Haberler

Misyonerlerin üssü, İslam bilim tarihi müzesi oldu

Gaziantep’te 19. yüzyılda Protestan misyonerliğinin merkezi olarak inşa edilen, Kurtuluş Savaşı yıllarında ise şehri topa tutan İngiliz ve Fransız işgal güçlerine karargâhlık yapan tarihi Amerikan Koleji, bugün tarihî bir dönüşüme ev sahipliği yapıyor. Bir dönem halk arasında "melanet yuvası" olarak anılan yapı, restore edilerek İslam Bilim Tarihi Müzesi’ne dönüştürüldü

Abone Ol

Gaziantep'te 1874-1875 yıllarında Amerikalı misyonerler tarafından inşa edilen ve uzun yıllar "Central Turkey College" (Merkezi Türkiye Koleji) adıyla faaliyet gösteren tarihi yapı, şehrin hafızasında derin izler taşıyor. Protestanlığı yaymak ve bölgedeki demografik yapıyı dönüştürmek amacıyla kurulan, ardından işgal yıllarında askeri karargâh olarak kullanılan bina; Şahinbey Belediyesi’nin 2014 yılında tamamladığı restorasyonla artık İslam medeniyetinin altın çağını anlatıyor.

Misyonerliğin ve ayrılıkçı hareketlerin merkeziydi

Tarihi yapının geçmişine dair çarpıcı bilgiler veren Gaziantep Üniversitesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Yunus Emre Tansü, binanın kuruluş amacının tamamen misyonerlik faaliyetleri olduğunu vurguladı.

Bölgeye ilk Protestan misyonerlerin 1830’larda ulaştığını belirten Doç. Dr. Tansü, sürecin nasıl işlediğini şu sözlerle anlattı: "Bu bina, o dönem Osmanlı topraklarının merkezinde yer aldığı için ‘Merkezi Türkiye Koleji’ olarak biliniyordu. 1850’lerde şehre gelen ilk doktor Thomas P. Johnson ile başlayan süreç, 1874’te kolejin, 1876’da ise tıp departmanının kurulmasıyla hızlandı. Burası sadece bir eğitim kurumu değildi; Ermenilere ‘milli bilinç’ kazandıran ve Ermeni milliyetçiliğini körükleyen bir merkezdi. Yaklaşık 25 yıl içinde şehirdeki Ermeni nüfusunun yüzde 25’ini Protestanlığa dönüştürdüler. 1895 olaylarında (Balta Harbi) bu kolejin kışkırtıcı bir rol üstlendiği tarihi kayıtlarda mevcuttur."

Şehre ölüm yağdıran karargâh

Birinci Dünya Savaşı’nın ardından Gaziantep işgale uğrayınca, misyoner okulu kimlik değiştirerek tam bir askeri üsse dönüştü. Önce İngilizlerin, ardından Fransızların karargâhı haline gelen yapıdan, Antep savunması sırasında şehre obüs toplarıyla ölüm yağdırıldı.

Savaşın bitmesi ve işgalcilerin şehri terk etmesiyle binanın da kaderine terk edildiğini belirten Tansü, "Halk arasında 'melanet yuvası' olarak adlandırılan bina, uzun süre atıl kaldı. Daha sonra üniversite ve belediye bünyesine geçti. Şahinbey Belediyesi bu metruk yapıyı aslına sadık kalarak onardı. Protestan misyonerliğine hizmet için yapılan bu binanın, bugün İslam Bilim Tarihi Müzesi olarak hizmet vermesi ve gençlerimize İslam tarihini öğretmesi çok anlamlıdır" dedi.

İslam tarihinin altın çağı sergileniyor

Bugün müze olarak ziyaretçilerini ağırlayan yapı, geçmişin karanlık izlerini silerek İslam bilim tarihine ışık tutuyor. Müze Sorumlusu Ahmet Özdemir, müzede İslam tarihinin "altın çağı" olarak bilinen dönemde yaşamış 29 bilim insanına ait 104 eserin replikasının sergilendiğini belirtti.

Kimya, fizik, tıp, astronomi, denizcilik ve haritacılık gibi alanlarda Müslüman alimlerin çalışmalarının yer aldığı müzeye ilginin yoğun olduğunu söyleyen Özdemir, "Ziyaretçilerimiz, tarihimizde bu denli köklü bilimsel çalışmaların varlığını görünce şaşırıyor ve gurur duyuyor. Amacımız, gençlerimizin bu mirası görerek bilime daha fazla yönelmelerini sağlamak" ifadelerini kullandı.

{ "vars": { "account": "UA-216063560-1" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }