Başkent Şam’daki Konferanslar Sarayı’nda gerçekleşen hitapta, 61 yıllık Baas sultasının devrilmesinin sene-i devriyesi idrak edildi. Cumhurbaşkanı Şara, bu günü zulüm ve istibdattan kurtuluş; vatanın kendi özüne, gururlu, hür ve aziz halkına dönüş günü olarak niteledi.
"Nifak tohumları ektiler, korku duvarları ördüler"
Devrik rejimin, halk arasına kasten nifak ve ayrılık tohumları ektiğine dikkat çeken Şara, geçmiş dönemin karanlık tablosunu şu sözlerle özetledi:
"Suriyelilerin kalplerine ve zihinlerine şüphe tohumları ektiler. Hükümet ile halk arasına aşılmaz korku duvarları örerek, toplumsal sözleşmeyi bir sadakat ve hizmet belgesine dönüştürdüler."
Rejimin ülkeyi her alanda uçuruma sürüklediğini belirten Şara, "Kanunsuzluğa dayalı bir yapı kurdular, yolsuzluğu yaygınlaştırdılar, halkı acımasızca yoksullaştırıp cahil bıraktılar. Hakları gasp ettiler. Öyle ki konuşmak suç, üretmek utanç, vatanseverlik ise bir itham ve ihanet vesilesi hâline geldi." ifadelerini kullandı.
Güven inşası
Yıllar süren baskı ve adaletsizliğin ardından halkın artık devletine güvendiğini vurgulayan Şara, kurtuluşun ilk anından itibaren milletin talep ve endişelerine kulak verdiklerini, buna dayanarak güçlü bir devlet vizyonu geliştirdiklerini ifade etti.
Suriye diplomasisinin yurt dışındaki imajı köklü bir değişikliğe uğratarak ülkeyi güvenilir bir ortak konumuna taşıdığını belirten Cumhurbaşkanı, ekonomik hamlelere de değindi. Enerji, limanlar, havalimanları ve telekomünikasyon gibi stratejik sahalarda dost ülkelerle ortaklıklar kurulduğuna işaret eden Şara, şöyle konuştu:
"Bu hamleler ekonomik toparlanmaya, istihdama ve milli ekonominin ihyasına sebep oldu. Gelir seviyelerini kademeli olarak artırarak acıları hafiflettik, daha istikrarlı ve adil bir ortam tesis ettik."
"Mücahitlere ve şehitlere selam olsun"
Şara, yeni Suriye'yi inşa ederken geçiş dönemi adaleti ilkesine bağlılıklarını yineledi. Suriye halkına karşı suç işleyen herkesin hesap vereceğinin altını çizen Şara, devrik rejim dönemindeki kayıp kişiler ve ailelerinin asla unutulmayacağını belirterek sözlerini şöyle tamamladı:
"Onlar, pazarlık kabul etmez, son derece hayati bir insani meseleyi temsil ediyor. Gerçeği aramaktan vazgeçmeyeceğiz. Kanlarıyla, yaralarıyla ve acılarıyla bize bu yolu açanlara; mücahitlere, esirlere, şehitlere, devrimcilere ve tüm ailelerine selam ve esenlikler dilerim."
