Siyasîler ve sermayenin tetikçiliğini yapan gazeteciler de doğrudan 28 Şubat darbesinin içerisinde yer alıyordu; fakat darbenin sadece askerî ayağıyla hesaplaşılırken bu tetikçiler görmezden gelindi.

Darbenin asıl yönlendirici aktörleri olan sermaye gruplarının esamisi bile okunmazken, siyaset ve medya ayakları da görmezden gelindi. Bu hesaplaşma gerçekleştirilemediği için de Türkiye, 2000’li yıllar boyunca birçok operasyona maruz kaldı, birçok badire atlattı.

Oysaki, Türkiye’de memleketin menfaati aleyhine örgütlenen, devletin ve cemiyetin sırtından elde ettiği gelirleri dışarı kaçıran, ekonomik operasyonlar çeken, piyasada spekülasyonlar yapıp iktisadî dengeyi bozan ve servetlerine servet katan, LGBT gibi bu milletin ruh köküne mugayir sapkınlıkları destekleyen, bunun gibi milli değerlere zarar verebilecek birçok projelere imza atan sermaye grupları hiç şüphesiz 28 Şubat sürecinin de organizatörleriydi. Siyasîler ve sermayenin tetikçiliğini yapan gazeteciler de doğrudan bu plânlı darbenin içerisinde yer alıyordu; fakat nedendir, darbenin sadece askerî ayağıyla hesaplaşılırken diğerleri görmezden gelindi.

28 Şubat ile hesaplaşmak bu memleketin öz değerlerine düşman sermaye ile hesaplaşmaktır ve bu hesaplaşma gerçekleşmeden Türkiye’nin önü açılmayacaktır.