Aylık Baran Dergisi'nin "Sekülerlik, çok renklilik-çeşitlilik adı altında ucubeleşme" başlıklı soruşturmasında seküler hayat tarzıyla toplumun nereye sürüklendiğine dair kısa bir açıklama yapan Tefekkür ve Kelam Araştırmaları Merkezi Başkanı Melikşah Sezen, şunları söyledi:

İsmail Fennî Ertuğrul merhum, sekülerizm kelimesini “her şeyi hayat-ı dünyeviyyeden ibaret addetmeye bir meyil” olarak tarif eder ve “dünya hayatını ebedî olan uhrevî hayatın yerine ikâme edip, inâyet-i İlâhiye yerine ilmi kabul etmektir” diye de tasrihte bulunur. Seküler nazar bir zihne hâkim olduysa, bu sadece âleme dair hüküm ve ilişkilerle sınırlı kalmaz, zamanla itikâd da sekülerleşecektir. Dünya hayatını uhrevî hayata ikame edip yaşamaya başlayan her fert günün sonunda dünyevî arzu ve ihtiyaçlarını, uhrevî hesap ve kaygılarının önüne geçirmeye başlayacaktır. Seküler hayat tarzı dediğimiz de zaten budur. Dünyada uhrevî/manevî hakikatlere yer bırakmamacasına yaşamaktır.

Sanal ile gerçeğin harmanı Sanal ile gerçeğin harmanı

Maalesef böyle bir hayat tarzı ise şehvetperest, menfaatperest, hazcı insanlar yetiştirmekten öte bir netice vermez, vermiyor. Dünya ve ahiret dengesini tesis ederek yaşamının imkânı üzerine düşünmeden, eğitimden kültüre hemen her alanda bu imkânı geliştirmek üzere uzun soluklu yatırım yapmadan bu dengeyi tesis etmek ne yazık ki mümkün görünmüyor.

Aylık Baran Dergisi 18. Sayı, Ağustos 2023