Suriye'nin güneyindeki Süveyda vilayetinde, Beşar Esed rejiminin devrilmesinin ardından başlayan yeni dönemin sancıları, terörist İsrail'in kanlı müdahalesiyle bir katliama dönüştü. Suriye hükümet güçlerinin bölgeden çekilmesini fırsat bilen ve Tel Aviv tarafından desteklendiği bildirilen Dürzî milisler, Sünnî Bedevî halka yönelik sistematik bir kırıma girişti.
Suriye devlet haber ajansı SANA'nın geçtiği bilgilere göre, Dürzî gruplar Süveyda kent merkezindeki El Makus mahallesine vahşice saldırarak aralarında çok sayıda kadın ve çocuğun da bulunduğu masum sivilleri topluca katletti. Sosyal medyaya yansıyan görüntülerde, sokaklara saçılmış cansız bedenler, bölgede yaşanan vahşetin boyutunu gözler önüne serdi.
Plânlı kargaşa ve İsrail saldırıları
Bölgedeki gerilim, pazartesi günü Dürzî milisler ile Bedevî aşiretler arasında başlayan çatışmalarla tırmanmıştı. Yeni Şam hükümetine bağlı güçler, asayişi sağlamak ve çatışmaları sonlandırmak üzere bölgeye intikal etti. Ancak, terörist İsrail'in piyonu olan Dürzî gruplar, sadece Bedevîleri değil, aynı zamanda sükuneti sağlamaya gelen hükümet güçlerini de hedef aldı.
Bu saldırıların hemen ardından, Dürzî toplumunu "savunma" bahanesinin arkasına saklanan terörist İsrail, savaş uçaklarıyla devreye girerek bölgedeki Suriye ordu birliklerini bombalamaya başladı. Bu açık müdahale, Şam hükümetini bölgede çaresiz bırakma ve Dürzî milislerin önünü açma amacını taşıyordu.
Çekilme sonrası gelen katliam
Suriye İnsan Hakları Gözlemevi (SOHR), ilân edilen ateşkesin ardından bölgede öldürülenlerin sayısının 500'ü aştığını duyurdu. Yoğun baskı ve saldırılar altında kalan Şam yönetimi, Süveyda'nın yerel liderleriyle bir ateşkes anlaşması sağlandığını açıklayarak güçlerini vilayetten çekti.
Hükümet güçlerinin bölgeden ayrılması, Sünnî Müslümanlara yönelik saldırılar yeniden arttı. Bedevî aşiretlerine mensup siviller, Dürzî milisler tarafından hedef alındı ve katliam haberleri peş peşe gelmeye başladı.
Süveyda'daki gerilimin arka planı
Nüfusunun çoğunluğu Dürzî olan Süveyda, Suriye'de 14 yıldır süren iç savaş boyunca büyük ölçüde çatışmaların dışında kalmıştı. Esad rejiminin devrilmesinin ardından bazı Dürzî gruplar, Ahmed Şara liderliğindeki yeni hükümete karşı mesafeli ve muhalif bir tavır takındı. Yeni yönetimi eleştiren Dürzî liderlerden Şeyh Hikmet el Hicri'nin, bölgedeki hükümet karşıtı silahlı grupların başında yer alması, terörist İsrail'in bölgeyi karıştırmak için kullandığı temel dayanaklardan biri oldu.
Terörist İsrail, birkaç gündür "Dürzîleri koruma" yalanıyla Suriye'deki hava saldırılarını yoğunlaştırmış, çarşamba günü doğrudan Şam'ı hedef alarak Savunma Bakanlığı, askerî karargâhlar ve Cumhurbaşkanlığı Sarayı çevresini vurmuştu. Bu saldırılar, İsrail'in asıl hedefinin bir azınlığı korumak değil, Suriye'de istikrarı dinamitlemek ve kendi piyonları üzerinden bir kaos cephesi açmak olduğunu bir kez daha ispatladı.