ABD ordusunun Karayipler’de başlattığı askeri yığınak dikkat çekiyor. Porto Riko’ya on adet F-35 savaş uçağı gönderilirken bölgede sekiz savaş gemisi ve yaklaşık 4.500 asker konuşlandırıldı. Trump yönetimi bu adımları güya “uyuşturucu kaçakçılığına karşı operasyon” olarak tanımlasa da, asıl amaç Venezuela Devlet Başkanı Nicolás Maduro’ya baskı kurmak ve ülkenin kaynakları üzerinde denetim sağlamak.
Washington yönetimi, Karayipler’de vurulan teknelerin “narkotik taşıdığını” iddia etti. Ancak bu iddialara dair bağımsız bir kanıt sunulmuş değil. Maduro ise söz konusu saldırıları “iğrenç bir suç” olarak nitelendirdi ve Venezuela’yı savaşa çekme girişimi olarak değerlendirdi.
Eski ve mevcut askeri yetkililer, Venezuela açıklarındaki yoğun Amerikan varlığının yalnızca uyuşturucu kaçakçılığıyla mücadeleyle açıklanamayacağını belirtiyor. Pentagon’un Ortadoğu ve Afrika’da terörle mücadele gerekçesiyle uyguladığı askeri yöntemlerin benzerinin şimdi Latin Amerika’da devreye sokulduğu kaydediliyor.
Bölgedeki uzmanlar, bu askeri hareketliliğin geçmişte Panama’da Manuel Noriega’ya karşı yapılan müdahaleyi hatırlattığını, aynı yöntemle Venezuela’nın hedef alındığını belirtiyor. Maduro yönetimi ise ABD’nin asıl amacının ülkenin petrol ve doğal kaynakları olduğunu, “uyuşturucu” söyleminin yalnızca klasik bir bahane olarak öne sürüldüğünü vurguluyor.
