Mısır Dışişleri Bakanı Abdulati, Kahire’de BM Filistinli Mültecilere Yardım Ajansı (UNRWA) Genel Komiseri Philippe Lazzarini ile yaptığı ortak basın toplantısında, “Filistin davasının tasfiyesini reddediyoruz, İsrail’i Witkoff’un Gazze’de ateşkes önerisini kabul etmeye çağırıyoruz” dedi.
Abdulati, Gazze’deki açlığın “doğal bir afet değil, İsrail’in insan eliyle uyguladığı bir kuşatma” olduğunu vurguladı. “Refah Kapısı’nın Mısır tarafı 24 saat açık. 6 binden fazla yardım tırı bekliyor, engelleyen İsrail’dir” ifadesini kullandı.
Samimiyet Tartışması
Her ne kadar Kahire yönetimi Filistin davasının yanında durduğunu söylese de, Mısır’ın tutumu bölgede güven vermiyor.
-
Darbeci bir iktidar: General Sisi’nin darbeyle iktidara gelmesi ve binlerce siyasî tutuklunun hâlâ hapiste bulunması, Kahire’nin “özgürlük ve adalet” söylemlerini inandırıcı olmaktan uzaklaştırıyor.
-
Washington’a bağımlılık: Mısır, yıllardır ABD’den aldığı askerî yardımlarla ayakta duruyor. Bu nedenle arabuluculuk rolü, Batı’nın çıkarlarıyla uyumlu bir pozisyon olarak görülüyor.
-
Gazze politikası: Terörist İsrail, Refah Kapısı’nı kapalı tutarken Mısır’ın da bu süreçte pasif davranması, halk arasında “Kahire gerçekten Filistin’in yanında mı?” sorusunu gündeme getiriyor.
Açlık Bir Silah Olarak Kullanılıyor
Son 24 saatte terörist İsrail'in dayattığı kıtlıktan Gazze’de 1’i çocuk 6 kişi katledildi. BM’ye göre Gazze’de yarım milyondan fazla insan kıtlıkla boğuşuyor. UNRWA Genel Komiseri Lazzarini, “Açlık bir gerçektir ve insan eliyle yapılmaktadır. İnsanî yardımların girişine izin verilmesi hayatî önem taşıyor” dedi.
Mısır Dışişleri Bakanlığı ayrıca, ABD temsilcisi Witkoff’la yapılan görüşmede ateşkesin kabul edilmesi ve Gazze’nin yeniden imarı için uluslararası bir konferansa ev sahipliği yapma hazırlıklarını duyurdu.
Netice
Hamas’ın kabul ettiği ateşkes teklifine rağmen İsrail uzlaşmaz bir tutum sergileyerek soykırımını sürdürüyor. Mısır ise samimiyetsiz bir “arabulucu” görüntüsü veriyor. Darbe rejimiyle ayakta duran ve Batı’ya bağımlı bir yönetimin, Gazze’deki katliamları gerçekten durdurma niyetinde olmadığı açıktır.
