Tarihçi Said Alpsoy, YouTube yayınında CHP’nin tek parti döneminde Filistin'e Yahudi göçünde sağlanan lojistik destekle alakalı çarpıcı gerçekler dile getirdi. Alpsoy’a göre, 1938–1939 yıllarında iddia edildiği üzere Türkiye’ye sunulan kredi ve ekonomik destek teklifleri, “tarımı ihya” ya da “ülkeyi kalkındırma” amacı taşımıyordu. Bu tekliflerin arka planında, Avrupa’daki Yahudi nüfusun Filistin’e yönlendirilmesini kolaylaştıracak bir transit geçiş hattı kurulması bulunuyordu.

Alpsoy, bu sürecin resmî tarih yazımında bilinçli biçimde örtüldüğünü, tarihçi Rıfat Bali’nin Yahudi olması sebebiyle konuyu yalnızca ekonomik yardım çerçevesinde ele aldığını söyledi. Bali’nin, dönemin Siyonist girişimlerini “Türkiye’yi kalkındırmaya dönük masum bir destek” gibi sunduğunu ifade eden Alpsoy, bu yaklaşımın Filistin meselesini bağlamından kopardığını söyledi.

CHP'den Filistin'e Yahudi göçüne lojistik destek

Said Alpsoy’un aktardığına göre, Mustafa Ergün’ün tespitleri bu noktada belirleyici bir çerçeve sunuyor. Ergün, teklif edilen kredilerin karşılığında Türkiye’den, Avrupa Yahudilerinin Ortadoğu’ya ve özellikle Filistin’e geçişinde lojistik ve siyasi kolaylaştırıcı rol üstlenmesinin istendiğini belirtiyor. Balkanlar–Türkiye–Ortadoğu hattı birlikte düşünüldüğünde, bu planın coğrafi ve stratejik olarak bilinçli şekilde kurgulandığı gözüküyor.

Alpsoy, 1939 sonrası Avrupa’dan Filistin’e yönelen göç hareketleri, Struma olayı hariç Türkiye’nin fiilen bir geçiş güzergâhı olarak kullanıldığını gösterdiğini kaydetti. Bu durum, CHP'nin Filistin'e Yahudi işgali sürecinde aktif bir rol üstlendiğini açığa çıkardı.

Kemalist rejimin Siyonizme hizmetkarlığı

CHP'nin Siyonizm ile kurduğu ideolojik ve diplomatik yakınlık, Filistinlilerin maruz kaldığı işgal, mezalim ve soykırımda da büyük bir payı olduğunu gösterdi. Filistin'de Yahudi işgalinin bizzat zeminini hazırlamış olan Kemalist zihniyetin Yahudilere ne denli hizmetkar olduğu ve bu topraklardaki Siyonizm ayağı olduklarını tarihi gerçeklerle apaçık ispatlamış oldu. CHP’nin tavrının, Filistin’de yaşanan mezalimin tarihi arka planında göz ardı edilemeyecek bir mesuliyet alanı oluşturduğu herkesçe idrak edilmelidir.

Mesele, yalnızca geçmişe dair bir müzakere değil; bugünkü Filistin meselesini doğru anlayabilmek için, Cumhuriyet’in erken döneminde yapılan faaliyetlerin neye hizmet ettiğine dikkat kesilmektir. Filistin’in makus kaderi can çekişirken, CHP'nin oynadığı rol görmezden gelinemez.

Batı Şeria’da yeni işgal adımı: 19 yerleşim yeri onaylandı
Batı Şeria’da yeni işgal adımı: 19 yerleşim yeri onaylandı
İçeriği Görüntüle