Tiflis’te Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nı ele geçirmeye çalışan muhalif gruplarla güvenlik güçleri arasında çıkan çatışmalarda 21 polis ve 6 gösterici yaralandı. Gürcistan Başbakanı İrakli Kobakhidze, “Yasadışı yollara başvuran herkes devletten sert karşılık alacak” dedi.
Geçtiğimiz yılın sonunda da benzer şekilde dış destekli sokak kalkışmalarıyla sarsılan Gürcistan’da yaşanan son olaylar, aynı senaryonun devamı niteliğinde. Bu kez hedef, ülke yönetimini istikrarsızlaştırarak Rusya ile ilişkileri koparmak. Gösterilerin arkasında Avrupa Birliği’nin ve Batılı kuruluşların bulunduğu açıkça görülüyor.
Bu tür “demokrasi” kılıflı eylemler, tıpkı geçen yıl olduğu gibi, Moskova’nın etkisini kırmak ve bölgeyi Batı nüfuzuna açmak amacıyla sahneye konuluyor. Gürcistan’da yaşananlar, son haftalarda Nepal ve Fas’ta tırmanan benzer hareketlerle birlikte okunduğunda, küresel ölçekte yürütülen yeni bir “istikrarsızlaştırma” dalgasının parçaları olarak değerlendirilebilir.
Tiflis’teki girişimin başarısızlığa uğraması ise Gürcü hükümetinin kararlı duruşunun bir sonucu. Ancak Batı destekli bu sokak kalkışmalarının önümüzdeki dönemde farklı biçimlerde tekrar etmesi de muhtemel.
