Hindistan’ın Haryana ve Uttar Pradesh eyaleti, inşaat ve tarım gibi sektörlerdeki işgücü açığını kapatmak için Hindistan ve Sri Lanka gibi ülkelere yönelen İsrail’deki işler için ilan açtı. İşçiler mülakat ve testlerden geçiriliyor. Hindistan’dan ilk etapta 10,000 işçinin işe alınması planlanıyor.

Haryana’daki mülakata katılan 27 yaşındaki lise mezunu Gaurav Seni Nikkei Asia’ya verdiği demeçte, “Buraya ulaşmam trenle yedi saatimi aldı. İki gündür buraya geliyorum ve bugün eleme sınavı için yer bulmayı umuyorum,” dedi. 500,000 rupi (6,000 $) borcu olduğunu söyleyen genç, “Bu işi alırsam, ailemi birkaç ay içinde borçtan kurtarabilirim. Vaat edilen aylık 137.000 rupi” diye ekledi.

Program hem riskler hem de etik açıdan tartışmalar barındırıyor. Eleştirmenler Hindistan’ın İsrail ile yaptığı anlaşmayı, işçileri çatışma bölgesine göndererek potansiyel olarak tehlikeye attığı ve İsrail’in Filistinli işçilerin işlerini ellerinden almasına dolaylı olarak yardımcı olduğu gerekçesiyle eleştirdi.

İsrail’in inşaat sektöründe yaklaşık 90,000 Filistinlinin istihdam edildiği bildiriliyor. Ancak Filistin ile başlayan çatışma nedeniyle İsrail bu işçilerden binlercesinin çalışma izinlerini iptal etti. Bu arada, kuşatma altındaki Filistin bölgesindeki yetkililere göre İsrail’in yürüttüğü operasyonlarda 25.000’den fazla kişi öldürüldü.

Hükümete anlaşmayı feshetme çağrısı

Bir endüstri örgütü olan Hindistan Sendikalar Merkezi (CITU) işe alımları kınadı ve Başbakan Narendra Modi’nin Bharatiya Janata Partisi (BJP) hükümetini İsrail ile yapılan anlaşmayı feshetmeye çağırdı.

CITU Genel Sekreteri Tapan Sen yaptığı açıklamada, “CITU, Hintli işçilere BJP liderliğindeki hükümetin … ve devletlerin, kendisi de çatışmaların yaşandığı bir bölge olan ve [hükümetinin] Filistin’e soykırım saldırıları düzenlerken İsrail’de çalışan binlerce Filistinliyi işsiz bıraktığı İsrail’de işe girmeleri için yaptığı tahriklere kanmamaları çağrısında bulunuyor” dedi.

Hükümet ‘işçilerimiz güvende’ dedi

Son yıllarda İsrail ile daha yakın ilişkiler kuran Hindistan hükümeti ise işe alımları savundu.

“Dünyanın çeşitli ülkeleriyle mobilite ortaklıklarımız var. Şimdi İsrail ile de bir anlaşmamız var. Bu anlaşma çatışma patlak vermeden çok önce başlamıştı,” diyen Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Randhir Jaiswal geçtiğimiz perşembe günü gazetecilere yaptığı açıklamada bu anlaşmayı savundu. Endişelenmek için bir neden olmadığını vurgulayan Jaiswal, “İsrail’deki çalışma yasalarının sağlam ve katı olduğunu ve işçi hakları ile göçmen haklarının korunmasını sağladığını söylememe izin verin” dedi.

Savaştan önce, bu tür korumalar hak grupları tarafından sorgulanmış ve yaklaşık 9 milyon nüfuslu küçük ülkenin bir diğer önemli işgücü kaynağı olan Taylandlı işçilere kötü muamele edildiği iddiaları gündeme getirilmişti.

Ancak Jaiswal şunu vurguladı: “Yurtdışında bulunan insanlarımıza emniyet ve güvenlik sağlama sorumluluğumuzun bilincindeyiz. İsrail’de çatışma patlak verdiğinde, geri dönmek isteyen tüm bu insanlar için Ajay Operasyonunu başlattık,” diyerek geri dönüş uçuşlarına atıfta bulundu. “Bununla birlikte, insanlarımızın güvenli bir şekilde göç etmeleri konusundaki kararlılığımızı sürdürüyoruz” dedi.

İsrail Güvenlik Bakanı siyonist Ben Gvir’e saldırı İsrail Güvenlik Bakanı siyonist Ben Gvir’e saldırı

Nikkei’ye konuşan genç işçi Seni, “Riskler her yerde ve bunları göze almamız gerekiyor. Evde oturup ailemi aç bırakamam. Hükümet bizi neden güvenli olmayan bir yere göndersin ki?” dedi.

İşlere duyulan heyecan, Hindistan’ın 1,4 milyarı aşan dünyanın en büyük nüfusu için yeterli işsizlik sorununa da işaret ediyor. Hindistan Ekonomisini İzleme Merkezi’ne göre genel işsizlik oranı aralık ayında %8.65 olarak gerçekleşti. Bu oran 20-24 yaş grubu için %44’e kadar çıkıyor.