Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) AK Parti Grup Toplantısına katılarak bir konuşma yaptı.

İlk kabine toplantısı sonrasında başlayan Asgari Ücret Tespit Komisyonu görüşmelerinin, dün uzlaşmayla neticelendiğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “2023 yılının ikinci yarısında brüt asgari ücret tutarını 13 bin 414 liraya, net asgari ücret tutarını ise 11 bin 402 liraya yükselttik. Bu artışla yüzde 34 gibi enflasyonun üzerinde, refah payını da içeren bir oranla ara zammı gerçekleştirdik. Geçtiğimiz yılın ikinci yarısına göre ise asgari ücreti yüzde 107 oranında artırmış olduk. Son rakamla birlikte asgari ücret, 2002 yılına göre ise reel olarak yaklaşık yüzde 312 artış göstermiştir.” açıklamasında bulundu.

Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:

Kavala'nın yeniden yargılanma talebi reddedildi Kavala'nın yeniden yargılanma talebi reddedildi

“Türkiye’nin artan refahından, büyüyen ve kalkınan ekonomisinden 85 milyonun tamamımın hak ettiği payı almasını temin edeceğiz. Ekonomi yönetimimize bu noktada çok ağır sorumluluklar yükledik. Cumhurbaşkanı Yardımcılığı, Hazine ve Maliye Bakanlığı ile Merkez Bankamız arasında koordinasyonu tesis ettik; güçlü, uyumlu, yetkin bir ekip kurduk.

Geçen hafta Cumhurbaşkanı Yardımcımız Cevdet Bey’in riyasetinde, tüm üyelerin katılımıyla, Ekonomi Koordinasyon Kurulu ilk toplantısını yaptı.”

Türk ekonomisini yatırım, istihdam, üretim, ihracat ve cari fazla yoluyla büyütmekte kararlı olduklarını vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Vatandaşımızın aşını, işini, ekmeğini koruması ve büyütmesi bu dönemde de önceliklerimizin başındadır. Uzun mücadeleler sonucunda elde ettiğimiz kazanımlarımızdan geriye gidişe asla izin vermeyeceğiz. Depremlerin yaralarını sararken enflasyonla mücadele konusunda kararlı adımlar atacağız.” diye ekledi.

“Ülkemizi, mevcut anayasadan kurtaracağız”

Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti

“Ülkemizi, ruhunu darbecilerin üflediği mevcut anayasasından kurtarmayı da ekonomideki mücadelemizin ayrılmaz bir parçası olarak görüyoruz

Türkiye Yüzyılı’nın, darbe ürünü bir anayasa üzerinde yükselmesi mümkün değildir. Farklı siyasi gelenekten gelen 15 siyasi partinin yer aldığı 28. dönem Türkiye Büyük Millet Meclisi bunu yapabilecek temsil kabiliyetine haizdir.

Bu yönüyle yeni Meclisimiz Türkiye Yüzyılı’nın kurucusu, mimarı ve mihmandarı olacaktır.”