The Jerusalem Post’un öğrendiğine göre, düzinelerce Mossad kadın ajanı İran’a sızdı ve İsrail’in Haziran ayında Tahran’ın nükleer ve balistik füze programlarına yönelik saldırıları sırasında sahada çeşitli operasyonlar gerçekleştirdi.
Dikkat çekecek bir şekilde, Post’un elde ettiği bilgilere göre Mossad Direktörü David Barnea, İsrail-İran savaşında kadın Mossad ajanlarının oynadığı rolü oldukça önemli buluyor.
Bu kadınların tam olarak ne yaptığı hâlâ gizli tutulsa da, 2024’te İran kökenli ve İran konusunda özel uzmanlığa sahip, düşman ülkelerde yabancı ajanları işe alma yeteneğine sahip üst düzey bir kadın Mossad ajanı, yalnızca “G” olarak bilinen kişi, Bağımsızlık Günü töreninde meşale yakmakla onurlandırılmıştı.
Önemli bir not olarak, Michael Bar Zohar ve Nissim Mishal’in 2021’de yayımlanan The Mossad Amazons adlı kitabı, kadın Mossad ajanlarının sadece düşman erkek yetkilileri baştan çıkarmak ve İran’ın nükleer tesislerini gözetlemekle kalmadığını, aynı zamanda kinetik ve diğer saldırı operasyonlarını da yürüttüğünü anlatıyordu.
Mossad, herhangi bir casus alt grubuna fazla dikkat çekmek istemese de, Post’un izlenimi, 2025’teki kadın ajanların, geçmişteki “kız kardeşleri”ne kıyasla her tür gizli görevi daha yoğun ve kapsamlı şekilde yürüttüğü yönünde.