Gazze Şeridi’nde aylar süren bombardıman, açlık ve kitlesel yıkımın ardından terörist İsrail yeni bir “insani yüz” sergileme stratejisiyle sahneye çıktı. ABD destekli Gazze İnsani Yardım Vakfı (GHF), sivillere yardım götürme iddiasıyla gündeme getirilirken, bu girişimin aslında işgalci İsrail’in uluslararası insani hukuku çarpıtarak soykırımı perdeleme çabası olduğu ortaya çıktı.
İsrail’in 16 Mayıs’ta başlattığı “Gideon’un Arabaları Harekâtı” ile eş zamanlı yürütülen GHF faaliyetleri, açlığa mahkûm edilen Filistinlilere küçük miktarlarda gıda ulaştırma karşılığında kitlesel göçe zemin hazırlıyor. Yardımlar sadece İsrail’in kontrolündeki noktalardan, yüz tanıma sistemleriyle kimlik doğrulaması yapılan kişilere veriliyor. Yardım paketlerini almak isteyen halk ise kafes benzeri alanlarda aşağılayıcı muamelelere maruz bırakılıyor. Kaos çıktığında ise İsrail askerleri kalabalıklara ateş açıyor. Son olayda bir kişi öldü, 48 kişi yaralandı.
İsviçre’de kurulan ancak yönetimi eski Amerikan askerlerine devredilen GHF’nin başındaki Jake Wood dahi bu yapının savaş suçu potansiyelini fark edip görevinden ayrıldı.
Yardım kisvesiyle yapılan operasyonların yalnızca gıda dağıtımını değil, aynı zamanda istihbarat ve askeri müdahaleleri de içerdiği öne sürülüyor. 2024 Haziran’ında özel kuvvetlerce yürütülen bir rehine kurtarma operasyonunda, GHF lojistiği kullanılarak Nuseyrat Mülteci Kampı'na sızıldığı ve 200'den fazla Filistinlinin katledildiği rapor edildi.
GHF sisteminin temelinde yatan model, 20. yüzyılın başlarında yerli halkları kamplarda toplayarak topraklarını gasbeden kolonyalist yöntemlerle benzerlik taşıyor. Bugün GHF, soykırımı “yardımla kamufle eden” bir araç olarak işlev görüyor.
ABD ve İsrail, bu sistemi Hamas’ın yardımları ele geçirmesini engellemek için gerekli bir filtreleme olduğunu öne sürse de, herhangi bir somut delil sunulmuş değil.
İsrail'deki radikal Siyonist isimler ise, GHF üzerinden yürütülen bu zoraki göçü açıkça bir “insani çözüm” olarak pazarlıyor. İsrail Maliye Bakanı Bezalel Smotrich gibi isimler, Gazze halkının Mısır'a sürülmesini ahlaki bir tasfiye olarak görüyor.
Bu süreçte uluslararası yardım kuruluşlarının çoğu, GHF ile iş birliği yapmayı reddederek bu “insani görünümlü etnik temizlik” planına ortak olmadı.
Middle East Eye, Dr. Pietro Stefanini