“Bu seçimler bir mahallî seçimlerin ötesine geçmiş durumda. Bunun birkaç nedeni var. Bunlardan biri, Türkiye yeni bir hükümet sistemiyle Cumhurbaşkanlığı sistemiyle yönetiliyor. Bu sistemin oturmasını sağlayacak bir arka plân, mahalli yönetimler sistemi seçimi var. Hükümetin bu seçimlerde kazanmayı istemesi tabiî bir şeydir. Ancak Millet İttifakı’nı oluşturan üyeler hem mevcut yeni sistemi yıkmak, hem Recep Tayyip Erdoğan’ı hedef alarak onu iktidardan düşürmek üzere hamleler yapıyor. Bu ittifaka karşı olan ittifakın içerisinde iki şey var. Birincisi meşruiyet kazanmak için el altından gizli işler yapıyor olması. Saadet Partisi, İyi Parti ve CHP’de PKK’lıları, PKK’dan yargılanmış kişileri veya yargılamaları devam edenleri görüyorsunuz. Sanki PKK bu partileri esir almış gibi. Saadet Partisi gibi bir partinin böyle bir ittifakta yer alması ise kahredici bir durum. Bu ittifak, ahlak zemininde yürümesi gereken siyasetin aksine Türkiye’nin zararına faaliyette olan terör örgütleriyle ittifak halindedir. İkincisi pek çok şeyi yalan üzerine kurgulanıyor. Bütün devletlerin bekâ meselesi vardır. Tarihte görüldüğü gibi. Türkiye’nin de bekâ meselesi vardır. Tüm sınırlarında gerçekleşen hadiseler bunu gösteriyor. Çok kritik bir coğrafyadayız. Bu coğrafya çok az huzur gördü. Burası huzurluysa dünya huzurludur. Burası huzurlu değilse dünya huzurlu değildir. Huzursuzluk çıkarmak için bütün haydutlar buraya saldırıyor. Ancak yine de Türkiye kolay bir lokma değildir. Hatta ABD, Rusya, İngiltere kolay lokmadır ama Türkiye kolay lokma değildir. Bu ülkenin halkı varını yoğunu, namusunu ortaya koyduğu zaman 15 Temmuz’da olduğu gibi bunu en asil şekilde göstermesini bilmiştir.”