KİM KİMDEN?

• Ahlâk mı fikirden, fikir mi ahlâktan? Yumurta tavuk hikâyesi...

Peygamberi görmeden, görür gibi sevmenin dili: Hilyeler Peygamberi görmeden, görür gibi sevmenin dili: Hilyeler

• Ahlâk görüşünü getirmemiş herhangi bir fikir sisteminin eksik kalmaya mahkûm bulunduğu bir mütearife...

• Fikir «niçin»i, ahlâk da «nasıl»ı temsil eder.

• İnsan nedir, nasıl olmalıdır?..

• Kâinatı idrak cehdimiz fikir, ona karşı tavır alma ihtiyacımız, ahlâk...

• Bilmekte fikir, yapmakta ahlâk vardır; ve ikisi de suyu bütünleştiren çifte madde halinde kaynaşmıştır.

• Her fikir ahlâkı hâmil, her ahlâk da fikre şâmil... Böyleyken bazen birinin öne geçtiği ve öbürünü geride bıraktığı haller olabilir. O zaman iki taraf da eksik kalır.

• «Allahın ahlâkiyle ahlâklanınız!» ölçüsünde mutlak hikmetin kendisiyle kaim olduğu Mutlak Zatın ahlâka da mesnet teşkil edici sıfatı bildirilmiştir. Kul bu sıfattan pay istemek makamındadır.

• «Ben ahlâkî keremleri tamamlamak için gönderildim» buyuran Varlık Tâcı, payı getirendir.

• Fikir hacimse, ahlâk da renktir; ve öylesine kaynaşmışlardır ki, birinden biri olmazsa öbürü tecellisini bulamaz.

• Ahlâk ruhumuzda öyle bir melekedir ki, sırf iyi ahlâkla Hakka erilebilir ve bâtıl itikat sahibi bir insan bu yüzden hakkı bulabilir. Ebedî kurtuluşu sağlar. Hayatı içinde ve belki son nefesinde, iman nasibine erer. Buna karşılık ahlâktan yana zaif müslüman her an tehlikede ve sermayesini batırmak muhatarası altındadır.

MÜŞAHHAS AHLÂK

• İslâmın derinlik buudu dalgıçları, müşahhas plânda iyi Lê-lemma ahlâkı başlıca 32 madde halinde levhalandırmışlardır.

1: Suduk-ül-lisan... (Kalbiyle beraber sözü doğru olmak...)

2: Kesîr-ül-haya... (Hayâ, utanma duygusu zengin olmak...)

3: Kesîr-ül-amel... (İyi işleri ifrata kaçmadan bol olmak...)

4: Kesîr-üs-salah... (Yarar işleri çok olmak...)

5: Kalil-ül-eza... (Âleme eziyeti az olmak...)

6: Kalil-ül-kelâm... (Faydasız sözleri ve gevezeliği az olmak...)

7: Kalil-ül-fuzul... (İşlerinde lüzumundan ötesi az olmak...)

8: Kalil-üz-zelel (Yanlışları az olmak...)

9: Birrü... (Çok iyilik yapmak...)

10: Vusul... (Akrabaya mübalağayla alâka...)

11: Sabûr... (Sabırlı... Acı şey yutmak mânasına sabır üç abibb-i fill kısımdır: Birincisi kötülüklere karşı sabır... Günah yapmamaktan yüreğe düşen acılık ki, en âlâsı budur... İkincisi tâat ve ibadetten gelen zahmet acılığı... Üçüncüsü ise dert ve belâlara sabır...)

12: Vakûr... (Vakarlı... Haysiyet korumaya mahsus tavır... Kibre benzese de onun tam zıddı...)

13: Şekûr... (Nimeti yerinde sarfeden olmak...)

14: Raziy... (Öz nefsi için şeriate aykırı olmayan her şeye razı...)

15: Halîm... (Hilm sahibi... Yumuşak edalı... Her türlü karşılığa kuvveti varken af ve müsamaha...)

16: Refik... (Rıfk sahibi... Tam mânasiyle merhamet...)

17: Afif... (İffet sahibi... Günahlar ve kötülüklerden temiz...)

18: Şefik... (Şefkat sahibi... Yine merhamet... Şefkat daha ziyade zâhiri, rifk ise bâtınî merhameti gösterir.)

19: Lâ-lemmaz... (Kimseyle alay etmeyen ve kimsenin ayıbını ortaya dökmeyen...)

20: Lâ-sebbâb... (Kimseye ve hiçbir şeye sövmeyen...)

21: Lâ-nemmâm... (Fesadı mucip sözleri götürüp getirmeyen...)

22: Lâ-acûl... (Aceleci ve telaşçı olmayan...)

23: Lâ-hakud... (Bâtıl üzerinde öfkelenip direnici olmamak...)

24: Lâ-magtab... (Mübalâğayla gıybet edici olmamak...)

25: La-hasud... (Allahın kullarına ihsanlarını kıskanmayan...)

26: Lâ-bahîl... (Malda Allah ve kul hakkını esirgemeyen...)

27: Heşşâş... (Güler yüzlü...)

28: Beşşâş... (Neşeli ve tebessümlü...)

29: Yahibb-i fillâh... (Allah için seven...)

30: Yagbiz-i fillâh... (Allah için buğz eden...)

31: Yerziy-i fillâh... (Allah için razı...)

32: Yagzib-i fillâh... (Allah için öfkelenici...)

• Kötü ahlâk 21 madde:

1: Hırs... (Hususiyle haram malı ihtiyaç ve lüzumundan fazla bir düşkünlükle istemeye zorlayan kötü bâtınî duygu)

2: Hased... (Kıskançlık... Allahın kullarına verdiği nimeti, nimet sahibine değil, kendisine yakışır bilip başkasının sahipliğine tahammül edememek... Hased umumiyetle iki şeyde görülür: Malda veya manevî kemâlde... Böyle bir hased, sirkenin balı ifsad etmesi gibi, imanı bulandırır, bozar. Hased, iyilikleri ateşin odunu yemesi gibi kemirir. Usturanın tüyleri kazıması gibi bütün fazilet bitkilerini dibinden traş eder. Peygamber buyruğu: «Hased ve nemmâmlık eden bizden değildir!»... Her günahkârda bir hayr zerresi bulunabilir, fakat hased edende hayr yoktur. Hased, Allah indinde şirke denktir.)

3: Kibir... (Kendisini büyük bilmek ve dolayısiyle etrafını hor ve hakîr görmek... Şu var ki, kendisini büyük bilmek kibir ise de büyük tutmak kibir değil, vakardır ve lâzım bir şeydir.)

4: Gazap... (Hususiyle bâtıl üzerinde nefsini müdafaa öfkesi...)

5: Ucûp... (Gurur... Kendi vasıflarını, kemâlini, ahlâkını, nesebini, makamını üstün bilip daima üstün kalmayı arzulamak...)

6: Hikd... (Hased duygusuna eş... Allahın nimet verdiklerine düşmanlık...)

7: Kin... (Öc alma duygusu...)

8: Buğz... (Muhabbetin aksi... İlacı, insanın, buğz beslediğine her rast gelişinde ona selam verip beşaşet göstermektir.)

9: Adâvet... (İlletsiz, mesnetsiz, sebepsiz düşmanlık...)

10: Hakkı tutmakta lüzumundan fazla ısrar ve inat... (Muhatabını hakka karşı gelmekte tahrik etmemek için gayet ince, İslâmî ahlâk düsturu...)

11: Cidal... (Haktan başka ve bilhassa nefsanî meseleler- de kavga huyu...)

12: Tevriye... (Hakkı saklamak, gizlemek, belirtmemek... Bazı yerlerde caiz olsa da hakim huzurunda asla caiz değil...)

13: Gevezelik...

14: Sebbâb... (Sövmeyi âdet edinmek...)

15: Le'ân... (Lanet edicilik...)

16: Esrarı fâşetmek...

17: Hulf-i vaad... (Vaadinde durmamak...)

18: Emanete hiyanet...

19: Zem... (Çekiştiricilik...)

20: Gıybet... (Birini, sırf sevmediğinden, gıyabında küçültmek... Eğer bu fiil nefsânî olmaz ve karşı taraf için intibah teşkil ederse makbul...)

21: Yüze karşı mübalâğalı medh-ü senâ... (Dalkavukluk...)

Necip Fazıl Kısakürek, İman ve İslâm Atlası, Ahlak bahsi, Büyük Doğu Yayınları, s. 255-259