Jeffrey Epstein; finans, siyaset ve aristokrasi çevrelerinden yüzlerce “seçkin” ismi içeren bir çocuk istismarı ve seks ticareti ağı kuran, 2019’da hapishanede şüpheli biçimde ölü bulunan Amerikalı milyarderdir. Yakın ortağı Ghislaine Maxwell 2022’de 20 yıl hapse mahkûm edildi; ancak dosya, Epstein’ın geride bıraktığı uçuş kayıtları, gizli kamera videoları, banka trafiği ve olası resmî himaye ilişkileri nedeniyle kapanmadı.
Son iki ayda—Maxwell’in savcılıkla iş birliği iddiası, Adalet Bakanı Bondi’nin “on binlerce video” açıklaması, Senatör Wyden’in gizli belgeler için Kongre baskısı, Business Insider’ın hâlen saklanan “Epstein Files” analizleri ve FBI’ye karşı yeni mağdur davası—bu kirli ağın isimlerini, koruyucularını ve ihmaller zincirini aydınlatabilecek taze kanıt ve tanıklık ihtimalini güçlendirdi; böylece skandal yeniden Washington’un, medya koridorlarının ve kamuoyunun bir numaralı hesaplaşma dosyasına dönüştü.
Maxwell’in iş birliği iddiası
Ghislaine Maxwell’in – Florida’daki FCI Tallahassee’de 20 yıllık cezasını çekerken – federal savcılara “Epstein’in seçkin müşterilerini” anlatmaya başladığı öne sürülüyor. Gazeteci yorumlarına göre Maxwell’in elindeki gizli kamera kayıtları soruşturmayı derinleştirebilecek nitelikte; olası ceza indirimi ise kapalı kapılar ardında yürüyen pazarlıklara bağlı.
Bondi’nin “on binlerce video” açıklaması
ABD Adalet Bakanı Pamela Bondi, 1 Temmuz’daki basın toplantısında “FBI, Epstein’e ait on binlerce video kaydını inceliyor” ifadesini kullandı ve kamuoyunda büyük yankı uyandırdı. Kısa süre sonra FBI Direktörü Kash Patel, “böyle bir arşiv yok” diyerek Bondi’yi yalanladı; Adalet Bakanlığı ise yorum yapmaktan kaçındı.
Wyden’in “Epstein dosyası” baskısı
Senato Finans Komitesi’nin kıdemli üyesi Ron Wyden, 17 Haziran’da Adalet ve Hazine bakanlıklarına gönderdiği mektupla “Epstein’in mali ağına ilişkin tüm belgelerin” derhâl Kongre’ye sunulmasını talep etti. Wyden, yönetimi “kritik kayıtları siyasileştirerek saklamakla” suçlayarak Trump dönemindeki gizliliğin kaldırılmasını istiyor.
‘Epstein files’ polemiği: Business Insider analizi
12 Haziran tarihli kapsamlı bir medya dosyası, kamuoyuna açıklanan 350 sayfalık ilk paket dışında hâlen gizli tutulan uçuş kayıtları, hard-disk imajları ve 2007 tarihli gizli anlaşma belgeleri bulunduğuna dikkat çekti. Haberde, “tam şeffaflık” vaatlerinin mahkeme süreçleri gerekçe gösterilerek ertelendiği; Bilgi Edinme Yasası davalarının ise tıkandığı vurgulandı.
FBI’ye karşı açılan mağdur davası
30 Mayıs’ta Epstein’in ilk dönem mağdurlarından biri, “1990’larda yaptığım şikâyetleri FBI görmezden geldi; harekete geçilseydi yüzlerce kız çocuğu kurtulabilirdi” diyerek federal hükûmete tazminat davası açtı. Dilekçe, kurum içi ihmal zincirinin ortaya çıkarılmasını ve maddi-manevî zararların tazminini talep ediyor.
5 kritik gelişme
Mayıs sonundan bu yana Epstein dosyasında beş kritik gelişme yaşandı: Maxwell’in savcılıkla olası pazarlığı, Bondi’nin tartışmalı “video arşivi” beyanı, Senatör Wyden’in belge baskısı, gizli “Epstein files” polemiği ve FBI’ye karşı açılan mağdur davası. Bu yeni dalga, skandalın üzerindeki sis perdesini aralayabilecek yeni kanıt ve siyasi baskıları gün yüzüne çıkararak süreci geniş bir hesaplaşma zeminine taşıyor.
Batı sansürlemeye alıştı
Batı’da büyük skandal dosyalarının seyri neredeyse rutinleşmiş durumda: Önce kısa süreli medya ilgisi, ardından kademeli “bilgi karartma” evresi. Epstein davası da bu çizgiyi izliyor. İlk günlerde “on binlerce video” iddiası manşetleri süsledi, Maxwell’in savcılıkla iş birliği söylentileri tartışıldı; fakat sonraki haftalarda haber akışı seyreltilerek dosya sessizliğe bırakıldı. Daha önce CIA işkence raporunun büyük bölümü sansürlenmiş, Panama Belgeleri’nin takip davaları ağır bir sessizliğe gömülmüş, Cambridge Analytica soruşturmaları madde madde rafa kaldırılmıştı. Şimdi ise Epstein’e dair uçuş kayıtları, banka hareketleri ve olası devlet bağlantıları “gizlilik” damgasıyla erişime kapatılıyor; bazı dijital arşivlerin “yanlışlıkla silindiği” resmi tutanaklara giriyor. Son iki ayda yaşanan beş kritik gelişmenin ana akım mecralarda sınırlı yer bulması ve adli makamlardan hâlen somut bir açıklama gelmemesi, dosyanın zamana yayılarak unutturulma riskini güçlendiriyor.
Baran Dergisi