Londra Parlamento meydanı: Terör yasasıyla 55 gözaltı
İngiltere’nin Gazze’ye bomba taşıyan silah şirketlerini hedef aldığı için “yasadışı” ilan ettiği Palestine Action’ı destekleyen eylemde Metropolitan Polisi 55 kişiyi kelepçeledi. Göstericiler “Soykırıma ortak olmayacağız” pankartları taşırken, parlamento önüne 1.500 çevik kuvvet yığıldı.
Birleşik Krallık geneli: Manchester’dan Truro’ya gözaltı zinciri
Aynı gün Defend Our Juries çağrısıyla Manchester’da 16, Bristol’de 17, Cornwall-Truro’da 8 kişi tutuklandı; toplam gözaltı 100’ü aştı. Polis, Filistin’le dayanışma dövizlerini “terör propagandası” sayarak el koydu.
Berlin Breitscheidplatz: ‘Alman silahı Gazze’de çocuk öldürüyor’
19 Temmuz akşamı yüzlerce Berlinli, Kaiser Wilhelm Kilisesi önünde “Gazze’yi aç bırakmayı durdurun” ve “Terörist İsrail” sloganlarıyla toplandı. Çok sayıda kişi sert polis müdahalesiyle gözaltına alındı.
Dublin | Garden of Remembrance: 10.000 kişi ‘Yaptırım’ diye yürüdü
İrlanda-Filistin Dayanışma Kampanyası’nın ulusal yürüyüşünde on binler Parnell Square’den Dáil önüne “İsrail’e silah, ABD’ye itaat yok” pankartlarıyla aktı. 16’ncı kez düzenlenen eylemde hükümete ticari embargo çağrısı yapıldı.
Brooklyn Sunset Park: Hafta sonu ateşkes nöbeti sürüyor
ABD’nin en göçmen mahallelerinden Sunset Park’ta her cumartesi süren “Ceasefire Now Vigil” bu hafta da gerçekleştirildi. Aktivistler mumlarla Gazze şehitlerini anarken Washington’a silah satışını kesme çağrısını yineledi.
Filistin'e destek büyüyor
Birleşik Krallık, Almanya ve ABD güvenlik aygıtları, Filistin’le dayanışmayı “kamu düzeni” söylemiyle bastırmaya çalışsa da Gazze’deki katliamın çıplak gerçeği milyonları harekete geçiriyor. Yapılan her tutuklama, Batılı yönetimlerin “insan hakları” maskesinin düşüşünü daha da hızlandırıyor. Direnişin kitlesel meşruiyeti, silah ambargosunu ve uluslararası yaptırımları dayatacak eşiğe doğru büyüyor.
İsrail yalnızlaşıyor
Bu eylemler, katliamın sorumlularına artık diplomatik nezaketle değil, doğrudan soykırım suçlamasıyla seslenildiğini ilan ediyor: İsrail, ırkçı apartheid rejimini sürdürmek için fosfor bombalarıyla çocukları yakarken Batı başkentlerinde yaktığı meşruiyetini de kül hâline getiriyor.
Londra, Berlin, Dublin ve New York meydanlarında yükselen “terörist İsrail” sloganı, Tel Aviv yönetiminin küresel arenada tam teşekküllü bir parya devlet olduğunu ilan ediyor; boykotlar, silah ambargoları ve uluslararası tutuklama talepleri artık anlık öfke olmaktan çıktı, bilakis örgütlü bir hesaplaşmanın sesi haline geldi. Kısacası, Filistin direnişinin karşısında İsrail için “kabul edilebilir devlet” dönemi kapandı, yokluğa doğru gidiyor.
Baran Dergisi