Haberler

Öğretmenler için 'Filistin ve Siyonizm' ihtisas programı

İstanbul İl Milli Eğitim Müdürlüğü ve Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi (FSMVÜ), akademik bilginin tarih şuuruyla harmanlanarak sınıflara taşınması gayesiyle stratejik bir iş birliğine imza attı. FSMVÜ Ayasofya Yerleşkesi Gülhane Binası’nda tertip edilen 'Kudüs ve Gazze Ekseninde Filistin ve Siyonizm Meselesi-Öğretmenler İçin Sertifikalı Seminer Programı', siyonist anlatıya karşı ilmi bir cephe açmayı hedefliyor

Abone Ol

Toplantıda söz alan FSMVÜ Orta Doğu ve Afrika Araştırmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi (ORDAM) Müdürü Prof. Dr. Zekeriyya Kurşun, Gazze’de iki yıldır devam eden soykırımın bilançosuna ve meselenin fikri boyutuna dair çarpıcı tespitlerde bulundu. Kurşun, 7 Ekim 2023 tarihinde başlayan, Gazze Şeridi'nin altyapısını tamamen yok eden, halkı açlık ve salgın hastalıklarla yüz yüze bırakan işgalci rejimin saldırılarının; kadın, çocuk, öğretmen, bilim adamı ve gazetecilerin de aralarında bulunduğu yüz binlerce Gazzelinin şehadetine sebep olduğunu hatırlattı.

Uluslararası hukukun acziyeti

Uluslararası mekanizmaların işlevsizliğine dikkat çeken Prof. Dr. Kurşun, Güney Afrika'nın başvurusu üzerine İsrail'in eylemlerinin Soykırım Sözleşmesi'ni ihlal ettiğine dair makul şüphe bulunduğuna hükmeden Uluslararası Adalet Divanı (UAD) ve tutuklama taleplerinde bulunan Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) kararlarını hatırlattı. Ancak ABD başta olmak üzere Batılı güçlerin siyasi ve askeri desteğiyle siyonist lobilerin küresel tahakkümünün, bu kararların sahada fiili bir yaptırıma dönüşmesine engel teşkil ettiğini ifade etti. Mevcut eylemsizlik hali karşısında sivil toplumun sorumluluğunun arttığını vurgulayan Kurşun, şu değerlendirmeyi yaptı:

"Uluslararası toplum asli vazifesini icra edene ve gasp edilen haklar sahiplerine iade edilene kadar sivil direniş hatları tahkim edilmelidir. Mücadele; evlerden mekteplere, ticarethanelerden hastanelere kadar hayatın her safhasına yayılmalı, Filistin ve Kudüs davası bir şuur hali olarak yaşatılmalıdır. Bu kavga 7 Ekim 2023’te başlamadığı gibi, Türkiye’nin gayretleriyle tesis edilen kırılgan ateşkes süreciyle de nihayete ermiş değildir. Önümüzde kat edilmesi gereken uzun ve çetin bir yol bulunmaktadır."

Tepkiler 'kalıcı şuur'a dönüşmeli

Türkiye ve dünya halklarının meydanlara inerek sergilediği tepkinin kıymetli olduğunu ancak "siyonist aklın restorasyonu" ve işgalin son bulması adına tek başına kafi gelmediğini belirten Kurşun, meselenin tarihi köklerine inilmesi gerektiğini savundu. FSMVÜ bünyesindeki ORDAM’ın, Siyonist propagandaya karşı bilimsel tezler ürettiğini ve bu çalışmaların muhatapları nezdinde tesir uyandırdığını dile getirdi.

Yapılan saha araştırmalarında, Türkiye’de Filistin ve Kudüs hassasiyetinin yüksek seviyede olmasına mukabil, bu duygunun bilgi temelli bir zemine oturmadığı tespiti yapıldı. Bilhassa ortaöğretim seviyesindeki gençlerin, meseleyi daha ziyade sosyal medya mecralarından ve ailevi aktarımlardan, sathî bir şekilde öğrendikleri müşahede edildi.

81 İle yayılacak 'ilmi seferberlik'

Programın detaylarını paylaşan Kurşun, merkezin iki temel sosyal sorumluluk projesi yürüttüğünü aktardı. Birinci safhada uzmanların doğrudan liselere giderek öğrencilere Filistin, Kudüs ve Gazze’yi anlattığı, ikinci ve daha kapsamlı safhada ise "eğitimcilerin eğitimi" modelinin devreye alındığı belirtildi.

Sekiz hafta sürecek sertifika programı kapsamında, İstanbul’daki okullardan gönüllü seçilen öğretmenler, üniversitede "Filistin ve Siyonizm Meselesi" üzerine ihtisas eğitimi alacak. Prof. Dr. Kurşun, hedeflerini şu sözlerle özetledi:

"Gayemiz; bizlerin erişemediği noktalarda, öğretmenlerimizin devreye girerek nesillerimizi dünyanın barış anahtarı olan Filistin konusunda şuurlandırmasıdır. İstanbul’un tüm ilçelerinde başlayıp 81 vilayete yaygınlaştıracağımız bu model sayesinde, üniversitede üretilen bilgi dolaşıma girecek, Türkiye’nin Filistin ile olan tarihi bağları ve istikbal hedefleri ekseninde hakiki bir dayanışma kültürü inşa edilecektir."

Seminer müfredatında; "Orta Doğu ve Osmanlı Coğrafyası", "Semavi Dinlerde Kudüs", "Osmanlı Döneminde Filistin’in Sosyal Yapısı", "Siyonizmin Kökenleri ve Yahudi Göçü", "İngiliz Mandası" ile Filistinlilerin topraklarından sürülerek mülteci durumuna düşürüldüğü Nekbe sürecini de kapsayan "1948 Sonrası Gelişmeler" gibi başlıklar, alanında uzman akademisyenler tarafından derinlemesine işlenecek.

{ "vars": { "account": "UA-216063560-1" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }