Suriye'deki yeni yönetim, ülkenin toprak bütünlüğünü ve siyasi birliğini yeniden tesis etme yolunda kritik bir adım daha atarak, ülkenin kuzeydoğusunda kontrolü elinde bulunduran "Suriye Demokratik Güçleri"ne (SDG) yönelik net bir çağrıda bulundu.
Çarşamba günü yapılan resmi açıklamada, "tek devlet, tek ordu, tek hükümet" ilkesine bağlı kalındığı ve her türlü bölünme projesinin kesin olarak reddedildiği vurgulandı. Açıklamada, SDG bünyesindeki Suriyeli savaşçıların, anayasal ve yasal çerçeveler dahilinde Suriye ordusu saflarına katılmasının memnuniyetle karşılanacağı ifade edildi.
"Kürtler Ülkenin Asli Unsurudur"
Suriye hükümeti, Kürtlerin "ülkenin asli ve zengin dokusunun bir parçası" olduğunu ve tüm Suriye vatandaşlarının haklarının, etnik veya dini kimliğine bakılmaksızın devlet kurumları çatısı altında korunduğunu ve korunacağını belirtti.
Açıklamada ayrıca, ülkenin kuzeydoğusundaki sağlık, eğitim ve yerel idare gibi tüm kamu hizmeti kurumlarının yeniden merkezi yönetime bağlanması gerektiğinin altı çizilerek, "Tarih, ayrılıkçı projelere veya dış gündemlere bel bağlamanın kaybettiren bir bahis olduğunu kanıtlamıştır. Bugün yapılması gereken, ulusal kimliğe dönmek ve Suriye ulus devlet projesine dahil olmaktır" denildi.
ABD Elçisinden Entegrasyon Mesajı
Hükümetin bu açıklaması, ABD'nin Şam'a gönderdiği özel elçi Tom Barrack'in başkentteki temaslarının hemen ardından geldi. Elçi Barrack, Suriye Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara ve SDG lideri Mazlum Abdi'nin de katıldığı bir görüşme gerçekleştirdi.
Görüşme sonrası açıklama yapan Barrack, SDG'nin entegrasyon sürecine yanıt vermekte "yavaş davrandığını" belirterek, "Önlerinde Şam'dan geçen tek bir yol var" ifadelerini kullandı. ABD'li elçi, Suriye yönetiminin SDG'ye sunduğu seçenekler konusunda "harika bir iş çıkardığını" da sözlerine ekledi.
Arka Plan: Mart Ayındaki Tarihi Anlaşma
Şam yönetiminin bu son çağrısı, 10 Mart 2025'te Devlet Başkanı Ahmed eş-Şara ile SDG lideri Mazlum Abdi arasında imzalanan ve "tarihi" olarak nitelendirilen anlaşmaya dayanıyor. Bu anlaşma, Suriye'de yıllardır devam eden parçalanmışlığa son vermeyi hedefliyordu.
Mart ayındaki anlaşmanın temel maddeleri şunları içeriyordu:
- Kapsamlı bir ateşkesin ilan edilmesi.
- SDG'nin kontrolündeki petrol ve gaz sahaları, sınır kapıları ve havaalanları dahil tüm sivil ve askeri kurumların aşamalı olarak merkezi devlete entegrasyonu.
- Tüm Suriyelilerin siyasi katılım haklarının güvence altına alınması ve Kürtlerin ülkenin asli bir bileşeni olarak tanınması.
- Yerinden edilmiş kişilerin güvenli bir şekilde evlerine dönüşünün sağlanması.
Ülkenin en önemli petrol ve gaz sahalarını kontrol eden SDG'nin merkezi orduya ve devlete entegrasyonu, Suriye'nin ekonomik toparlanması ve siyasi istikrarının yeniden sağlanması için hayati bir adım olarak görülüyor.





