Fikir

Görüş: Türkiye’nin terörist Yahudilere uyguladığı vize muafiyeti kaldırılsın

Türkiye, Yahudilere tek taraflı vize muafiyeti tanıyor. Gazze’de soykırım yapan ve zorunlu askerlik yoluyla işgal ordusunun parçası olan Yahudilerin Türkiye’ye hiçbir denetime tabi olmadan girmesi, güvenlik açısından riskli ve siyasî söylemlerle çelişen tek taraflı bir imtiyazdır. Acilen bu meseleye el atılmalı ve Türkiye’nin terörist Yahudilere uyguladığı vize muafiyeti kaldırılmalı!

Abone Ol

Uluslararası ilişkilerde vize politikaları genellikle “mütekabiliyet” esasına dayanır. Bir ülke, diğerine vize kolaylığı sağlıyorsa, aynı uygulamayı karşı taraftan da bekler. Türkiye’nin İsrail vatandaşlarına tanıdığı vize muafiyeti ise bu kaidenin dışında, tamamen karşılıksız bir kolaylıktır. İsrail, Türk vatandaşlarına karşı en sıkı vize uygulamalarını sürdürüyor; uzun bekletmeler, güvenlik sorgulamaları ve onur kırıcı muameleler dayatıyor.

Soykırımın gölgesinde verilen imtiyaz

Gazze’de aylardır süren bombardımanlarla binlerce masum sivil katledildi. Kadınlar, çocuklar, sağlık çalışanları ve gazeteciler dahi hedef alındı. Bu açık soykırım, dünyanın gözü önünde gerçekleşirken İsrail vatandaşlarının Türkiye’ye hiçbir denetime tabi olmadan girebilmesi vicdanlarda kabul görmüyor. Daha da önemlisi, İsrail’in zorunlu askerlik sistemi, her vatandaşını doğrudan işgal ordusunun bir parçası hâline getirmektedir. Dolayısıyla Türkiye’nin bu serbestliği tanıması, fiilen işgal mekanizmasının unsurlarına kolaylık sağlıyor.

Güvenlik riski

İsrail’in Filistin’de yürüttüğü savaş politikaları sadece Gazze ile sınırlı kalmıyor; Doğu Akdeniz’den İran’a, Lübnan’dan Suriye’ye kadar geniş bir coğrafyaya taşıyor. Bu tabloda İsrail vatandaşlarının denetimsiz şekilde Türkiye’ye giriş yapabilmesi, ülke içinde istihbarat ve güvenlik açığına yol açabilecek nitelikte. Vize devletin güvenlik filtresi hüviyetindedir. Yeni Zelanda örneğinde olduğu gibi, ülkeler askerlik geçmişi veya güvenlik kayıtlarını inceleme imkânı bulmak için vize mekanizmasını kullanır. Türkiye’nin İsrail’e sağladığı muafiyet, işte bu kontrol mekanizmasını ortadan kaldırıyor.

Millî çıkarlarla bağdaşmıyor

Tek taraflı imtiyaz, Türkiye’nin siyasî söylemleriyle de çelişiyor. Zira terörist İsrail’in soykırım politikalarına karşı uluslararası platformlarda sert açıklamalar yapılırken sahada soykırımcı ülkenin vatandaşlarına kolaylık tanınması bu söylemleri boşa düşürüyor. Millî çıkar, güvenlik ve toplum vicdanı açısından bu uygulamanın sürdürülmesi hiçbir gerekçeyle açıklanamaz.

Derhal iptal edilmeli

Türkiye, Yahudilere tanıdığı vize muafiyetini derhal kaldırmalı ve karşılıklılık esasına uygun yeni bir düzenlemeye gitmelidir. Soykırım faili bir devletin vatandaşlarının denetimsiz biçimde Türkiye’ye girmesi, tehlikeli bir imtiyaza dönüşüyor. Bu uygulamanın iptali, hem güvenlik açısından zorunludur hem de Türkiye’nin kendi duruşuyla tutarlılık göstermesi açısından elzemdir.

Baran Dergisi

{ "vars": { "account": "UA-216063560-1" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }