ABD, Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'ne (BMGK) sunduğu yeni karar taslağında, Gazze Şeridi'nde en az iki yıl görev yapacak ve bölgeyi "zorla silahsızlandırma" yetkisine sahip uluslararası bir güç kurulmasını teklif etti. Axios'un ulaştığı metne göre, "Uluslararası Güvenlik Gücü" (ISF) olarak adlandırılan bu oluşum, geleneksel barış misyonlarının aksine, Hamas'ı silah bırakmaya zorlayacak operasyonel yetkilerle donatılacak.
Axios'a konuşan bir ABD'li yetkili, taslağın ISF'yi bir "barışı koruma gücü" olarak değil, açıkça bir "infaz gücü" (enforcement force) olarak tanımladığını vurguladı. Bu, uluslararası diplomaside nadiren kullanılan ve askeri müdahaleye açık kapı bırakan bir terim olarak dikkat çekiyor.
"Zorlayıcı Silahsızlandırma" Yetkisi
Taslağın en kritik ve tartışmalı maddesi, ISF'ye tanınan "silahsızlandırma" yetkisinin kapsamı. Metne göre bu güç, devlet dışı silahlı grupların (Hamas ve diğer unsurların) silahlarının "kalıcı olarak devre dışı bırakılmasını" sağlayacak.
ISF'nin bu hedefi gerçekleştirmek için "gerekli tüm tedbirleri alma" yetkisi olacak. Bu yetkinin, ilgili gruplar gönüllü olarak silah bırakmadığı takdirde dahi "zorla" uygulanabileceği açıkça belirtiliyor.
ISF'nin diğer temel görevleri ise şöyle sıralanıyor:
- Gazze'nin İsrail ve Mısır ile olan sınırlarını güvenceye almak.
- Sivil nüfusu ve insani yardım koridorlarını korumak.
- Bölgede yeni oluşturulacak bir Filistin polis gücünü eğitmek.
Yönetim modeli: Trump liderliğinde "Barış Kurulu"
Taslak, sadece askeri bir güç değil, aynı zamanda kapsamlı bir sivil yönetim mekanizması da öneriyor. Gazze'nin geçiş dönemi yönetimi ve yeniden inşası için bir "Barış Kurulu" (Peace Board) kurulması öngörülüyor.
Bu kurulun başkanlığını bizzat Trump'ın yapacağı ve kurulun en az 2027 yılı sonuna kadar görevde kalacağı belirtiliyor. ISF de "Barış Kurulu'nun kabul edeceği birleşik komuta" altında faaliyet gösterecek.
Bu geçiş yönetimi, Filistin Yönetimi'nin "tatmin edici reformları tamamlaması" ve Barış Kurulu'nun onayını almasına kadar devam edecek. Günlük kamu hizmetlerini ise "Filistinli teknokrat ve apolitik" bir komitenin denetlemesi planlanıyor.
Kapsam, takvim ve Türkiye'nin rolü
Taslakta, tüm operasyonların "uluslararası insancıl hukuka uygun" ve "Mısır ve İsrail ile yakın istişare ve işbirliği içinde" yürütüleceği vurgulanıyor.
Hedeflenen Takvim:
- Taslağın önümüzdeki günlerde BMGK üyeleri arasında müzakereye açılması.
- Haftalar içinde oylamanın tamamlanması.
- Başarılı bir oylama durumunda ilk birliklerin Ocak ayına kadar Gazze'ye konuşlandırılması.
Kimler Katılacak?
Axios, daha önce Türkiye, Endonezya, Azerbaycan ve Mısır gibi ülkelerin bu güce asker göndermeye istekli olduğunu bildirmişti. Taslak metin de çok sayıda ülkenin katkı sağlayabileceğine işaret ediyor. Ancak nihai katılımcılar, komuta yapısı ve görev kuralları netleştikten sonra belli olacak.
Niçin tartışmalı?
Bu taslak, Gazze için şimdiye kadar önerilen en müdahaleci uluslararası çerçeveyi sunuyor. Tartışmaların odağında, ISF'ye "infaz gücü" sıfatıyla verilen zorlayıcı silahsızlandırma yetkisi yer alıyor.
Hukukçular ve bölge aktörleri, bu yetkinin fiilen Hamas'ı hedef alan askeri bir operasyona dönüşebileceği, bunun da sivil koruma ile harekât etkinliği arasında ciddi çatışmalar doğuracağı konusunda endişelerini dile getiriyor. Yetkinin kötüye kullanılması ve operasyonların "ayrım gözetme" ilkesini ihlal etmesi, en büyük riskler olarak görülüyor.





