Orta Doğu’da İran ile İsrail arasında 13 Haziran’da başlayan ve ABD’nin de dahil olduğu çatışmalar onuncu gününe girdi. İsrail’in “Yükselen Aslan” operasyonuyla başlattığı saldırılar, İran’ın “Gerçek Vaat” adını verdiği misillemeyle karşılık buldu. Son gelişmelerin ardından İran Meclisi Güvenlik Komisyonu üyeleri, Hürmüz Boğazı’nın kapatılmasının ciddi şekilde gündemde olduğunu açıkladı.

İsrail, 13 Haziran’daki saldırılarında İran’daki nükleer tesisleri ve bazı üst düzey komutanları hedef almış; ardından Bender Abbas Deniz Üssü’nde İHA depolarını vurmuştu. Bu gelişmeler üzerine İran, başkent Tel Aviv, Hayfa ve Berşeva dahil olmak üzere çeşitli bölgelere onlarca balistik füze fırlattı. İsrail kaynakları, 25 füzenin fırlatıldığını, bunlardan bazılarının stratejik hedeflere isabet ettiğini duyurdu.

Hürmüz Boğazı Kritik Noktada

İran’ın Hürmüz Boğazı üzerindeki kontrolünü artırma girişimi, dünya petrol piyasalarını doğrudan etkileyebilir. Her gün yaklaşık 20 milyon varil petrolün geçtiği bu stratejik geçit, Suudi Arabistan, İran, Kuveyt, Birleşik Arap Emirlikleri ve Katar gibi ülkelerin enerji ihracatında hayati öneme sahiptir. Alternatif bir güzergâh bulunmaması, boğazın önemini daha da artırmaktadır.

ABD Enerji Bilgi Dairesi’ne göre, Hürmüz Boğazı “dünyanın en önemli petrol geçiş noktası” olarak tanımlanıyor. İranlı yetkililer, ABD ve Batı’nın İsrail’e verdiği destek nedeniyle bu hattın kapanmasının meşru bir seçenek olduğunu ifade etmektedir.

Küresel Ekonomiye Olası Etkiler

AB, Washington’un vekâlet çarkında: 2,3 milyar avroluk Ukrayna paketinin gerçek faturası
AB, Washington’un vekâlet çarkında: 2,3 milyar avroluk Ukrayna paketinin gerçek faturası
İçeriği Görüntüle

JP Morgan’ın analizine göre, Hürmüz Boğazı’nın kapanması durumunda petrol fiyatlarının varil başına 120 ila 130 dolar aralığına yükselmesi öngörülüyor. Goldman Sachs ise uzun süreli bir kapanma senaryosunda fiyatların 100 doların üzerine çıkabileceğini belirtiyor. Boğazın kapanması; navlun, sigorta ve taşıma maliyetlerinde artışa neden olabileceği gibi, küresel tedarik zincirlerinde de ciddi aksamalar doğurabilir.

Brent petrol fiyatları, mevcut durumda son bir haftada yüzde 12 artışla 78 dolar seviyesine kadar yükselmiş durumda. Uzmanlar, piyasalarda Hürmüz riski nedeniyle ciddi bir belirsizlik yaşandığını ifade ediyor.

Diplomatik ve Askerî Yansımalar

İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi, İstanbul’da düzenlenen İslam İşbirliği Teşkilatı toplantısında yaptığı açıklamada, “Bu saldırı, soykırımcı bir rejimle birlikte gerçekleştirilmiştir. ABD bu eylemin tüm sonuçlarından sorumludur” ifadelerini kullandı. ABD Başkanı Donald Trump ise “İran’ın olası her misillemesi çok daha büyük bir kuvvetle karşılık görecektir” açıklamasında bulundu.

İran, saldırılara meşru müdafaa hakkı çerçevesinde yanıt vermeye devam edeceğini, gerekirse Körfez bölgesinde enerji taşımacılığına sınırlama getirebileceğini bildirdi. Bölgede tansiyonun düşmemesi halinde, Hürmüz Boğazı üzerindeki herhangi bir girişim yalnızca askerî sonuçlar doğurmakla kalmayacak, aynı zamanda küresel enerji güvenliği açısından büyük bir tehdit oluşturacaktır.

Bir kırılma olabilir

İran ile İsrail arasındaki çatışmalar ve ABD’nin müdahil olduğu hava saldırıları, bölgesel bir gerilimden küresel enerji krizine dönüşme potansiyeli taşıyor. Hürmüz Boğazı’nın kapanması senaryosu, yalnızca petrol arzını değil, finans piyasalarını, üretim zincirlerini ve siyasi dengeleri de doğrudan etkileyecek boyutta bir kırılmaya yol açabilir.