Üstad Necip Kısakürek’in “bugünün ve yarının gerçek müminleri”ne ithaf ettiği, İman ve İslâm Atlası eserini tefrika olarak yayınlıyoruz.

Yandı kitap dağlarım, ne garip bir hal oldu!

Sonunda bana kalan, yalnız ilmihal oldu!

*

İTİKAD VE İMAN

*“Allaha inandım de ve dosdoğru yürü!”... Hadîs meali...

*İtikad, mücerret inanma keyfiyeti... İnsanoğlunun, perdelerini açmak üzere geldiği kâinatta, ulvî mânalar ve üstün gerçekler manzumesini doğrulama ve benimseme şuuru... İman ise, bu manzumesini merkezi mana noktasına bağlanma duygusu...

*İtikadın dairesi din, imanın da merkezi yaratıcı kudret...

*Böylece dinin tarifi de meydana çıkıyor: Din, topyekûn varlığı icad eden yaratıcı müessire bağlı itikatlar manzumesi-dir.

*İtikad ve iman, gören, işiten, koklayan, tadan, dokunan ve bu beş hassenin birleşiminde ve ötesinde duyan, sezen ve düşünen insanın, nereden ve niçin geldiği suâli üzerinde, kendisini vücuda getirici Mutlak müessire ve onun kanunlarına inanması diye çerçevelenebilir.

*Mutlak müessir, insana varlık veren mutlak “var”… Adı da Allah…

*İnsanda ilk his, mahlûk olduğu, yokken var edildiği ve yaratıcısı olmayan yaratıın olamayacağı bedahetidir.

Necip Faızl Kısakürek, İman ve İslâm Atlası, s. 14-15.