Filistin'deki direniş karşısında sahada hezimete uğrayan terörist İsrail ordusundaki çözülme ve bunalım, intihar vakalarıyla gün yüzüne çıkmaya devam ediyor. İşledikleri katliamların ve yaşadıkları yenilginin travmasını atlatamayan Siyonist askerler arasındaki intihar salgınına bir yenisi daha eklendi.
İşgal altındaki toprakların güneyinde yer alan bir eğitim üssünde bir askerin daha kendini vurarak intihar girişiminde bulunduğu ve durumunun kritik olduğu bildirildi. Bu vaka, münferit bir olay olmanın çok ötesinde, 7 Ekim'den bu yana tırmanışa geçen ve işgalci yapıyı sarsan bir bunalım dalgasının son halkası oldu.
Yalnızca son 10 gün içerisinde 4'üncü intihar vakası olarak kayıtlara geçen bu olayla birlikte, terörist ordudaki "Gazze Sendromu"nun ulaştığı korkunç boyut bir kez daha gözler önüne serildi. Nitekim bir gün önce de işgal altındaki Golan Tepeleri'nde bulunan bir askeri üste, Gazze'deki katliamlara katılmış bir askerin intihar ettiği bildirilmişti.
İsrail ordu yönetimi, paniği önlemek ve ordudaki çöküşü gizlemek amacıyla resmi rakamları açıklamayı reddetse de, durumun vahameti siyonist siyasetçiler tarafından da itiraf ediliyor. İsrailli milletvekilleri, 7 Ekim'den bu yana yedekler de dahil olmak üzere intihar sayılarında "keskin ve alarm düzeyinde bir artış" yaşandığını belirterek, Meclis Dışişleri ve Savunma Komitesi'ne acil toplantı çağrısı yaptı.
Milletvekillerinin açıklamalarına göre 2023 yılında 17 işgalci asker intihar ederken, bu rakam 2024 yılının henüz ilk yarısında 21'e yükseldi. Bu rakamlar, direnişin sadece sahada değil, düşmanın psikolojisi üzerinde de nasıl bir zafer kazandığının en net delili olarak yorumlanıyor.