Müslüman Anadolu’nun menfaatine hareket etmeyen ve her fırsatta da ailenin önüne takoz koyan KADEM, Müslümanları zehirlemeye devam ediyor.

Kökü Batı’da olan İstanbul Sözleşmesi’ne bir can simidi gibi sarılan ve bu sözleşmeyle aileyi tamamen ifsat etme görevini üstlenen; Müslümanları ifsad faaliyetlerinde, cemiyetimizin öz değerlerinin talan edilmesi projesinde âdeta bayraktarlık yapan KADEM, akıllarına yatmayınca dine de çatar hale geldi.

Her fırsatta erkekle kadını yarıştırma, eşitleme ve kadını evden uzaklaştırma çabalarına giren KADEM, dergilerinde yayınladıkları bir makalede, Ömer Nasuhi Bilmen’e de reddiye yaptılar:

Şehit Halil Kantarcı kabri başında yâd edildi Şehit Halil Kantarcı kabri başında yâd edildi

“Çalışma sonucunda kadını erkeğe karşı ikincil gören; gücü, iradesi, yönetme ve ifade etme kabiliyeti eksik biri olarak kodlayan geleneksel değer yargılarının Büyük İslam İlmihali’ndeki dinî hükümleri de şekillendirdiği görülmüştür.”

Makalenin tamamı için tıklayınız

KADEM’in ilmihallere olan bu eleştirisi, akıllara KADEM’ci Özlem Zengin’in “Ortaya dinle alakalı bir referans girdiği zaman siz ne söylerseniz söyleyin rekabet şansınız kalmıyor.” ifadesi geldi. KADEM’ciler söz konusu İslam olunca işlerini yapmakta zorlanıyor.

Makaleyi yazan Esra Aslan Turan'ın fecaat dolu bir başka makalesi:

KADEM’den ‘toplumsal cinsiyet’ vurgusu

KADEM, 2022 yılında da düzenlediği 8'inci Toplumsal Cinsiyet Adaleti Kongresi'nde ‘toplumsal cinsiyet’ vurgusu yaparak kadının ve erkeğin fıtratına aykırı program gerçekleştirmiş, kadın ve erkeğin doğuştan olmadığını söyleyerek eşcinselliğin vurgulandığı “toplumsal cinsiyet” kavramını, kongrelerinde kullanarak normalleştirmeye çalışmıştı.

KADEM, kurulduğu günden beri, Müslüman kadınları İslâm’dan uzaklaştıran ve İslâmdışı görüşlere kanalize eden programlarıyla, Dinlerarası Diyalog faaliyetleriyle ve İstanbul Sözleşmesi’ne verdiği kayıtsız şartsız destekle bu topraklara ne kadar yabancı ve düşman olduğunu göstermeye devam ediyor.

Baran Dergisi