasanın bu birlik zemini üzerine inşa edilmesi ve milleti zayıflatan "Batıcı dayatma" yerine, bölgede güç haline getiren "ümmet şuurunu" tesis etmesi gerektiği ifade edildi.

Genel Başkan Bayram, manifestonun son sözü olarak şu ifadelere yer verdi:

"Yeni anayasa bu millete ait olmalıdır. Kimliğimizin, inancımızın, ruhumuzun ifadesi olmalıdır. Batı kapılarında aşağılanan kopyacılığı değil, sınır boylarında at süren izzetli aslımızı istiyoruz! İhtiyacımız bu ruh ve onun anayasasıdır!"

Bu çağrının basit bir tepki değil, "tarihe, hakikate ve vicdana dönüş çağrısı" olduğu belirtilen manifesto, yeni anayasanın milleti ya yeniden dirilteceğini ya da yok oluşun eşiğine getireceğini vurgulayarak son buldu.

{ "vars": { "account": "UA-216063560-1" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }