İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Gazze Şeridi'ndeki Hamas egemenliğinin ortadan kaldırılması konusundaki ısrarını sürdürürken Filistin Otoritesi’nin bölgede iktidarı ele geçirmesine de karşı. Netanyahu, Gazze Şeridi'ni yönetmesi için yerel kabilelerle yakın ilişkiler kurmaya çalışıyor.

Netanyahu'nun talebi üzerine İsrail güvenlik ve askeri kurumu Tel Aviv'e, Gazze Şeridi'nin her biri yerel aşiretler tarafından kontrol edilen çeşitli bölgelere bölünmesine dayalı bir plan sundu. Gazze Şeridi'ndeki aşiretler tarafından reddedilen bu plan, Gazze Şeridi'nin kalıcı yönetimi sağlanana kadar savaşın ardından gelecek geçiş döneminde yerel aşiretlerin ‘insani yardım dağıtımı ve sivil yaşamın yönetimini’ devralmasını içeriyor.

ABD yönetimi, ‘yenilenen Filistin Otoritesi’nin Gazze Şeridi'ne geri dönmesini ve burayı Batı Şeria ile birleşik bir şekilde yönetmesini’ talep ederken Netanyahu, "Hamasistan yok, Fetihistan da yok" sloganıyla buna karşı çıkıyor.

Netanyahu ile Washington arasındaki anlaşmazlık noktalarından birini ‘Gazze’deki savaşın ertesi günü’ oluşturuyor. Şarku’l Avsat’ın Independent Arabia’dan aktardığına göre Netanyahu konuya dair şunları söyledi:

“Filistin Yönetimi Gazze Şeridi'nin yönetiminde rol oynamak istiyorsa, bundan önce radikal değişiklikler yapmalı ve bunu Batı Şeria'daki davranışlarıyla kanıtlamalıdır" dedi.

Netanyahu, Filistin Otoritesi’ni İsrail ordusu tarafından öldürülen mahkumların ve kurbanların ailelerine maaş ödeyerek ve okullarda İsraillilere karşı nefret yayarak ‘terörizmi’ desteklemekle suçladı.

Filistin Kabileleri Genel Komiseri Akif el-Mısri, konuya dair şu değerlendirmede bulundu:

“Reddedilen İsrail planı, Gazze'deki başarısızlığı örtbas etme ve Filistin toplumunda kafa karışıklığı ve çekişme yaratma girişimidir. Fetih ve Hamas hareketleri bölünmenin sona ermesini hızlandırmalı ve tüm işgal planlarını boşa çıkarmak için birleşik bir ulusal liderlik ve birleşik bir hükümet kurmalı. Filistinli aşiretler ve aileler ‘yenilmez ordu mitini’ çökerten Filistin direnişinin popüler kuluçka merkezini temsil ediyor.”

Çetelerin ortaya çıkışı

Netanyahu, Filistin Otoritesi’nin geri dönmesini reddetmesi bir yana güvenlik yetkililerinden ‘Gazze Şeridi'nde iş birliği yapılabilecek ve savaştan sonra Şeridi'n işlerini yönetmek için kullanılabilecek yerel güçlerin olup olmadığının incelenmesini’ istedi.

Independent Arabia kaynaklarına göre İsrail'in Gazze Şeridi'ndeki savaşı dördüncü ayına girerken, kuzey Gazze ve Gazze Şehri'nde yardım çalıp satmak, soygun ve yağma yapmak için çalışan silahlı yerel çeteler ortaya çıkmaya başladı.

Hamas, kendilerini kimin yöneteceğine Filistin halkının karar vereceğini savunurken, Fetih liderliğindeki Filistin Otoritesi, Gazze Şeridi’nde tam yetkiye sahip olmanın kapsamlı bir siyasi çözümle uyumlu olması gerektiğini vurguluyor.

Fetih Hareketi lideri Sabri Saydam şu açıklamada bulundu:

“İsrail'in savaştan sonra Gazze Şeridi'nin yönetim yapısına ilişkin senaryoları Gazze'deki askeri operasyonun sekteye uğraması ve uluslararası alanda giderek yaygın biçimde reddedilmesinin ardından zaman kazanmak için ertesi gün yalanına devam etmeyi hedefliyor.”

Saydam, Independent Arabia’ya yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullandı:

“Ertesi gün oyunuyla uluslararası toplumun dikkatini dağıtmaya devam etmek gerekiyor. Çünkü Tel Aviv'in tek planı Filistinlilerin sınır dışı edilmesi ve Gazze Şeridi'nin ilhak edilmesi ve bunun Batı Şeria'da da uygulanmasıdır. İsrail işgalle ilişki kurmayı kabul eden bir Filistinli bulamayacak. Aşiretler bunu reddediyor ve işgalle iş birliği yapan herkese saldırıyor.”

Kaosun yayılması

Filistinli Eski Bakan Hasan Asfur, İsrail'in ‘Gazze Şeridi'nde benzeri görülmemiş bir kaos yaymak için çalıştığını’ belirttiği açıklamasında şunları söyledi:

“İsrail, Filistinlilere sunacağı herhangi bir öneriyi kabul ettirmek için güvenlik kaosunu teşvik etmeye çalışıyor. İsrailliler Filistinlilerin Gazze Şeridi şehirlerinde kendilerine istikrar ve güvenlik getirecek herhangi bir rejimi onaylamasını arzuluyorlar. Tel Aviv Batı Şeria'da olduğu gibi Gazze Şeridi'nde de İsrail güvenlik kontrolü altında bir Filistin sivil yönetim kurmak için çabalıyor. İsrail, planını kabul ettirmek için Filistinli grupları ve sivil güçleri aşiretlerle tehdit etmeye çalışacak.”

İsrail meseleleri araştırmacısı İsmet Mansur, İsrail'in Gazze Şeridi'nde aşiret yönetimini dayatma planının uygulanma olasılığını uzak gördüğünü ifade ederek “Çünkü bu plan yüzeysel ve gerçekçi değil ve son on yılda yerleşik hale gelen siyasi ve sivil güçleri göz ardı ediyor” dedi. Mansur açıklamasını şöyle sürdürdü:

“Netanyahu Batı Şeria'nın Gazze Şeridi ile birleşmesini garanti eden siyasi süreçten aşiret planı ile kaçınmayı hedefliyor. Netanyahu kendisini sağlamlaştırma konusunda uzun bir yol kat eden Filistin ulusal siyasi varlığını marjinalleştirmek istiyor.”

Diğer yandan Bar-Ilan Üniversitesi'nde öğretim görevlisi İsrailli Mordechai Kedar’ın açıklaması ise şöyle oldu:

Hamas'tan Kudüs'te şehit edilen Hasan Saklanan için taziye açıklaması Hamas'tan Kudüs'te şehit edilen Hasan Saklanan için taziye açıklaması

"Hamas veya Filistin Otoritesi’nin yönetiminden kaçınmak istiyorsak Gazze Şeridi'nin yerel aşiret güçleri tarafından kontrol edilmesi mümkün olan tek çözümdür. İsrail, Gazze Şeridi'nde emredenin ve yasaklayanın kendisi olduğu konusunda ısrar ederse planını hayata geçirilebilir.”

Yerel aşiret güçlerinin Batı Şeria ve Gazze Şeridi'ndeki şehir ve kasabalar üzerinde kontrolünü öngören planın en önde gelen destekçilerinden biri olan Kedar "Gazze Şeridi'nin beş bölgeye bölünmesi ve Filistinli kabilelerin, İsrail güvenlik kontrolü altında, yönetimi devralmaları" çağrısında bulundu.