Haberler

Trump "Putin'den memnun değilim" diyerek Ukrayna’ya yeni yardım paketini onayladı

ABD Başkanı Donald Trump, bugüne kadarki söyleminin aksine Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'i sert bir dille eleştirerek, "çok insanı öldürdüğünü" söyledi ve Ukrayna'ya kritik Patriot füzelerinin gönderilmesini onayladı.

Abone Ol

ABD Başkanı Donald Trump, 8 Temmuz'da Beyaz Saray'da yaptığı kabine toplantısı sonrası yaptığı açıklamalarla hem Washington'daki hem de Moskova'daki siyasi çevreleri şaşırttı. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'i doğrudan hedef alan Trump, "Putin'den memnun değilim" ifadesini kullanarak Kremlin'in "çokça saçmalık" ürettiğini belirtti.

Bu sert söylem değişikliğinin hemen ardından Trump, aylardır beklenen kritik bir adımı atarak Ukrayna'ya 10 adet Patriot hava savunma füzesi gönderilmesini onayladığını ve "savunma amaçlı silah sevkiyatlarının" yeniden başlayacağını duyurdu.

Analistler, bu kararın, Pentagon'un stok yetersizliğini gerekçe göstererek Nisan-Haziran döneminde sevkiyatları durdurmasının ardından Kongre ve Kiev yönetiminden gelen yoğun baskılar sonucu alındığına dikkat çekiyor. Özellikle Kiev ve Washington hattında 5 Temmuz'da gerçekleşen telefon diplomasisinin bu geri adımda kilit rol oynadığı belirtiliyor.

Yaptırımlar Masada: Kongre Paketi Beklemede

Trump, askeri yardımın yanı sıra ekonomik baskıyı artırma sinyali de verdi. Senato'da iki partinin üzerinde çalıştığı ve Rusya'ya yönelik "%500 gümrük tarifesi" ile enerji ve bankacılık sektörlerini hedef alan kapsamlı kısıtlamalar içeren yaptırım paketini "ciddi biçimde değerlendirdiğini" açıkladı. "DEFEND Act" olarak bilinen tasarının Trump tarafından onaylanması, savaşın başından bu yana Moskova'ya yönelik en ağır ekonomik yaptırımlardan birini teşkil edebilir.

Bu hamle, Cumhuriyetçi Parti içindeki "savaş yorgunluğunun" azaldığı ve Kasım 2025'teki ara seçimler öncesi Ukrayna'ya desteğin yeniden partiler üstü bir zemine oturduğu şeklinde yorumlanıyor. Temsilciler Meclisi'nde görüşülen 28 milyar dolarlık ek yardım paketi de bu yeni siyasi iklimin bir göstergesi olarak görülüyor.

Cephede Durum ve Stratejilerin Çatışması

Trump'ın bu adımı, cephede Ukrayna'nın en zayıf olduğu bir dönemde geldi. Rus güçleri, ağır topçu ve İHA saldırılarıyla Donetsk bölgesinde yavaş ama istikrarlı bir şekilde ilerleyişini sürdürüyor. Ukrayna ise kısıtlı mühimmatla, özellikle FPV dron sürüleri ve uzun menzilli deniz dronları gibi asimetrik taktiklerle savunma hattını korumaya çalışıyor.

Ukraynalı komutanlar, Patriot ve NASAMS gibi hava savunma sistemlerinin eksikliğinin şehirleri ve kritik altyapıyı Rus füzelerine karşı savunmasız bıraktığını uzun süredir dile getiriyordu. Yeni Patriot sevkiyatı, bu açığı kapatmada kritik bir rol oynayacak olsa da, Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov'un "demilitarizasyon ve rejim değişikliği" hedeflerini yinelemesi, Moskova'nın stratejik hedeflerinden vazgeçmediğini gösteriyor.

Gelecek Senaryoları: Uzayan Savaş En Güçlü İhtimal

Washington'ın bu yeni hamlesi, savaşın geleceğine dair senaryoları da güncelledi. Uluslararası düşünce kuruluşlarının analizlerine göre, mevcut dinamikler dört olası senaryoyu öne çıkarıyor:

  1. Uzayan Aşınma Savaşı (%45): En olası senaryo olarak görülen bu durumda, savaşın siper ve teknoloji (drone, elektronik harp) odaklı bir yıpratma mücadelesi şeklinde en az 2027'ye kadar sürmesi bekleniyor. Bu durum, NATO ülkeleri ve özellikle Türkiye üzerindeki üretim kapasitesi baskısını artıracak, Montrö Boğazlar Sözleşmesi'nin statüsü ve Karadeniz'in mayınlardan arındırılması gibi konuları sürekli gündemde tutacaktır.
  2. Dondurulmuş Çatışma Hattı (%30): Batı'da artan yorgunluk ve mühimmat sıkıntısının bir ateşkesi zorlaması, ancak kalıcı bir barış yerine çatışmanın belirli bir hat boyunca dondurulması senaryosu.
  3. Müzakere ve Şok (%15): Trump'ın, iç siyasi baskılarla Rusya'yı masaya oturtmak için "kapsamlı yaptırımlar karşılığında ateşkes" gibi radikal bir paketi zorlaması.
  4. Rusya'nın İç Krizi veya Cephede Çöküşü (%10): En düşük olasılıklı bu senaryo, Moskova'da yaşanacak bir siyasi kriz veya cephe hattının beklenmedik bir şekilde yarılması durumunu içeriyor.

Sonuç olarak, Trump'ın son çıkışı, Moskova'ya karşı sert bir mesaj verse de, Washington'ın Ukrayna politikasının öngörülemezliğini ve "dur-kalk" döngülerinin devam edebileceğini gösteriyor. Cephede kaderi belirleyecek olan, Ukrayna'ya ulaşacak hava savunma sistemlerinin sayısı ve Batı'nın endüstriyel üretim kapasitesinin Rusya'nın savaş ekonomisine karşı ne kadar dayanabileceğidir. Mevcut şartlar, Ankara dahil tüm NATO müttefiklerini uzun soluklu bir stratejik planlama yapmaya ve savunma sanayilerini bu yıpratma savaşına göre yeniden düzenlemeye zorluyor.

{ "vars": { "account": "UA-216063560-1" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }