Ölüm Odası B Yedi

Ölüm Odası B/Yedi: Mükemmel Sayı (Kamer Menzillerinde) - 261

Abone Ol

HAZRET-İ ALÎ’nin yanına gelen bir yahudi, Emir-el Müminin’den kendisine öyle bir sayı söylemesini ister ki, bu sayı hangi sayıya bölünürse bölünsün, netice küsursuz, yâni sıfır çıksın… Cevabı alan Yahudi, Müslüman olur!..

*

Arabça, İDRİB Usbûake Fî Şehrike, SÜMME Mâ Hûsıla Leke Fî Eyyamı Senetike, TEZFERU Fî Matlubike-HAFTA’NI Ay’ınla Çarp, SONRA elde edileni senenin günleriyle çarp, İSTEDİĞİNİ elde edersin. (Bu söz, ihtimâl çetrefil veya girift bir işin zafere eriştirilmesi mânâsında, “yapabilirsin yap!”, yahut “Çalışırsan olur!” şeklinde bir tekerleme gibi kullanılır olmuş. Yahud, “işini Allah’a havale et!” gibisinden): 4985: FİRİŞTE-Melek. Masum, günahsız. İyi huylu. Hilm sahibi. (Hazret-i Ali: “Hayatta en hakiki mürşid, Hilm’dir!”… Hilm, “yumuşaklık”, Allah ve Resûlü’nün ve izinde olan büyüklere tâbi olmak, “mutî-itaatli” olmak mânâsına gelir. Zıddı, “zorba” ve “barbar”… Bir Arab şâiri, zorbalığı küstahlığa varanlar için, şiirinde şöyle demiş: “Zorba, eğer sen haddini bilmezsen, biz senden daha zorba olmasını biliriz!”… Seyyid Abdülhakîm Arvasî: 2566: Rûm Sûresi’nin 7. Ayeti-Meal: “Bir dış yüzünü bilirler bu değersiz hayatın, âhiretten ise habersizdirler”… Süruş-Melek. Cebrail: 566: Men’ut-Medhedilmiş… Seyyid Abdülhakîm Arvasî: 566: Maunet-Yardım. İmdad. Yol yiyeceği. Allah’ın salih kullarına inayeti, imdadı… Kaptan Kusto Müslüman. “Noktasız harflerle”: 566: Fürfur-Semiz, besili koç. Beran… Üstadım’ın, hatıralarında minnetle andığı dedesinin ismi, Hilmi; Hakîm!)… ROMO-Mükemmel: 252: YOKLUK-Sıfır. Leysî. “Metanet”… TARQO-Mükemmel: 612: DERVİŞ MUHAMMED.

  *

HAZRET-İ ÂLİ’nin Buyurduğunca Yapılan Hesabta Çıkan Sayı: 75.600: HI harfinin ebcedi. (Hı harfi, Allah’ın “Herşeyi yerli yerince eden” mânâsındaki Hakîm ismi, “Şekil-Suret” mertebesi ve Kamer menzillerinden “Nahye-Kalb, Hek’a, devenin göğsüne konulan yuvarlak işaret”le ilgilidir… Deve: Nefs. Yüzenler. Gemiler. Yıldızlar. Balıklar… Yuvarlak: Tahdit eden. İzzetli. Akıllı. Delen, kesen. Zekâ. Berzah)… HIZIR-Kur’ân’da ismi geçen ve Peygamber olup olmadığı tartışılan kişi. Zorda olanlara yardım eden: 1600: TEAKKUL-Hatıra getirme. Akıl erdirme… ŞEŞ-Altı sayısı. (Sayılar, 2’den 9’a kadar… 75.600’ün 6’ya bölünmesinde çıkan sayı: 12.600= 612: Derviş Muhammed): 600: TENMİK-Yazma. Yazılma. Güzel bir yazı ile yazma. (Levha: 5 Ekim 1986… Yanımda iki kişiyle odaya giriyorum… Yanımızda bir çuval var… İki kişiden biri Üstadım… “Sen benim odaya git, az yazdığım zaman hatırlat!” diyor… Üstadım genç bir delikanlı hâlinde ve gözleri parlak!.. Velice: Büyük çuval. Kişinin sırdaşı)… FUSSİLET-Secde Sûresi ve Hâmîm Secde Sûresi de denilir. Kur’ân’ın 41. Sûresi’dir. Lûgatta, “ayırd edilmiş, izâh ve tafsil edilmiş” mânâsında bir kelimedir: 600: KISMET-Bölmek ve ayırmak. Bahşetmek. Taksim etmek… SALİH İZZET ERDİŞ. (On sayısı: İki haneli sayıların başlangıcı. Nokta. Sıfır… Mehdi’yi Hâmil Tıla-i On Süvari’nin sonuncusu, lâkabı “Keremli pîrlerin nazarlarına görünen”, Esseyyid Abdülhakîm Arvasî… Tal’: Tomurcuk. Çiçek tohumu. “Kust tohumu: 1108: Abub Nqolo-Süryanice, Nakil Borusu”… Arnavutça, Vulos-Mühürlemek: 2108: Derviş Muhammed Semerkandî-332. “Büyük ebcedle”… Mühür-Damga: 245: Mühr-Tay… Miat-Yüz sayıları. Sıfır sıfır: 441: Kısakürek): 675: MÜDAHİL-Dahil olan. İçeriye giren. El atan. Müdahale eden. (Miat-Yüz. Yüz sayıları: 1441: Salih Mirzabeyoğlu)

*

Süryanice, ŞATO D’SAHRO-Kamer menzilleri. (Şato-Sene: 707: Varis-Mirasın intikal ettiği şahıs. “Allah’tan geldik, Allah’ın Vasiliği ile bize geçeni, Allah’a dönüş bitiminde yine O’na intikal. Varis, Allah’ın 99 güzel isminden biridir”… Süryanice, Marnito-Takdim. “Kaptan Kusto Müslüman”: 707: Geşto-Süryanice, “His, duygu, sezgi”… Süryanice, Marnito-Düşünce: 707: Fraqtiko-Süryanice, “Fiil. Amel”… Fikir Kahramanı: 1706: Aktör… D’sahro-Menziller. “Çöl. Kır. Uzun zaman. Lisân. Yazı”: 310: Manzur-u Nazar-ı Piran-ı Kiram-Li Küllî Emrin Fehim. “Küllî emir ile keremli pirlerin nazarlarına görünen”… Amr-Ömür. “Gayede”: 310: Şolo-Süryanice, “Nefyetmek, olumsuzlamak”… Nefste Allah’tan gayrını, Resûlü’nün öğrettiği, yaptığı, gösterdiği yoldan): 1017: İDEA-Fikirler âlemi. “Bayramlık”… HAYYE-Gel, haydi!: 1018: LACTO RUFRUFO-Avuç içi titremesi. (Mahmud Efendi Hazretlerini ziyaretim hatırda!)… Süryanice, ŞNO D’SAHRO-Kamer menzilleri. (Şno-Sene: 350: Kamerî-Ay ile ilgili… Rakîm-Yazı yazacak levha. “Ashab-ı Kehf’in bir ismi”: 350: Makdur-Allah’ın takdiri. Evvelden takdir olunmuş. Kuvvet. Kudret… Megesker-Örümcek ağı. Nefs: 350: İnhisar-Bir işin idaresinin bir kişiye mahsus olması. “Tek tek mesuliyet”… Nermin-Yumuşak. “Hilm”: 350: Meşî-Yürüyüş. Gidiş. Doğru yolda gitmek… Müşâhede-Gözle görmek. Seyrederek anlamak. Muayene, kontrol. “Rüyâda gelen mânâ: Üstadım, her hafta gelip kontrol edeceğini söyledi”: 350: Şekil-Bir adamın tab’ına muvafık şey): 666: ITKNÂME-Azad vesikası. Levh-i Mahfuz’dan, bir senelik hisse hâlinde kula indirilen. Berât. Tabiat, yaratılacaklar mertebesi. Kulun ameliyle kazanacağı, hak ve bâtıl işlerin takdiri. (Ayn harfi, Allah’ın “Zuhuru’nun şiddetinden gaib” mânâsındaki Batın ismi, Tabiat mertebesi, Kamer menzillerinden Itk-ı Süreyya ile ilgilidir; Süreyya Gerdanlığı ile… Itk: Azad edilmek. Hürlük. Kerem ve hüsn-ü cemal. Asalet ve necâbet. Şeref, şan ve kıdem. Kuvvet. “Boyun. Dönen”… Süreyya: Ülker yıldızı da denilir. 6 VEYA 7 yıldızdır; ikişer ikişer durur ve Ay’ın geçtiği yere yakın durur… “Felekiyat-Astronomi”de, Gerdanlığa benzediğinden dolayı, “Itk-ı Süreyya” denilir… Malûm: Bâtın âleminde olan herşeyin, içinde bulunduğumuz gölge âlemde bir benzeri var… Bayramiyye-Kamer menzilleri. “Fikirler âlemi”: 269: Hayran-Hayrete düşüren hayırdan şaşa kalmış. “Tasavvufta en üstün makam!”… Tabiat-Yaradılış. Huy, karakter. Âlem ve içindekiler: 491: Melekat-Tecrübe neticesi alışılmış bilgiler. Melekeler… Ma-ul Hayat-Hayat suyu. Haysiyet. Şeref, yüz suyu: 491: Vifadet-Elçilik… Bâtın-Gizli: 62: Mehdî)… SEVRET-Kızgınlık, hiddet. Hadiyd, demir, çelik. Kalb. Dövüş. Hükümdarın şiddet veya kudreti. Hayırda acelecilik. Tez-lik: 666: TESEVVÜR-Yüksekten aşağı inmek. Mesele halletmek. (Yevmiye: Ben indim, hattâ fazlaca indim!)… NAHİZ-Pusu. (Üstadım’dan bir mısra: Bir hayata çattık ki, hayata kurmuş pusu!): 667: BQURYO NAFŞO-Süryanice, “Zihin Kontrolü”. (Ve Telegram)… ÜSTÜRE-Ustura. Mus’a. Kesen. Derinleşen. (Mus’a: Dikenli bir çalının kırmızı meyvesi: 205: Mühr… Necib Fazıl Kısakürek: 1417: Musa Mirzabeyoğlu): 1666: İSTİCBAR-Zorlama, cebretme. (Üstadım’ın Kafa Kâğıdı” isimli eserinin sonu: Ayn’ı Moğol istil… Tutulmuş asil bir köşe!)… MÜRTEKİZ-Yerli yerinde sağlamca duran. (Derviş Muhammed): 667: TEMERKÜZ-Merkez tutma, merkezleşme. Birikme, yığılma.

*

İngilizce, TWİSTİNG MOON-Ayın safhaları, değişimleri, menzilleri. “Kamer Menzilleri”: 1112: MAKTBONUTO-Fihrist. (Levha: 2 Mayıs 1989… Resimli tanıtımla ilgili küçük bir kitabçığın fihristinden, bir şiiri arıyorum!)… Süryanice, NUNO-Balık: 112: METRAHTONO-Tez. Mehdo… QOMES-Kumandan: 1112: SALİH İZZET ERDİŞ.

*

HAZRET-İ ALİ’nin buyurduğu sayı: 75.600… İKİ’ye Bölünce Çıkan Sayı: 37.800: TİBOLOYO HUDO GEDŞO-Süryanice, “Dünya Çapında Bir Hâdise”… TEKEŞŞÜF-Açılmak, görülmek, sıyrılmak, meydana çıkmak. Sırları açığa çıkmak: 800: MÜSTAKIRR-İstikrar bulmuş, yerleşmiş, sâbit… 75.600’ü ÜÇ’e Bölünce Çıkan Sayı: 25.200: SADUK-Çok sadık… MÜNEKKİ-Temizleyici: 200: MÜNAKADE-Bir şeyin iyisini kötüsünden seçip ayırmak… 75.600’ü DÖRT’e Bölünce Çıkan Sayı: 18.900: MUSAHHAR-Teshir edilmiş. Fethedilmiş. Ele geçirilmiş. İstenilen hâle konulmuş… TEKARRÜR-Kararı verilmek. Yerleşmek. Kararlaşmak: 900: TAYOYO NOQLORO KUSTO-Süryanice, “Kaptan Kusto Müslüman”. (Müslüman: 221: Mnashuno-Süryanice, “Fetheden”… Süryanice, Broco-Semer. Koltuk. “Netice, verim, meyve toplamak”: 221: Mütehassıs-Bir işin hakikatini çok iyi bilen. Bir meselede mahir olan. Has ve hususi olan)… 75.600’ü BEŞ’e Bölünce Çıkan Sayı: 15.160: ITAF-Kaftan… 75.600’ü ALTI’ya Bölünce Çıkan Sayı: 12.600… 75.600’ü YEDİ’ye Bölünce Çıkan Sayı: 10.800… 75.600’ü SEKİZ’e Bölünce Çıkan Sayı: 9.450: AHMED-İ FARUKÎ-İmâm-ı Rabbanî… 75.600’ü DOKUZ’a Bölünce Çıkan Sayı: 8.400: KIRK-Soy, nesil. (Mim harfinin ebcedi: 40: Ezkiya-Halis. “Ben kimim?” demek… M-Rüya’da gelen mânâ: Necib’in “Cim”i, bütün kelime’yi gösteren “Mim”: 40: Dahil-Hayrette kalan)
 

SABİT
(TAŞ ATAN İKİ KİŞİ)

 
LEVHA: 17 Mart 1985… Hâlid Özgülen ağabey’in Kandilli’deki evi… Kızı Selma Aydoğmuş… Ağabeyi rahmetli Yusuf Özgülen için taziyeye gidiyorum; fakat sonra vazgeçip dönüyorum… Karanlıkta iki kişi havaya doğru TAŞ atıyorlar… Kafama gelmesin diye, iskeleye giden merdivenli bir yokuştan hızla iniyorum… İki elimle kafamı tutuyor vaziyetteyim ve sürekli “Lâ havle” çekiyorum!..

*

Süryanice, KİFO-Taş: 1115: MAVRTONUTO-Miras bırakan. “Vasi”… Süryanice, MALYUTO URİTO-Dolmabahçe: 1115: SANAC-Süryanice, “Suikast”. (Ermeni Komitacılar’ın, Dolmabahçe Camii’nde Cuma namazından sonra 1905’te Abdülhamid’e suikastleri!)… TESVİR-Derin ve gizli mânâyı araştırma: 1116: MUSA… NECİB Fazıl Kısakürek-Abdülhamîd Han’ı Osmanlı tarihi ve hâlimizin kilit noktasında gören ve bütün bir tarih tezi içinde, onun için “Ulu Hakan Abdülhamîd” isimli eseri yazan, ilk: 1417= 418: MUSA Mirzabeyoğlu… MUS’A-Kırmızı küçük meyvesine “Böğürtlen” denen dikenli çalı: 203: SAFUN-Sabun… Karaçay Malkar Lûgatı’nda, Sabun-Mühür: 2203: MİRZA Mahzumoğulları… Süryanice, CENBAY SANYO-Böğürtlen: 184: ABDÜLHAKÎM… NECİB Fazıl Kısakürek: ABDÜLHAKÎM Arvasî Hazretleri… KUSTO Derviş Muhammed-“Zihin Kontrolü”: 1184: BUHONO Silo-Süryanice, “Zihin kontrolü-Telegram”.

*

Arabça, REMY HACER Fİ’L HEVA-Havaya taş atmak: 1595: TEVFİK-Uygun düşürme. Uydurma. Muvafık kılma… Arabça, REMY HACER-Taş atma: 461= 1460: HUTMO-Süryanice, “Mühür, kaşe”… AKŞEMSEDDİN-Fatih’in Şeyhi: 1595: İSTİS’AD-Uğurlu sayma. Mes’ud addetme… BOLU DAĞI-Bolu, Akşemseddin Hazretleri’nin türbesinin bulunduğu şehir. (Levha: Mayıs 2006… Birinin önünde “Münşaat” isimli kitab var, ona bakıyor. Sonra kitabı kapatıp, “Salih Mirzabeyoğlu’na Bolu Dağı Kaftanı giydirildi” diyor!): 1059: MEHDÎ… Süryanice, RAQMO-Kaftan: 252: RAQMO-Süryanice, “Rakam, sayı”… Süryanice, ŞMO BANYONOYO-Rakam, sayı: 487= 1486: MEDEM-Obje. Kat’i olarak meydana çıkma. Sâbit… Süryanice, METGAŞMONUTO-Tecessüm etme: 2250= 252: RAQMO-Süryanice, “Kumandan”… A’SA EL-MEHDÎ-Mehdi’nin A’sası. “Yol gösteren. İrade. İktidar”: 252: ROMO-Mükemmel… HATÎF-Gaibten haber veren cinnî. Sesi işitilen ve kendisi görünmeyen seslenici, çağırıcı: 486: DERVİŞ MUHAMMED-442 mührü. “En küçük ebcedle”… Süryanice, HDONOİT-Müstesna olarak: 486: YADUCTONO-Makul. Aklın kabul ettiği… Süryanice, TARONO-Taş. “Sâbit. Metin”: 663: HİZANE-Süryanice, “Hazine”.

*

KENZ-Hazine. İki defa nazil olan Fatiha Sûresi. “Baş ve Son”: 78: NBİYO-Nebi… Süryanice, QAYUMO-Vâsi: 78: HAKÎM-Herşeyi yerli yerince eden. Varlığın hakikati ile muttasıf. “Allah ve Resûlü’nün ismi”… EL-VÂLİ-Esma-i Hüsna’dandır: 1077= 78: İBDA’-Bir şeyi benzersiz,  örneksiz ve misilsiz yaratan. Allah’ın Mübdi’ ismi tasarrufunda olan. Kulda, İBDA’, icâd, ihtira, berat aynı mânâda… ESTRAGİTO-Kumandan. “Sayı”: 2078: SAGYO-Cam. “Gölge”. (İmam-ı Rabbanî Hazretleri: Gölgede bulunan mahiyet, onu meydana getiren asıl şeyin mahiyetidir. O hâlde asıl, gölgesine gölgenin kendinden daha yakındır; çünkü, kendi mahiyeti yoktur. Bu âlem, mahlûkların hepsi, Allah’ın fiillerinin ve işlerinin “gölgeleri-zılleri-akisleri ve görünüşleri” olduğundan, Allah’ın sıfatları âleme, âlemden ve âlemin aslı olan fiillerden daha yakındır; çünkü aslın aslıdırlar. İlâhî sıfatlar da Zat-ı İlâhî’nin gölgeleri olduğu için, Allah’ın Zâtı âleme âlemden ve fiiller ve İlâhî sıfatlardan daha yakındır!)… ABNO-Taş. Birleşik. (Süryanice, Mastabto-Taş koltuk. Taş kanepe: 910: Abliya Malyuto Fardoyso-Süryanice, “Dolmabahçe Sarayı”… Süryanice, Şiyuto-Ten. “Tez”: 732: Abdülhakîm Koltuğu-“Rüyâda tecelli eden”… Lâ havle velâ kuvvete illa billahil aliyy-il azîm-Allah’tan başka kuvvet ve kudret sahibi yoktur: 910: Zera-Gölgelik, perdelik… Dıyk-Horoz. Ebu Süleyman. “Hâlid bin Velid Hazretleri’nin lâkabı”: 910: İhtişar-Büyük kafalı olma. Toplanma, cem olma. “Piregen. Üstadım”… Fazl-Olgunluk. Kerem, ihsan, ilim, marifet, inayet. Artmak. Bir şeyden –Abdülhakîm Arvasî Hazretleri’nden– bakiye kalmak: 910: Tecasü-Diz çökmek. “Nefs”… Üstadım’dan: Diz çök ey zorlu nefs, önümde diz çök / Heybem hayat dolu, deste ve yumak / Sen, bütün dalların birleştiği kök / Biricik meselem, Sonsuza varmak!): 59: MAHDO-Kulb. “Kalb. Desti”… TEŞKİK-İkiye ayırmak. Parça parça yarmak, kesmek, derinleştirmek. (Qatdoro-Süryanice, “Koltuk”: 621: Tarido-Süryanice, “Marul. Mehded”… Yevmiye: Marulun göbek yapraklarından olmak isterim!): 910= 1909: ŞMO TAVSİFO-Süryanice, “Müstear isim, lâkab, nâm”. (Mehdî Derviş Muhammed: 673: TECRİS-Sağlam fikirli etmek… Salih Mirzabeyoğlu: 673: Rüyâ tâbir etmek)
 

BALIKÇIL KEDİ

 
Süryanice, QATO-Balıkçıl: 412: QATO-Süryanice, “Kedi”… Süryanice, “Kedi”… Süryanice, QATUTO-Kedi: 818: QURATOR-Süryanice, “Vasi. Vasiyet. Veli”… Süryanice, OTUTO-Harf. Şafak. Sahibini gösteren işaret: 818: MESARTO MACES-Avuç içi titremesi. “Mahmud Efendi Hazretleri hatırda”… RAİSE SULTAN BARİER. (Raise Sultan Barier: 216: Mukayese-Kıyas etme. Ölçme. Karşılaştırma… Seyfullah-Allah’ın kılıcı. Hâlid bin Velid Hazretleri’nin lâkabı: 216: Beyder-Doğru Lûgat. Kültür): 818: EŞİTO MALYO BOGO-Süryanice, “Dolmabahçe Sarayı”. (Süryanice, Qandaş-Sabun otu: 366= 1365: Sultan Vahidüddin-Esseyyid Abdülhakîm Arvasî Hazretleri’ne “Destimal” denen mendilleri veren)… Süryanice, TABCO-Mühür. “Bir Mühür: İki Destimal başlığı hatırda”: 412: OTO-Süryanice, “Remz”… Süryanice, TABCO-Pul. “Köprü”: 412: CEDDE-Büyük vâlideler. Yeni. (Pîrlik, gençliğin sonrası olarak yenidir)… Süryanice, ŞUNORO-Kedi: 568: HATO MENGONO-Yeni Devir. (Rüyâda gelen mânâ, Şeriat)

*

DESTİ-İçine su, yağ, birtakım yiyecek ve malzemeler konan toprak kablardan. “El ile ilgili”: 475: Hanife Mirzabeyoğlu-Babaannem… Süryanice, GUNAVOTO-Müselles. Üç. Üçlü: 475: NUKAZTO-Süryanice, “Merkez”… HANİFE BİNT-İ HÜSEYİN-Hüseyin’in kızı Hanife. (Babaannem, Abdülhamîd Han’ın üç, “Hamidiye Paşası”ndan Haydaran aşiret reisi Deli Hüseyin Paşa’nın kızıdır… Ebu Husayn: Tilki. Vavî): 732: HBİŞİTO-Münzevilik. (Üstadım’dan: Bir cümbüştür kopsa da gece yakamozlarda / Münzevî balıklarız ayrı kavanozlarda!”… Kavanoz: Cam kab. Kâse. Desti)… ABDÜLHAKÎM KOLTUĞU-Rüyada tecelli eden Taş Koltuk. “Taş Kanepe”. (Kürsî sabiti): 732: ŞELAT-Süryanice, “Selâm verme”. (Abdülhakîm Arvasî Hazretleri’nin, kabrinin önünden geçerken selâm vermesi; rüyâda)

*

LEVHA: 8 Ağustos 1985… Bursa’daki evin 15 sene önceki hâli… Evin saçak altında kollarımla sallanıyorum… Sonra, o zaman olmayan balkonumsu bir yerinde, kaynanam Nimet Serdar… Asıldığım yer çatırdayıp kırılır gibi olunca, ona “büyü” diye izâh ediyorum… Evin depo gibi geniş bir yerine bakıyorum; orada bir KEDİ… Büyüyor, büyüyor, koyun kadar oluyor; şaşıyorum!.. Bana, “İzzet’in Babaannesi!” diyor… Ondan … Aaa!.. Kedi konuşuyor!.. Şaşıyorum!.. Müthiş bir hayret ve korku içindeyim!.. Bakıyorum, yine “İzzet’in Babaannesi” diyor!..

*

SENER-Kedi. Ulu kişi. Kun. “Kün-Ol emrindeki gizli Vav’ın zâhir olmasından”. (Sınar-Çınar: 341: Rakam… Süryanice, Raqmo-Rakam, sayı, kaftan: 252: Romo-Süryanice, “Mükemmel”… Süryanice, Menyono-Rakam, sayı: 163: Cami-ül Hikem-Hikmetlerin toplayıcısı. “Hoca ile talebesi arasındaki ilimlerde ve bitki ve ledün ilminde ileri olan bir veli”… Süryanice, Huşbono-Rakam, sayı: 378: Dirokzan-Kürtçe, “Tarihçi”… Süryanice, Şunoyo-Tâyin. Tesbit: 378: Hakîm Fikrî… ŞMO-Rakam, sayı: 346: Furus-Süryanice, “Vesile”… Süryanice, Menyonoyo-Rakam, sayı: 179: El-Muhsî-Sayı sayan. Kaya gibi mahfuz ve sağlam. “İhsan eden”. Esma-i Hüsnadandır): 310: MANZUR-U NAZAR-I PİRAN-I KİRAM Li Küllî Emrin Fehim-Küllî Emir Anlayışı ile, Keremli Pirlerin Nazarlarına Görünen. “Abdülhakîm Arvasî Hazretleri’nin, ismini mühür olarak kullandığı üç yüzlü mühürdeki yazı”… KITTAVŞ-Kedi: 415: RAVRBO-Süryanice, “İri”… Süryanice, D’OTE-Gelecek. İstikbal: 415: HATO-Süryanice, “Yeni”… SİNNEVR-Kedi. (Sin: İnsan… Nevr: Parlaklık. Ağaç çiçeği. Tomurcuk. “Zehr’a”… Asale-Zehiri çok tesirli ve korkunç yılan: 126: Salih… Hinduvanî-Hindî kılıç. “Necib”: 126: Künun-El’an, şimdi, hâlihazırda… Süryanice, Seduno-Mendil. “Destmal”: 126: Sohart Malyo Fardoyso-Süryanice, Dolmabahçe Sarayı): 316: DARMSUQ-Süryanice, “Şam”. (Şam: Akşam. Akşam yemeği. Batı. Yüzdeki ben, nokta… Süryanice, Qbul-Sima, yüz, çehre: 43: Vule-Arnavutça, “Mühür”… Üstadım’ın “Çocuk” isimli şiirinden “Fatihlik nimetinden yüzünde bir nurlu mühür / Biz akıl tutsağıyız, çocuktur ki asıl hür!”… Akıl tutsaklığı… Yine ondan: “Gönlüm uçmak dilerken semavî ülkelere / Ayağım takılıyor, yerdeki gölgelere!”… Gölgeler: 1289: Mercume-Taşlanmış. Taşa tutulmuş… Süryanice, Suharto Malyo Bustono-Dolmabahçe Sarayı: 1289: Surhobo-Süryanice, “Tez. Mehdo”… Süryanice, Bquryo Muho-Zihin Kontrolu: 289: Racife-İlk nefha. Dünyayı yerinden oynatan hâdise. “Dünya Çapında Bir Hâdise”… Süryanice, Şerşo D’melto-Kök kelime, kelime kökü: 1288: Mucize Beyanı… Arabça, Masdar-el Kelim-Kelime kökü: 1845: Naka-i Salih… Arabça, Cizr-el Kelime-Kelime kökü: 1731: Abdülhakîm Koltuğu)
 

MADEN OCAĞI
(BÜTÜN SİLSİLE)

 
Süryanice, ABRİQO-Desti: 224: BAR İDO-Süryanice, “Kulb”… Süryanice, QARİBO-Yakın: 2224: GURGOHO-Diz çökme… Süryanice, CQOBO-Silsile: 22= 1021: İDO-Süryanice, “Kulb”.

*

LEVHA: 20 Ocak 1986… İsmail Gider… Porsuk Çayı üzerindeki, sokağımızın karşısına düşen çayıra yol verici köprüyü geçerken, onun hakkında birtakım sözler edildiğini duyuyorum; “tamam iyi de, kulpa yapışmış başka işi yok!”… Ne kulpu?.. Sanki desti-saksı işiyle ilgili… Bu söz, hanımı Meral’in işine nisbetle söyleniyor!..

*

 
İSMAİL Gider: 447: QULTO-Süryanice, “Desti”… QULTO-Süryanice, “Desti”: 477: İZZET… QARMİSO-Süryanice, “Desti”: 322: MİRZABEYOĞLU… CAM-Süryanice, “Ki, onunla”: 1044: DERVİŞ MUHAMMED-442 mührü… SALİH Mirzabeyoğlu: 1441= 442: KISAKÜREK.

*

LEVHA: (…) Mart 1984… Zelzele oluyor… Çok şiddetli ve uzun sürüyor… Mutfak tarafındayım… Duvar çatlayacak mı?.. Balkon tarafına geçiyorum… Salonda balkon kapısına yakın duran bir DESTİ yere düşüyor; sesini duyuyorum… Sandalye devrilecek; onu tutuyorum… Zelzele hâlâ sürüyor… Müthiş bir korku içindeyim… KELİME-İ ŞEHADET getiriyorum ve “Lâ havle”yi sürekli tekrarlıyorum!..

*

ZELZELE: 1079: ŞUNOZYO-Müstesna… HASİB-Hesab eden. “Esma-i Hüsna’dandır”: 80: UHDONO-Süryanice, “Devlet”. Saadet. Yokuş başı, yokuş sonu. (Devlet: 440: Müş’il-Her tarafa dağılmış olan… Miat-Yüz sayıları. Yüzler: 441: Tahattüm-Hatem, mühür, yüzük takınmak)… Süryanice, HLULO-Bayram: 80: HLOLO-Süryanice, “Maden Ocağı”… KAN-Maden ocağı. Bir keyfiyetin bol olarak bulunduğu yer: 151: FAİL-Fiilin sahibi… MUAMMA-Bilmece. Bilinmeyen hâl: 151: MEVSUM-İşaretlenmiş, damgalanmış, nişânlanmış. İsim verilmiş… MUSİYE-Vasiyet eden kadın: 151: ESFDO-Süryanice, “Desti”… AKİS-Akseden. Yankı: 151: MEHDÎ Muhammed.
 

TECELLİ

 
LEVHA: 1 Kasım 1987… Bir kadın, metalimsi bir maddeden yapılan çok büyük yatakları, kızgınken sabunluyor; sabun sürüyor… Bu iş, yataktaki delikleri kapatmaya ve o bölgeyi sabunlaştırmaya yarıyormuş!..

*

Karaçay-Malkar Lûgatı’nda, SABUN-Mühür: 149: MÜCESSEME-Cismi olan. Varlığı görünen. Şekillenmiş… Süryanice, QULTO-Desti. “Dolmabahçe”: 447:  DOELTO-Süryanice, “Maden”… NHOŞO-Süryanice, “Bakır”: 365: NHOŞO-Süryanice, “Pirinç”… Süryanice, METHAVYONUTO-Süryanice, “Tecelli”: 934: DERVİŞ MUHAMMED-332.


Baran Dergisi 446. Sayı

{ "vars": { "account": "UA-216063560-1" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }