Seul askeri kaynaklarının tespitlerine göre, bölgeye giren filoda Çin Halk Kurtuluş Ordusu’na ait 2 uçak ve Rusya Hava Kuvvetleri’ne ait 7 uçak yer aldı. KADIZ ihlaliyle eş zamanlı olarak Güney Kore Hava Kuvvetleri, F-15K ve KF-16 savaş uçaklarını acil kodlu olarak havalandırarak önleme pozisyonu aldı.
Askeri analistler, bu tür ortak devriyelerde Rusya’nın genellikle Tu-95MS "Bear" stratejik bombardıman uçaklarını, Çin’in ise H-6K tipi bombardıman uçaklarını sahaya sürdüğüne dikkat çekiyor.
Rus Tu-95MS (NATO Kodu: Bear): Soğuk Savaş döneminden bu yana Rus uzun menzilli havacılığının belkemiğini oluşturan bu turboprop motorlu devler, nükleer seyir füzeleri taşıma kapasitesine sahip. Kıtalararası menziliyle Vaşington ve müttefiklerine karşı caydırıcılık unsuru olarak kullanılıyor.
Çin H-6K: Çin'in "Savaş Tanrısı" olarak adlandırdığı H-6K’lar, nükleer başlık taşıyabilen uzun menzilli seyir füzeleriyle donatılmış durumda. Bu uçaklar, Çin’in "İkinci Ada Zinciri"ne (Guam ve ötesi) ulaşma stratejisinin kilit unsuru olarak görülüyor.
Bu ağır bombardıman uçaklarına genellikle Rus Su-35S veya Çin J-16 gibi çok rollü avcı uçakları eskortluk ediyor; bu da operasyonun basit bir devriyeden ziyade, tam teşekküllü bir taarruz simülasyonu olduğunu gösteriyor.
Pekin ve Moskova’dan Vaşington’a mesaj
Genelkurmay Başkanlığı, uçakların Güney Kore’nin resmi hava sahasını ihlal etmeden bölgeden ayrıldığını bildirse de, zamanlamanın manidar olduğu vurgulanıyor. Bu "Ortak Stratejik Hava Devriyesi", ABD’nin bölgedeki müttefikleri Güney Kore ve Japonya ile askeri tatbikatlarını sıklaştırdığı bir dönemde gerçekleşti. Pekin ve Moskova, bu hamleyle Pasifik’teki askeri iş birliklerinin operasyonel seviyeye ulaştığını ve ABD merkezli ittifak yapısına karşı ortak bir cephe oluşturduklarını ilan etmiş oluyor.
Hukuki gri alan: ADIZ
Krizin yaşandığı Hava Savunma Tanımlama Bölgesi (ADIZ), uluslararası hukukta devletlerin egemenlik sahası olarak tanımlanmıyor. Ülkeler, ulusal güvenlik gerekçeleriyle tek taraflı ilan ettikleri bu bölgelerde kimlik tespiti talep etse de, Çin ve Rusya bu bölgeleri "uluslararası hava sahası" olarak kabul ediyor ve uçuş serbestisi ilkesini savunuyor. Bu durum, bölgede her an sıcak bir çatışmaya evrilebilecek "it dalaşlarına" zemin hazırlıyor.
