Terörist İsrail, Gazze'deki soykırımda yaşadığı askerî ve siyasî sıkışmışlığı, bölgedeki yegâne ciddi güç olan Türkiye'ye yönelerek aşmaya çalışıyor. İsrail Diaspora İşleri Bakanı Amihay Şikli'nin açıklamaları ve hükûmete yakın Israel Hayom gazetesinin raporları, Siyonistlerin panik hâlini ve yeni hezeyanlarını ortaya çıkardı.
Şikli, İran, Hizbullah veya Hamas'ı değil, doğrudan Türkiye'yi "en yeni ve en ciddi tehdit" olarak nitelendirdi.
İsrailli Bakan Şikli, Kan Reshet Bet'e yaptığı açıklamada, Tel Aviv’in Ankara’nın faaliyetlerinden duyduğu rahatsızlığı "hezeyan" seviyesine taşıdı. Şikli, Türkiye’nin "El-Colani’nin Suriye’sini inşa ettiğini", bir "cihat ordusunu" silahlandırdığını ve "oklarını Kudüs’e doğrulttuğunu" iddia ederek siyonist rejimin asıl korkusunu da itiraf etmiş oldu.
Kudüs'ün işgal altında olduğunu unutturmaya çalışan bakanın bu sözleri, İsrail'in bölgedeki herhangi bir İslâmî uyanıştan ve güç potansiyelinden duyduğu derin korkuyu yansıttı.
Haçlı-siyonist ittifakı: "Türkiye tecrit edilsin"
Siyonist bakan, Ankara’ya karşı "Haçlı-Siyonist" ittifakının acilen güçlendirilmesi çağrısında bulundu. Yunanistan, Güney Kıbrıs Rum Yönetimi ve İtalya'nın da dâhil olduğu "Doğu Akdeniz bloku" ile Türkiye'nin çevrelenmesi gerektiğini savundu.
Bu çağrıyla yetinmeyen Şikli, Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Dışişleri Bakanı Fidan’ı "agresif dış politika" ile suçlayarak Washington’a NATO üyeliği üzerinden şantaj yaptı. Ankara’ya "NATO ortağı muamelesi yapılmasının yeniden değerlendirilmesi" gerektiğini öne sürerek, Türkiye'nin Batı sisteminden tecrit edilmesi için lobi faaliyetlerini ifşa etti.
ABD-İsrail ortaklığı: Gazze'ye "Türk askeri vetosu"
Israel Hayom gazetesi ise ABD'nin arabuluculuk girişimlerinin başarısız olduğunu yazarken, bu başarısızlığın sebebini de itiraf etti: Ankara’nın, İsrail’in Gazze’de Türk askerlerinin varlığını veto etmesini reddetmesi.
Bu bilgi, Washington'un bugüne kadar Türk askerinin Gazze'deki olası varlığına karşı çıkmadığı yönündeki algının tam tersini ispatladı. Gazete, bu istihbarat ve "veto" kararının, ABD'nin de İsrail'in yanında durmasına yol açtığını savundu. Bu durum, ABD'nin rolünü ve Siyonist oluşumla olan göbek bağını bir kez daha tescilledi. Habere göre Ankara'nın bu vetoya tepkisi, üst düzey İsrailli yetkililer hakkında tutuklama kararı çıkarmak oldu.
Raporun en can alıcı kısmı, İsrail'in "terör" yaftası altında direnişin lojistik ve ekonomik altyapısından duyduğu rahatsızlığı ortaya koydu. Israel Hayom, Tel Aviv’in elinde, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın himayesinde olduğu iddia edilen Hamasüyelerinin "terör operasyonları" yürüttüğüne dair istihbarat olduğunu iddia etti.
Bu "terör operasyonları"nın, Lübnan, Suriye, Latin Amerika ve Avrupa’daki "İsrail hedefleri"ne yönelik olduğu öne sürüldü.
Gazete, asıl meselenin Türkiye'nin Hamas üzerindeki nüfuzü ve esir takasındaki rolü olduğunu belirterek, Siyonistlerin asıl hedefini şu sözlerle deşifre etti: “Terör örgütünün (Hamas) ekonomik altyapısı Türkiye’de bulunuyor ve inşaat, emlak, döviz, araç ticareti gibi alanlarda onlarca şirketten oluşuyor. Bu şirketler yıllık yüz milyonlarca dolar gelir elde ediyor ve kârları sıklıkla terör faaliyetlerini finanse ediyor.”
Haberde, İsrail’in bu paranın sadece küçük bir kısmını izleyebildiği belirtilerek, esasen siyonist rejimin, Haman'ın Türkiye'deki ekonomik varlığından ve bu kaynakların Filistin davasına aktarılmasından ne denli rahatsız olduğu ortaya konuldu. İsrail, "terör" propagandasıyla, Türkiye'nin Hamas'a verdiği desteği kesmesi için uluslararası baskı oluşturmayı hedefliyor.





