İnsan Hakları İzleme Örgütü bugün yaptığı açıklamada, Hindistan'daki yetkililerin yasaları çiğnediğini, Müslümanlara karşı giderek daha fazla saldırıda bulunduğunu ve haddi aşan cezalar verdiğini söyledi.
Human Rights Watch'ın haberine göre Hindu milliyetçisi Bharatiya Janata Partisi (BJP) tarafından yönetilen birçok eyalette, yetkililer yasal izin olmaksızın Müslüman evlerini ve mülklerini yıktı ve son olarak bir Hindu festivalini bozmakla suçlanan Müslüman erkekleri alenen kırbaçladı.
İnsan Hakları İzleme Örgütü Güney Asya direktörü Meenakshi Ganguly, "Hindistan'ın birçok eyaletindeki yetkililer, bir tür yargısız bir şekilde Müslümanlara karşı şiddet uyguluyorlar. Hukukun üstünlüğünü açıkça hiçe sayan yetkililer, halka Müslümanlara karşı ayrımcılığa ve saldırıya uğrayabileceği mesajını veriyorlar." dedi.
Müslümanlar her fırsatta sopalarla dövülüyor
4 Ekim 2022'de Gujarat eyaletinin Kheda semtinde polis, bir Hindu festivali sırasında "garba" tören dansına taş attıkları iddiasıyla 13 kişiyi tutukladı. Silah kılıfı takan sivil giyimli bir polis memuru, diğer yetkililer erkekleri elektrik direğine karşı tutarken, birkaç Müslüman sopalarla dövüldü.
Bazı hükümet yanlısı televizyon haber ağlarında gösterilen ve hatta övülen videolarda, birkaç üniformalı polis memuru kırbaçlamayı izliyor ve sanıklara sopalarla vuruyor, bu arada bir erkek ve kadın alkışlıyor. Polis, yalnızca video kayıtlarına yönelik sosyal medya eleştirilerinin ardından soruşturma emri verdi.
19 Müslüman erkeğe cinayete teşebbüs ve ayaklanma davası açtı
2 Ekim'de Madhya Pradesh eyaletinin Mandsaur ilçesinde polis, bir garba etkinliğine taş atmakla suçlanan 19 Müslüman erkeğe cinayete teşebbüs ve ayaklanma davası açtı ve bunlardan yedisini gözaltına aldı. İki gün sonra, herhangi bir yasal izin olmaksızın yetkililer, üç kişinin evini yasadışı inşa edildiğini iddia ederek yıktı.
Nisan ayında Madhya Pradesh eyaletinin Khargone bölgesi, Gujarat eyaletinin Anand ve Sabarkantha bölgeleri ve Delhi'nin Jahangirpuri mahallesindeki yetkililer, toplumsal çatışmalara, çoğu Müslümanlara ait olan mülkleri yıkarak cevap verdi. Çatışmalar, Hindu festivalleri sırasında silahlı Hindu erkeklerin dini alaylarının
Müslüman yerleşim yerlerinden geçmesi sonrasında meydana geldi. Adamlar camilerin önünde Müslüman karşıtı sloganlar atarken, polis herhangi bir işlem yapmadı.
Yetkililer, yapıların yasadışı olduğunu iddia ederek yıkımları haklı çıkarmaya çalıştı, ancak eylemleri ve açıklamaları, yıkımın Müslümanlar için toplu bir cezalandırma amaçlı olduğunu ve onları toplumsal çatışmalar sırasındaki şiddetten sorumlu tuttuklarını gösterdi. Madhya Pradesh'teki BJP içişleri bakanı, "Taş atma olayına karışan evler moloz haline getirilecek" dedi.
Tüm yapıları yıktılar
Yetkililer Madhya Pradesh'teki Khargone'de en az 16 ev ve 29 dükkanı yerle bir etti. Yerel bir yönetici olan ilçe toplayıcı, “Suçluları tek tek bulmak zaman alan bir süreç, bu yüzden isyanların çıktığı tüm bölgelere baktık ve isyancılara ders vermek için tüm kaçak yapıları yıktık” dedi.
10 dükkan ve 17 depo da yıkıldı
Anand ilçesine bağlı Khambhat şehrinde yetkililerin en az 10 dükkan ve 17 depoyu yıktığı bildirildi. Bölge tahsildarı, dini bir alayı taşlayan “suçluları” cezalandırmak için “hükümet arazisindeki çalıları ve yasadışı yapıları kaldırmak için buldozerler kullanarak bir sürüş başlattığını” söyledi. Yetkililer ayrıca Gujarat'ın Sabarkantha bölgesindeki Himmatnagar şehrinde en az altı mülkü yıktı. Bunun için Delhi'de yetkililer dokuz buldozer kullandı.
Haziran ayında, BJP'li bir politikacının Muhammed Peygamber hakkındaki sözleri, ülke genelindeki Müslümanların yaygın protestolarına yol açtı. Jharkhand eyaletindeki polisin protestoculara karşı aşırı güç kullandığı ve iki kişiyi öldürdüğü iddia ediliyor.
Yetkililer, yıkımdan etkilenen aileler on yıllardır orada yaşıyor olsalar ve çoğu durumda bunu kanıtlamak için gerekli belgelere sahip olsalar bile, uygun bir ön bildirim veya dinlenme fırsatı da dahil olmak üzere herhangi bir yasal yetki veya yasal süreç olmaksızın yıkımları gerçekleştirdiler.
Keyfi cezalar veriliyor
Haziran ayında, Birleşmiş Milletler özel raportörü Hindistan hükümetine yazdığı mektupta , “Bu tahliyelerin bir kısmı, toplumlar arası şiddete katıldığı iddiasıyla Müslüman azınlığa ve düşük gelirli topluluklara karşı toplu ve keyfi bir cezalandırma biçimi olarak gerçekleştirilmiştir” şeklinde endişelerini dile getirdi.
İnsan Hakları İzleme Örgütü, Müslüman toplulukların evlerinin ve yapılarının toplu yıkımlarının, orada yaşayan kadınların, çocukların, yaşlıların ve engellilerin savunmasızlığını artırdığını söyledi.
Hindistan'ın taraf olduğu Uluslararası Medeni ve Siyasi Haklar Sözleşmesi ise her halükarda ev yıkımının hukuksuz olduğunu bildirdi.
Ganguly, "Hindistan hükümeti azınlıkları hedef alan ayrımcı yasaları, politikaları ve eylemleri geri almak için derhal harekete geçmezse, hukukun üstünlüğü buldozerler ve sopalarla değiştirilecektir." diye konuştu.
