Haberler

Çelik Kubbe’nin ilk paket sistemi TSK’ya teslim edildi

Türkiye, Çelik Kubbe projesiyle hava savunmada yeni bir döneme adım attı. ASELSAN’ın 50. yılına denk gelen teslimatta Siper, Hisar, Korkut, REDET ve Puhu sistemleri yarım milyar dolarlık paketle TSK’ya kazandırıldı. Çok katmanlı mimari, dronlardan balistik füzelere kadar tüm tehditlere karşı milli savunmanın bel kemiğini oluşturacak.

Abone Ol

Türkiye’nin en önemli savunma sanayi projelerinden Çelik Kubbe, bütünleşik hava savunma mimarisinde kritik bir aşamaya ulaştı. ASELSAN’ın 50. kuruluş yıl dönümünde yapılan törende, yarım milyar doları bulan maliyetle 47 hava savunma ve elektronik harp sistemi Türk Silahlı Kuvvetleri’ne teslim edildi.

Çok katmanlı savunma mimarisi

Teslim edilen sistemler arasında stratejik segmentte Siper, orta irtifada Hisar, alçak irtifada Korkut, elektronik harp alanında ise REDET ve Puhu yer aldı. Bu geniş yelpaze, farklı irtifalardaki tehditlere karşı çok katmanlı bir savunma ağı oluşturuyor. Projenin en önemli unsurlarından biri de yapay zekâ destekli komuta-kontrol ve data yönetim altyapısı olan HAKİM Sistemi.

Değişen tehdit ortamı

Son yıllarda Rusya-Ukrayna savaşında kullanılan kamikaze SİHA’lardan, İsrail-İran çatışmalarındaki çoklu füze saldırılarına kadar yaşanan gelişmeler, hava sahasının giderek daha tehlikeli hale geldiğini gösteriyor. Uzmanlara göre Çelik Kubbe, balistik füzelerden dronlara kadar farklı platformları aynı anda etkisiz hale getirebilecek kapasiteye sahip.

Taarruz ve savunma bütünlüğü

Hudson Enstitüsü kıdemli analistlerinden Dr. Can Kasapoğlu, Çelik Kubbe’nin sadece savunma değil, Türkiye’nin taarruzi kapasitesiyle birlikte değerlendirilmesi gerektiğini vurguluyor. Kızılelma, Anka-3 ve Akıncı gibi stratejik SİHA’lar ile aero-balistik füze projelerinin Çelik Kubbe ile eşgüdüm halinde çalışacağına dikkat çekiliyor.

Türkiye’nin stratejik hamlesi

Uzmanlara göre Çelik Kubbe, Türkiye’nin savunma sanayisini Soğuk Savaş sonrası Batı’nın içine sıkıştığı “pasif savunma anlayışı”ndan çıkaran bir adım. Çok katmanlı mimari sayesinde Türkiye, milli hava sahasını korumakla kalmıyor, aynı zamanda bölgesel güvenlik denkleminde caydırıcı bir güç haline geliyor.

Kaynak: AA Analiz

{ "vars": { "account": "UA-216063560-1" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }