Gazze Şeridi’nin Han Yunus kentinde yer alan Asdaa Cezaevi, artık bir cezaevi değil; evleri yıkılan Filistinlilerin barınma merkezi. İsrail’in ateşkes sonrası bölgeden çekilmesine rağmen, geri dönen halk enkaz yığınlarıyla karşılaşıyor. Su ve elektrikten yoksun zindanlar, onlar için geçici sığınak olmanın ötesinde hayatta kalma mücadelesi anlamına geliyor.

Bu barınak, acıyı ve direnci aynı anda barındırıyor. Birleşmiş Milletler Yakın Doğu’daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı (UNRWA), Gazze’nin saldırılardan sonra 61 milyon ton enkazla kaplandığını raporladı. Belediye yetkilileri, 250 bin ton çöp biriktiğini ve su kıtlığının bölgeyi sağlık felaketine sürüklediğini belirtiyor.

Ancak sorun sadece altyapı değil. İsrail, çoğu savaş sırasında kurulan geçici askeri üslerden çıkan moloz ve çöpü, özel şirketlerin kamyonlarıyla Gazze’ye döküyor. Kamyonlar sınırdan 200–300 metre içeri girip yüklerini boşaltıyor; İsrail tarafındaki kepçeler tekrar yükleme yapıyor. Gazze’deki bazı subaylar ve siviller, bu durumun hem sağlık hem de güvenlik açısından tehlikeli olduğunu ifade ediyor.

Sağlık sektörü ise hâlâ çöküşte. Aid gruplarına göre, 10 Ekim’de başlayan ateşkesle birlikte tıbbi durum hâlâ değişmedi. Sağlık çalışanları, temel malzeme ve ekipman eksikliğiyle boğuşuyor. Dünya Sağlık Örgütü, ateşkes sonrası Gazze’ye giren tıbbi malzemelerin yalnızca küçük bir kısmının ulaştığını bildirdi. Antiseptik yetersiz, hastaneler virüs ve bakteri yuvası. Yoğun bakım gerektiren hastalar yerde yatıyor, çadırlar ve geçici barınaklar yatak yerine geçiyor.

MSB açıkladı: C130 kargo uçağı Gürcistan-Azerbaycan sınırında düştü
MSB açıkladı: C130 kargo uçağı Gürcistan-Azerbaycan sınırında düştü
İçeriği Görüntüle

İlaç krizi de derinleşiyor. Genetik hastalıklar için ilaçlar yok, Keppra şurubu bulunamıyor; çocuklar travma sonrası nöbet geçiriyor. İnsülin gibi soğuk zincir gerektiren ilaçlar saklanamıyor. Engelli sayısı artıyor; tekerlekli sandalye, protez ve koltuk değneği gibi cihazlar yasak. 58 bin kişi engelli, 22 bin kişi hayat değiştiren yaralarla rehabilitasyon bekliyor, 35 bin kişi geçici veya kalıcı işitme kaybı riski altında.

Tıbbi heyetler hâlâ giriş engeliyle karşılaşıyor. İngiliz plastik cerrah Victoria Rose, ateşkes ilan edildiği 10 Ekim’de Gazze’ye girecek bir delegasyonun reddedildiğini, beş kez giriş denemesinin başarısız olduğunu belirtiyor. 17 bin Filistinli sağlık çalışanı katledildi; hâlâ 95’i İsrail’de gözaltında.

Gazze’deki durum, enkaz, çöp, ilaç ve tıbbi cihaz eksikliğiyle birleştiğinde, sadece bir insani kriz değil, sağlık sisteminin çöküşü ve toplumun bütün kesimlerine yayılan bir felaket tablosu ortaya koyuyor.

Times of Israel, Haaretz, AA, Middle East Eye, Yeni Şafak