Belediyelerde çürümüş düzen
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın yürüttüğü soruşturma, belediye kaynaklarının kimlere peşkeş çekildiğini bir kez daha gün yüzüne çıkardı. 15 Ağustos’ta gözaltına alınan 44 kişiden 17’si tutuklandı. Bu isimler arasında Beyoğlu Belediye Başkanı İnan Güney, özel kalem müdürü, şoförü, koruması ve aile yakınları da bulunuyor.
Savcılığın yönelttiği suçlamalar arasında “suç örgütü kurmak ve yönetmek, rüşvet, irtikap, nitelikli dolandırıcılık ve ihaleye fesat karıştırmak” gibi ağır ithamlar yer alıyor. Dosya, CHP’li belediyelerin içinde bulunduğu çürümüşlüğün boyutunu bir kez daha gözler önüne serdi.
Güney’in savunması: “İftira”
Hakimlikteki ifadesinde suçlamaları reddeden Güney, kendisine yöneltilen beyanların iftiradan ibaret olduğunu söyledi. Açık hava reklam ihaleleriyle ilgili hiçbir ortaklığı olmadığını savunan Güney “Bugün ben Aziz İhsan Aktaş’a iş vermediğim için buradayım. Suç örgütü üyeliğini reddediyorum. Tek örgüt üyeliğim Cumhuriyet Halk Partisi’dir.” dedi.
Güney, belediye kaynaklarını koruduğunu, makam aracı yerine kendi şahsî aracını kullandığını da öne sürdü. Ancak dosyada adı geçen ifadeler, belediyelerde dönen ihalelerin şeffaflıktan uzak ve kapalı kapılar ardında yürütüldüğünü bir kez daha ortaya koyuyor.
Siyasî tepki
CHP kanadı, soruşturmayı “siyasi operasyon” olarak niteledi. İstanbul İl Başkanı Özgür Çelik, delilsiz tutuklamalarla ailelerin mağdur edildiğini ileri sürdü. Ancak kamuoyunda ağır yolsuzluk ve usulsüzlük iddialarına dair ortaya çıkan tablo, bu söylemlerin inandırıcılığını zayıflatıyor.
İBB’de devam eden kriz
Bu süreç, Ekrem İmamoğlu’nun görevden uzaklaştırılması ve hakkında yürütülen soruşturmayla birlikte İBB’deki yönetim krizini daha da derinleştirdi. CHP’li belediyelerdeki kirli ilişkiler zincirinin parça parça ortaya çıkması, hem hukukî hem de siyasî açıdan uzun süre tartışılacak görünüyor.
Netice
Beyoğlu Belediye Başkanı İnan Güney’in tutuklanması, sadece şahsî bir dava değil, belediye düzeninde kökleşmiş yozlaşmanın da göstergesi oldu. CHP kanadı mes'eleyi siyasî bir operasyon olarak lanse etmeye çalışsa da iddianamede yer alan suçlamalar, bu düzenin ne kadar çürümüş olduğunu gözler önüne seriyor.
Kaynak: Anadolu Ajansı





