Bugün, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nde (KKTC) Cumhurbaşkanlığı seçimi için sandık başına gidiliyor. Seçimde 2 öne çıkan isim, mevcut Cumhurbaşkanı Ersin Tatar ve ana muhalefet lideri Tufan Erhürman olduğu görülüyor. Ancak bu seçim, sadece bir lider seçimi değil; KKTC'nin geleceği, kimliği ve varoluş mücadelesi için de bir dönüm noktası. Ayrıca tüm bölgenin kaderini değiştirebilecek bir sürecin tayin anı.
KKTC'nin bağımsızlığının mihverindeki aday Ersin Tatar
Ersin Tatar, Türkiye ile güçlü bağlarını savunarak, KKTC'nin bağımsızlığını ve egemenliğini ön planda tutuyor. Tatar, iki devletli çözüm modelini savunarak, Ada'daki Türk varlığının korunması gerektiğini vurguluyor. Bu yaklaşımı, Türkiye'nin garantörlüğünü ve Türk milletinin çıkarlarını güvence altına almayı amaçlıyor. Tatar'ın politikaları, KKTC'nin uluslararası alanda daha fazla tanınması ve bağımsızlığının pekiştirilmesi yönünde bir vizyon sunuyor.
Laik-kemalist, İslam düşmanı zihniyetin adayı Tufan Erhürman, Yahudi maşalığı üzerine eyalet teklifinde
Tufan Erhürman'ın liderliğindeki Cumhuriyetçi Türk Partisi (CTP), laik-kemalist, İslam düşmanı zihniyetiyle başörtüsüne karşı cephe aldığı tavırla biliniyordu. Erhürman'ın politikaları, Rum tarafıyla yakınlaşmayı ve Ada'daki federal çözüm senaryosunu destekleyen bir perspektif içeriyor. Bu da terörist İsrail ve Yunanistan'ın kıskacındaki girdaba gönüllü dahil olmayla, KKTC'nin bağımsızlığına ve halkın çıkarlarına zarar verecek bir yaklaşım olduğu görülüyor. Laik-kemalist zihniyetin siyonizm bağı ve paralel zihniyeti bu şekilde bir daha açığa çıkmış oluyor.
Dananın kuyruğu Kıbrıs'ta kopacak
Seçim, sadece Ada’nın değil, tüm bölgenin siyasi dengesi açısından da kritik önem taşıyor. GKRY, Yunanistan ve İsrail’in sıkı kuşatması altında, Türkiye’nin Libya ve Mısır’daki hamlelerine karşı KKTC’deki akıbbet büyük değer arz ediyor. Tatar’ın zaferi, Türkiye adına ipleri tekrar ele almanın ve KKTC’nin bağımsız kimliğini korumanın alameti olarak görülürken; Erhürman’ın kazanması, Kemalist laik zihniyetin ve bölgeyi Rum-Yunan-İsrail eksenine itme riskinin devamı anlamına geliyor.




