İstanbul’un fethinden bugüne uzanan manevî silsilenin kalbi mesabesinde olan Topkapı Sarayı Mukaddes Emanetler Dairesi, asırlardır 7/24 Kur’ân-ı Kerîm tilavetiyle anılırken, bu mukaddes nöbetin maalesef kesintiye uğradığı dönemlerdeki tarihi hakikat saklandı. Tarihi hakikatler, Cumhuriyet döneminde İslâm düşmanlığında şaşmaz bir çizgi hâline gelen Kemalist rejimin, bu manevî geleneği defalarca zorla susturduğunu ortaya koyuyor.

Yüzyılların manevî nöbeti

Mukaddes Emanetler’in Yavuz Sultan Selim Han tarafından 1517’de İstanbul’a getirilmesiyle birlikte, sarayda hafızlar 7 gün 24 saat Kur’ân okumaya başladı. Osmanlı’dan bugüne uzanan bu gelenek bir merasim olmanın ötesinde devletin varlık sebebini Hakk’a bağlayan bir şuurun tezahürüydü.

Günümüzde 28 hafızın dönüşümlü görev yaptığı dairede her gün tilavet sürüyor, yılda 365 hatim indiriliyor.

Kemalist rejim Kur'an sesini durdurdu

Ancak tarih, bu nöbetin uzun ve karanlık kesintilerinin, Cumhuriyet dönemlerindeki İslam düşmanı Kemalist jakobenlikle yaşandığını gösteriyor.

1918–1950:
İstanbul’un işgali bahanesiyle başlayan süreçte, Mukaddes Emanetler’de Kur’ân tamamen susturuldu. 32 yıl boyunca, İslâmbol'un kalbinde Kur’ân sesi duyulmadı.

1960–1974:
27 Mayıs darbesi sonrası, “irtica” paranoyasıyla tilavet yeniden yasaklandı. 14 yıl boyunca mukaddes daire sessizliğe mahkûm edildi.

1974–1975:
Kısa süreli bir izin, ardından yeniden yasak… Kur’ân’a tahammül Erbakan'ın döneminde ancak 10 ay sürebildi.

ABD'de Brown Üniversitesi'nde saldırı: En az 2 ölü 9 yaralı
ABD'de Brown Üniversitesi'nde saldırı: En az 2 ölü 9 yaralı
İçeriği Görüntüle

1997–2002:
28 Şubat süreciyle birlikte İslâm’a karşı açılan topyekûn savaş, Mukaddes Emanetler’e kadar uzandı. Beş yıl boyunca Kur’ân tamamen susturuldu.

2002’den itibaren Kur’ân tilaveti yeniden 7/24 esasına göre başlatıldı ve bugün kesintisiz şekilde devam ediyor. Mukaddes Emanetler’de Kur’ân’ın susturulması, bu topraklarda İslâm’a tahammül edemeyen bir rejimin, kinini en sembolik yerden kusmasıdır.