Güney Kıbrıs Rum Yönetimi, İsrail ile geliştirdiği askeri iş birliği ve ABD-Yunanistan desteğiyle Ada’yı hızla bir silah deposuna çevirmekte. İsrail’den alınan Barak MX hava savunma sistemleri, kurulan yeni radar ağları ve artan tatbikatlar, Rum tarafının niyetini açıkça ortaya koyuyor. Bu süreç, Doğu Akdeniz’de Türkiye’nin güney hattını kuşatma ve stratejik denklemi kendi lehine çevirme planının bir parçası olarak okunuyor.

Kara Kuvvetleri Komutanı, Suriye Savunma Bakanı ile görüştü
Kara Kuvvetleri Komutanı, Suriye Savunma Bakanı ile görüştü
İçeriği Görüntüle

Rum-Yunan ikilisi ile İsrail’in bölgedeki adımları, Ege’de ABD üslerinin çoğalmasıyla birleştiğinde, Türkiye’yi çevrelemeyi hedefleyen kirli bir stratejinin işlediği netleşiyor. İsrail medyasında dahi Türkiye’ye karşı Güney Kıbrıs ve Yunanistan’la birlikte “ortak senaryolar” yazılması, bu iş birliğinin tesadüfî değil, Türkiye karşıtı bir cephe inşasının ürünü olduğunu gösteriyor.

Bu gelişmelere dikkat çeken KKTC Cumhurbaşkanı Ersin Tatar, New York’ta yaptığı açıklamada, Rum tarafının sürekli silahlanmasının adada gerilim ve tedirginliği artırdığını belirtti. Tatar, “Rum tarafı barış istediğini söylüyor ama sürekli silahlanıyor. İsrail ile yapılan anlaşmalar çerçevesinde bu aşırı silahlanma adada tehlikeyi büyütüyor” diyerek meselenin ciddiyetini ortaya koydu.

Tatar ayrıca, Kıbrıs meselesinde artık federal çözüm masallarının geride kaldığını, yeni dönemde yalnızca iki egemen devlet esasına dayalı bir çözümün mümkün olabileceğini vurguladı. Türkiye’nin son yıllarda güçlenen konumu ve uluslararası alanda artan etkisiyle KKTC’nin de daha sağlam bir zemine oturduğunu ifade eden Tatar, “Artık Kıbrıs Türkü sadece taraf değil, aktör haline gelmiştir” sözleriyle kararlılık mesajı verdi.