Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Külliyesinde geleneksel balkon konuşmasına vatandaşlara hitap etti.

320 bin kişi Külliye'de Erdoğan'ı karşıladı. Yollar ve havalimanları da tıklım tıklım; fakat alana ulaşılamıyor.

Erdoğan'ın konuşmasından öne çıkanlar:

Şu andaki resmi rakama göre 320 bin kişi burada. Yolları söylemiyorum, havalimanından buraya kadar yollar tıklım tıklımdı.

Sizler Cumhur İttifakı'nı mahcup etmediniz, yalnız koymadınız. Bu yolda beraber yürüdük. Sizler yine bu görevi bize verdiniz. Türkiye Yüyılı'nı beraber inşa ve ihyaya devam ediyoruz.

Milletimizin her iradesi gibi bu sonucun da başımızın üstünde yeri vardır. Kazanan sadece biz değiliz. Kazanan Türkiye'dir, kazanan demokrasimizdir.

Milletimizin her iradesi gibi bu sonucun da başımızın üstünde yeri vardır. Kazanan sadece biz değiliz. Kazanan Türkiye'dir, kazanan demokrasimizdir.

Bugün kimse kaybetmemiştir, 85 milyonun tamamı kazanmıştır. Artık milli hedeflerimiz, milli hayallerimiz etrafında birleşme, bütünleşme vaktidir.

Milletimizin bize verdiği sorumluluğun gereği olarak, kimseye kırgın, küskün, kızgın, öfkeli değiliz. Artık, seçim dönemine dair tüm tartışmaları ve çekişmeleri bir kenara bırakarak, bütünleşme vaktidir

Seçimler bittiğine göre artık tüm vaktimizi ve enerjimizi çalışmaya, eser üretmeye, hizmet vermeye tamamıyla tahsis edeceğiz.

- Asrın felaketi 6 Şubat depremlerinin yaralarını sarmak, yıkılan şehirlerimizi yeniden ayağa kaldırmak, önceliklerimizin en başında yer almayı sürdürecektir.

- Enflasyonun yol açtığı fiyat artışlarından kaynaklanan sıkıntıları gidermek, refah kayıplarını telafi etmek, önümüzdeki günlerin en acil konu başlığıdır.

Rahmetli Menderes'in 'Yeter söz milletindir' diyerek yeni bir dönemin kapılarını açtığı 1950'den beri yaşadığımız tüm badirelerin gerisinde hep Türkiye'nin bu gücünün zayıflatılması vardır. Darbeler bunun için yapılmıştır, muhtıralar bunun için verilmiş, koalisyonlar bunun için kurulmuş, bunun için yıkılmıştır.

Sahip olduğumuz muazzam ekonomik potansiyelin hayata geçmesi hep bunun için engellenmiştir. Ülkemizin doğusundaki, güneyindeki, kuzeyindeki, batısındaki güç ve etki alanlarının üzeri hep bunun için örtülmüştür. Üzerimize giydirilen ve bize dar gelen deli gömlekleri içinde bunu yıllarca boğanların korkusu bugün müjdesini verdiğimiz Türkiye Yüzyılı'nın bir gün geleceğidir. Bugün işte o gündür.

Bugün rahmetli Menderes'in uğruna canını verdiği demokrasi ve kalkınma hamlelerimizin en üst seviyeye ulaşma günüdür. Rahmetli Özal'ın son nefesine kadar peşinde koştuğu büyük Türkiye hayalinin başlama günüdür. Rahmetli Erbakan'dan, rahmetli Türkeş'e mücadelelerin gayesine ulaşma günüdür.

21 yıldır ülkemize kazandırdığımız eserlerin, milletimize yaptığımız hizmetlerin üzerine Türkiye Yüzyılı'nın müjdesini verme günüdür. Bunu sizlerle yaptık.

Bugün hem kendi vatandaşlarımızın hem de kendi geleceklerini bizimle birlikte gören dost ve kardeşlerimizin zafer ve şükür dualarının arşa ulaştığı gündür. İşte sandıklar kapandı telefon zincirleri akmaya başladı. Körfez'den İngiltere'ye ve Rusya'ya kadar, hepsi tebriklerini bildirdiler, yarın da yine bu tebriklerin devam edeceğini görüyoruz.

"KARŞIMIZDA KURULAN İTTİFAKLARI GÖRDÜNÜZ"

Son 10 yıldır önüne kurulan tüm tuzaklar, üzerinde oynanan oyunlar sırtına saplanan hançerler, ayağına takılan tüm çelmeler işte bugünü engellemek içindir.

Alman, Fransız, İngiliz dergileri Erdoğan'ı yıkmak için kapaklar atmadılar mı? Bu kapakları yazmadılar mı? İşte onlar da kaybettiler.

Aylardır karşımızda kurulan ittifakları gördünüz. Kimlerin kimlerle beraber olduğunu gördünüz. Terör örgütlerinden sapkın akımlara karşımıza dikildiklerini gördünüz. Buna rağmen ne oldu? Hamdolsun başaramadılar. İnşallah bunda sonra da başaramayacaklar. Bu millet mayasının ne kadar sağlam, basiretinin, ferasetinin ne kadar güçlü olduğunu yaşadığı her badirede tekrar tekrar ispatlamıştır.

Bundan dolayıdır ki, Türk milletinin asla zafiyetini yakalama, bulma gibi gayretin içerisine girenler yine kaybedeceklerdir. Sadece şu son seçimler boyunca şahit olduklarımız bile milletimizin şu onurlu duruşunu göstermiştir. Milletimizle aramızdaki muhabbet köprüsü böylesine güçlü olduğu müddetçe üstesinden gelemeyeceğimiz mücadele, çözemeyeceğimiz sorun yoktur.

Şimdi Rabbime beni böyle bir milletin evladı olarak dünyaya getirdiği için hamd ediyorum.

"REFAH KAYBINI GİDERMEK ÖNEMLİ KONU BAŞLIĞIMIZ"

Aziz milletim, değerli kardeşlerim seçimler bittiğine göre artık tüm vaktimizi ve enerjimizi çalışmaya, eser üretmeye, hizmet vermeye tamamiyle tahsis edeceğiz. Asrın felaketi 6 Şubat depremlerinin yaralarını sarmak, yıkılan şehirlerimizi yeniden ayağa kaldırmak, insanlarımızı hayata bağlamak önceliklerimizin en başında yer almayı sürdürecektir.

Sadece kalbimiz değil elimizde hep deprem bölgesinin üzerinde olmaya devam edecektir. Enflasyonun yol açtığı fiyat artışları sıkıntılarını gidermek, refah kaybını gidermek önümüzdeki günlerin en acil konu başlığıdır. Bunları başbakanlığım döneminde faizi 4.6'ya, enflasyonu 6.2'ye indirerek ispatlayan biz değil miydik?

Biz bu işi yaşadık, yaptık ama bunları böyle bir derdi var mı? Bunlarla laf ola beri gele. Yaparsak yine biz yaparız. Evet şu anda faiz 8,5'a indirildi ve enflasyonda inecek. Onlar bizimle yarışamaz. Onlar IMF'nin kapısında nöbet tutarlar. Bizler Davos'tan kopuşumuzu nasıl başlatmıştık biliyor musunuz?

Ve Davos'ta şu anda Babacan yanımdaydı o zaman. Ve Davos'ta IMF başkanı ile görüşüyoruz. O zaman bizim 23,5 milyar dolar IMF'ye borcumuz var. Başkana dedim ki, 'Sen taksitlerini alıyor musun, dolayısıyla Türkiye'nin siyasi kaderine sen müdahale edemezsin. Türkiye'nin başbakanı benim, sen sadece taksitlerini alacaksın'. 2013'te son taksidi ödedik, ondan sonra IMF ile ilişkimiz bitti.

Bu CHP ne diyordu hala IMF'den borç almanız lazım. O sizin işinizdir bizim değil. O gün bugün 10 sene geçti. Biz IMF'den borç almadık. O zaman da Merkez Bankası 27,5 milyar dolar döviz rezerviydi. Bunlar İngiltere'ye gidip 3 milyar dolar getirecekmiş. Onlar sana delikli kuruş vermez, tefeci kime para vereceğini çok iyi bilir. Tefeciden para isteyenin akıbeti sandıklarda ortaya çıktı.

YENİ EKONOMİ TASARIMI

Biz şimdi yolumuza emin adımlarla yürüyoruz. Güven ve istikrar, bu iki kavram çok önemli. Siyasette arkadaşlarımla hep bunu konuştum. GÜçlü bir ekonomi yönetimini bu iki kavramın üzerine kuracağız. Bir finans yönetimi, yatırım ve istihdam odaklı bir üretim ekonomisi tasarlıyoruz.

Sanayi, enerji her alanda giderek artan üretim gücümüzün sağladığı imkanlar herkesi şaşırtacak yeni bir ekonomik atılımın lokomotifi haline getireceğiz.

1 ay süreyle ücretsiz olarak doğalgazı vatandaşlarımıza verdik mi? 1 yıl boyunca da 25 metre küp doğalgazı biz Cumhurbaşkanlığının hediyesi olarak vatandaşlarımıza verme kararını açıkladık mı?

Şimdi Gabar'da petrol çıktı. Yatarak çıkmadı. Çalışarak çıktı. Daha önce orada Bay Bay Kemal'in dirsek temasında olduğu teröristlerin oralarda beton dökmeleri sebebiyle petrol çıkartamıylorduk. Ama şimdi çıkardık. Bununla birlikte küresel gelişmelerin bozduğu dengeler yleniden kuruluyor.

Güneyimizdeki güvenlik tehditleri, terörle mücadeleyi artıracağız. Siyasi ve diplomatik kanalları daha etkin işleteceğiz. Kısaca çok yönlü çalışmalarla sınırlarımızdan bunları da uzak tutmaya devam edeceğiz. Bay Bay Kemal'in ortakları ne diyordu? Biz güneyimizdeki terör örgütleriyle beraber olacağız. Bununla kalmadılar, oralardaki petrol kaynaklarını bu teröristlerle paylaşmanın adımlarını attılar.

İşte Kamışlı bunlardan bir tanesidir. Koalisyon güçleriyle ortak yönettiler.

"1 MİLYON SIĞINMACININ GERİ DÖNÜŞÜNÜ TEMİN EDECEĞİZ"

Vatandaşlarımızın talebi olan sığınmacıların gönüllü geri dönüşlerini bu politikanın parçası olarak değerlendiriyoruz.

Vatandaşlarımızın bu konudaki beklentilerini karşılamak görevimiz. Suriye topraklarındaki güvenli bölgelere 600 bine yakın kişinin gönüllü olarak geri dönmesini sağladık. Katar'la işbirliği yaptık. Yeni iskan projesiyle birkaç yıl içinde 1 milyon kişinin dönüşünü temin edeceğiz.

Eğitim, sağlık, ulaşım, enerji, sanayi, tarım, turizm, spora kadar ülkemize asırlık kazanımlar sağladığımız alanlarda çıtayı daha yukarıya taşıyacak yatırımlarla yolumuza devam edeceğiz. Ülkenin şartlarına ve gençlerimizin beklentilerine karşılık gelecek uygulamaları genişleterek sürdüreceğiz.

Sağlıkta dünyanın örnek aldığı altyapımızı ve sigorta sistemimizi daha ileriye taşıyacağız. Şehir hastanelerimizi artıracağız. Kalkınmanın temel altyapısı olan ulaştırma ve enerjide yatırımları küresle düzeye taşıyarak Türkiye'nin konumunu daha da güçlendireceğiz. Sayın Putin'in Türkiye'nin yani Trakya'nın bölge olması konusunu tebrik mesajında tekrar etti. Onlarla bu adımı atacağız. Trakya bir merkez olacak."