Batı emperyalizminin Venezuela’yı siyasi ve ekonomik ablukaya alma girişimleri sürerken, Amerikan Washington Post gazetesi Türkiye’nin Maduro için hayati bir nefes borusu ve stratejik bir güvence olduğunu yazdı. Analiz, Batı'nın "istenmeyen adam" ilan ettiği liderlerin Ankara ile kurduğu köprüden duyduğu rahatsızlığı açıkça ortaya koyuyor.

Amerikan Washington Post gazetesi, Venezuela Devlet Başkanı Nicolás Maduro'nun uluslararası arenada maruz kaldığı baskıları ve Türkiye ile olan derinlikli ilişkilerini mercek altına aldı. Karen DeYoung imzalı analizde, ABD ve Batı bloğu tarafından gayrimeşru ilan edilen 2024 seçimleri sonrasında yalnızlaştırılmaya çalışılan Maduro için Türkiye'nin en kritik dış temas noktalarından biri olduğu vurgulandı.

Haberde, Ankara'nın Maduro nezdinde sadece diplomatik bir müttefik değil, aynı zamanda olası bir iktidar değişikliği durumunda "muhtemel bir güvenli liman" yahut "geçiş sürecinde kullanılabilecek stratejik bir rota" vasfı taşıdığına dikkat çekildi. Erdoğan ve Maduro arasındaki şahsi hukukun kriz dönemlerinde dahi sarsılmadan devam etmesi, Venezuela dosyasını takip eden Amerikalı çevreler tarafından yakından izleniyor.

Hamas'tan Yahudi işbirlikçilerine ibret: Yasir Ebu Şebap gebertildi
Hamas'tan Yahudi işbirlikçilerine ibret: Yasir Ebu Şebap gebertildi
İçeriği Görüntüle

Seçimlerin ardından 50'den fazla ülkenin sonuçları tanımadığı ve "hileli" ithamında bulunduğu bir atmosferde, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Maduro ile gerçekleştirdiği telefon görüşmesi, Batı medyası tarafından ikili ilişkilerin mahiyetini gösteren net bir mesaj olarak yorumlandı. Gazeteye göre bu ittifakın harcını siyasi yakınlaşma, altın ticaretiyle şekillenen ekonomik iş birliği ve liderler arasındaki şahsi dostluk oluşturuyor. Mevcut tablo, Maduro'nun siyasi baskılar ve ekonomik kuşatma altında bir çıkış yolu arama ihtimaline karşı Türkiye seçeneğini güçlü bir alternatif olarak değerlendirmesine sebep oluyor.