Birleşmiş Milletler'in (BM) mevcut yapısı, 1945'teki dünya düzenine göre şekillenmiş olsa da, günümüzün karmaşık küresel krizlerine çözüm üretmekte yetersiz kalıyor. Ukrayna'dan Gazze'ye kadar süregelen çatışmalar, BM'nin işlevselliğini sorgulatırken, örgütün reform ihtiyacı aciliyet kazandı. Eski İrlanda Birleşmiş Milletler Daimi Temsilcisi David Donoghue, BM'nin sürdürülebilir kalkınma, barış ve güvenlik ile insan hakları temelleri üzerine inşa edildiğini hatırlatarak, bu alanların birbirine bağımlı olduğunu vurguladı.

BM'nin mevcut yapısının, özellikle Güvenlik Konseyi'nin, 21. yüzyılın zorluklarına cevap verebilmesi için yenilenmesi gerektiği açık. Güvenlik Konseyi’nin kalıcı üyeleri arasındaki veto hakkı, küresel barış ve güvenliğe yönelik tehditlere karşı etkili kararların alınmasını engelliyor. Özellikle Rusya ve ABD'nin veto haklarını kullanmaları, BM'nin hareket kabiliyetini büyük ölçüde kısıtlıyor. Bu bağlamda, Donoghue, BM'nin barış inşası ve arabuluculuk kapasitelerinin reforme edilmesi gerektiğini dile getiriyor.

Memleket zombileşiyor mu? Memleket zombileşiyor mu?

BM'nin daha geniş bir temsil yelpazesi ve daha fazla kolektif katılımla krizlere müdahale etmesi gerektiği belirtiliyor. 22-23 Eylül tarihlerinde New York'ta düzenlenecek olan "Geleceğin Zirvesi"nde, BM'nin krizlere nasıl daha etkili yanıt verebileceği konuları tartışılacak. Bu zirvede, özellikle BM Güvenlik Konseyi'nde reform ve beş daimi üyenin veto yetkilerinin sınırlandırılması önerileri masaya yatırılacak.

Donoghue, BM'nin 21. yüzyılda daha kapsayıcı ve etkili bir yapı haline gelmesi için üye devletlerin BM Sözleşmesi'ne bağlılıklarını yenilemeleri gerektiğine dikkat çekiyor.

Al Jazeera