ABD ve İsrail tarafından kurulan ve Gazze’ye ulaşan gıda akışını kendi kontrolüne almak için kurgulanan Gazze İnsani Yardım Vakfı, pazartesi günü yaptığı açıklamada faaliyetlerini sonlandırdığını duyurdu. Kuruluşun resmî misyonu yardım dağıtımı gibi gösterilse de, vakfın asıl amacı Filistinlilere ulaşan yardımları gasp etmek, sahayı askerî ve siyasî olarak dizayn etmekti. Üstelik bu yapı, Hamas bahanesiyle yürütülen operasyonlarda yüzlerce Filistinlinin ölümüyle sonuçlanan askeri uygulamalara entegre bir rol üstlendi.
Altı hafta önce Washington arabuluculuğunda yürürlüğe giren ateşkesin ardından dağıtım merkezlerini kapatan vakıf, yayımladığı son açıklamada görevini “kalıcı olarak” durdurduğunu ve misyonunu tamamladığını söyledi. Gerçekte ise kuruluşun, İsrail’in Gazze üzerindeki kuşatmasını kurumsallaştırmak için kurulan geçici bir aparat olduğu ortaya çıkmıştı.
Vakıf Direktörü John Acrey pişkince, “Gazze halkına yardımların ulaştırılmasında daha iyi bir yöntem olduğunu kanıtlama görevimizi başarıyla yerine getirdik” dedi. Bu sözler, sahadaki gerçeklik ile hiçbir şekilde örtüşmüyor. Çünkü kuruluşun dağıtım modeli, sivillerin yardım alabilmek için İsrail kontrol noktalarından geçmeye zorlandığı, birçok Filistinlinin bu süreçte askerî şiddet ve ölüm riskiyle yüz yüze bırakıldığı bir sistemin kurumsallaştırılması anlamına geliyordu.
UNRWA’yı devre dışı bırakmak için kurulan bu alternatif yapı, finansman kaynaklarını, sahadaki silahlı taşeronların kimliklerini ve operasyon detaylarını kamuoyundan gizledi. İsrail, kuruluşu “Hamas’ın yardıma el koymasını engellemek” iddiasıyla savundu, fakat BM bu iddiaları açık biçimde reddetti. BM ayrıca bu sistemin İsrail’e yardım akışını tam kontrol etme imkânı sağladığını ve Filistinlilerin yerinden edilmesini hızlandırabileceğini vurgulamıştı.
Kurumun görevlerinin İsrail’deki ABD merkezli Sivil-Askerî Koordinasyon Merkezine devredileceğini açıklayan Acrey, fiilen operasyonun yalnızca isim değiştirdiğini itiraf eden ifadeler kullandı: “Açıkça görülüyor ki bizim uyguladığımız modeli benimseyip genişletecekler.”
Gazze İnsani Yardım Vakfı, İsrail’in üç ay boyunca gıda girişini durdurarak Gazze’yi kıtlık eşiğine getirdiği dönemde, mayıs sonunda devreye alınmıştı. Böylece İsrail, BM’nin insani yardım mekanizmasını bypass edip kendi kontrolünde bir dağıtım hattı kurmayı hedefliyordu. Vakıf ise bugün pişkince “3 milyon gıda paketi dağıttık” açıklaması yaparak hem askeri operasyonlarda yol açtığı sivili kayıpları hem de yardımları gasp etme politikasını meşrulaştırmaya çalışıyor.
Gerçekte ise vakıf, İsrail ve ABD’nin Filistinlilerin hayat damarlarını kesme stratejisinin bir uzantısı olarak işlev gördü; Gazze’deki toplu cezalandırma düzeninin bir parçası olarak tarihe geçti.