Suriye uyruklu anne, bir aylık bebeği ve 3 çocuğu ile ortadan kayboldu! Suriye uyruklu anne, bir aylık bebeği ve 3 çocuğu ile ortadan kayboldu!

Middle East Eye tarafından incelenen terörist İsrail’in ateşkes teklifine göre, anlaşma; 45 günlük bir sükûnet süreci karşılığında HAMAS’ın elindeki tüm İsrailli esirlerin serbest bırakılmasını ve Gazze’deki direnişin sonlandırılmasını öngörüyor.

12 maddelik taslakta, ilk hafta içerisinde esirlerin yarısının bırakılması, buna karşılık Gazze’ye sınırlı insani yardım girişine izin verilmesi şart koşuluyor. Ancak teklifin merkezinde HAMAS’ın ve diğer direniş kollarının silahsızlandırılması hedefleniyor. Bu, direnişi etkisiz hâle getirme çabasından başka bir şey değil.

ABD ve İngiltere başta olmak üzere Batı emperyalizminin tam desteğini arkasına alan terörist İsrail, 6 haftadır Gazze’ye gıda, ilaç, yakıt ve yemeklik yağ girişini tamamen engelliyor. Filistin Sivil Toplum Örgütleri Ağı (PNGO), Gazze’deki durumun “ileri derecede kıtlık” aşamasına ulaştığını bildirerek, sivil altyapının kasıtlı olarak hedef alındığını duyurdu.

Bu insani felaketin arifesinde, terörist İsrail’in faşist Maliye Bakanı Bezalel Smotrich “Gazze’ye bir buğday tanesi bile girmeyecek” diyerek gerçek niyeti ortaya koydu. Gazze’de açlık ve susuzluk, işgalcinin savaş stratejisinin bir parçasına dönüştü.

Birleşmiş Milletler uzmanları ve çok sayıda insan hakları kuruluşu, terörist İsrail’i açıkça soykırımla suçluyor. Kasım ayında Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM), Netanyahu ve eski Savunma Bakanı Gallant hakkında savaş suçları ve insanlığa karşı suçlar sebebiyle tutuklama kararı çıkardı. UCM öncesinde BM özel komitesi de açlığın savaş silahı olarak kullanıldığını ve bu durumun Gazze’de “soykırım ihtimali” doğurduğunu raporladı.