Krizin fitilini ateşleyen atama gerilimi
Gerilimin kamuoyu önünde patlamasına neden olan olay, Genelkurmay Başkanı Zamir'in orduda 7 tümen komutanı dahil olmak üzere kritik pozisyonlara yeni atamalar yapma kararı alması oldu. Savunma Bakanı Katz, bu karara sert tepki göstererek Zamir'i, kendisiyle istişare etmeden ve "hükümet karşıtı danışmanların" etkisiyle hareket ederek atama prosedürlerini delmekle suçladı.
Katz, albay ve üstü rütbeler için nihai onay makamının kendisi olduğunu iddia etse de, İsrail yasaları bu konuda net bir zorunluluk getirmiyor. 1992 tarihli bir "Genelkurmay Kararnamesi", Genelkurmay Başkanı’nı "atama makamı", Savunma Bakanı’nı ise "onay makamı” olarak tanımlayarak mevcut anlaşmazlığa zemin hazırlıyor.
Bakan Katz'ın kamuoyu önündeki suçlamalarına ordunun yanıtı gecikmedi ve tartışmalı atamalar doğrudan kamuoyuna duyurularak meydan okuma olarak yorumlandı.
Perde arkasındaki asıl sebep: Gazze'nin işgali lanı
Ancak atama geriliminin, çok daha stratejik bir anlaşmazlığın görünen yüzü olduğu belirtiliyor: Gazze’nin geleceği! Genelkurmay Başkanı Zamir'in, hükümetin Gazze Şeridi'nin tamamının işgal edilmesini öngören planına şiddetle karşı çıktığı biliniyor. Bu derin görüş ayrılığı, 7 Ağustos'taki Güvenlik Kabinesi toplantısında su yüzüne çıkmıştı.
Bu muhalefete rağmen, Netanyahu liderliğindeki Güvenlik Kabinesi, 8 Ağustos'ta Gazze kentinin işgaline yeşil ışık yaktı. Netanyahu, uluslararası basına verdiği demeçlerde hedefinin "tüm Gazze Şeridi'ni işgal etmek" olduğunu açıkça ifade etmişti.
"Görevden al" çağrıları ve "beceriksizlik" eleştirisi
Hükümet ile ordu arasındaki kriz, siyaset sahnesini de hareketlendirdi.
Siyonist Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben-Gvir, Zamir'in etrafının "teslimiyet yanlısı" danışmanlarla çevrili olduğunu iddia ederek Başbakan Netanyahu'ya seslendi: "Eğer Zamir, aşırı solcu çevresini derhal değiştirmezse, onu görevden alıp yerine zafer için çabalayan birini getirin!"
Ana muhalefet lideri Yair Lapid ise hükümetin tutumunu eleştirerek, "Bu çılgın hükümet, ordu subaylarının atanması gibi basit bir olayı bile sızıntılar, kavgalar ve iftiralar olmadan yönetemiyor. Bir ülke de bir ordu da böyle yönetilmez," ifadelerini kullandı.
Genelkurmay Başkanı'ndan "komplo" iddiası
Krizin merkezindeki isim olan Genelkurmay Başkanı Zamir'in ise yaşananları kişisel bir operasyon olarak gördüğü iddia ediliyor. İsrail basınına sızan bilgilere göre Zamir, yakın çevresine şu çarpıcı ifadeleri kullandı: "Netanyahu ailesi, Gazze Şeridi'ne yönelik operasyona karşı sergilediğim tutum nedeniyle beni hedef alıyor ve görevden almak istiyor." Bu iddia, krizin sadece siyasi bir çekişme olmadığını, aynı zamanda kişisel bir boyut kazandığını da ortaya çıkartıyor.
