Saar, dış misyon temsilcilerine yaptığı açıklamada, İsrail’in sözde azınlık hakları savunuculuğu yaptığını ileri sürerken, Suriye’deki azınlıkların özellikle Dürzi topluluğun korunması gerektiğini öne sürdü. Uzmanlar, İsrail’in gerçek amacının, Dürzi toplumunu Şam yönetimine karşı kışkırtarak ülkede istikrarsızlığı artırmak ve kendi saldırganlığını haklı göstermek olduğunu belirtiyor.

28 Nisan’da sosyal medyada yayılan ve Allah Reseulü'ne hakaret içeren bir ses kaydı sonrası Suriye’de gerilim tırmanırken, terörist İsrail fırsattan istifade ederek bölgede kaos çıkarmaya hız verdi. Dürzi grupların kışkırtılması sonucu başlayan çatışmalarda en az 13 Suriye güvenlik görevlisi öldü. Suriye yönetimi, ülkenin güvenliğini sağlamak için bölgeye ağır silahlarla müdahale etti.

Terörist İsrail'in işgali altındaki Golan Tepeleri'nden provokatif açıklamalar yapan Dürzi liderler de İsrail’in müdahale çağrılarını destekledi. İsrail yönetimi ise saldırgan tavrını bir kez daha göstererek Sahnaya’da düzenlediği hava saldırılarıyla en az 2 kişinin ölümüne sebep oldu.

Gelişmelere karşın Şam yönetimi bölgedeki kontrolü yeniden sağladı ve dış müdahale planlarına karşı ülkenin egemenliğini koruyacaklarını bildirdi.

Sadece kontrol değil, yönlendirme de şart!
Sadece kontrol değil, yönlendirme de şart!
İçeriği Görüntüle