Türkiye’de, on binlerce genç zehir tacirlerinin gözünde “av” olarak gözüküyor. Hususi olarak 18 yaş civarında bulunan gençler bir şekilde uyuşturucu kullanıyor.

ÇEMATEM araştırması

Geçtiğimiz sene Adana’da yapılan bir araştırma uyuşturucu kullanım yaşının 15-16’lara kadar düştüğünü gösteriyor.

Adana Dr. Ekrem Tok Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Hastanesi Çocuk ve Ergen Madde Bağımlılığı Tedavi Merkezi (ÇEMATEM) polikliniğine başvuran 15-16 yaş grubundaki 50 çocuğun ahvâline bakarak bir araştırma yayınladı.

Kullananların yüzde 70’inde davranış bozukluğu var

Hastanenin uzman doktorları; Canan Kuygun Karcı, Asiye Arıcı Gürbüz, Fatma Akkuş Özdemir ve Dilek Altun Varmış ile Çukurova Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk ve Ergen Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı’ndan Prof. Dr. Ayşegül Yolga Tahiroğlu’nun yaptığı kapsamlı araştırmada tuzağa düşürülerek uyuşturucu maddeye alıştırılan ergenlerin yüzde 70’inde davranış bozukluğu tesbit etti.

ÇEMATEM’de tedavi gören ergenlerin tamamının sigara içtiği, yüzde 72’sinin esrar, yüzde 56’sının alkol, yüzde 34’ünün metamfetamin ve yüzde 26’sının ekstazi kullandığı tespit edildi. Uyuşturucu kullananların yüzde 68’inin okula devam etmediği geri kalan yüzdelik kesimin ise bağımlılıktan kurtulmak için daha fazla çaba sarf ettiği ortaya çıktı.

Zehir tuzağına düşürülen gençlerin yüzde 4’ü ortaokul, yüzde 14’ü liseye devam ederken, yüzde 18’i ilkokul terk, yüzde 20’sinin ortaokul terk ve yüzde 30’unun da lise terk olduğu tespit edildi.

Emniyet’in Narkolog Raporu

Emniyet Genel Müdürlüğü Narkotik Suçlarla Mücadele Daire Başkanlığı'nın "2022 Narkolog Raporu”na baktığımızda da durumun vahameti ortaya bir kez daha çıkıyor.

Rapor 2021 yılında 27 bin 779 "bağımlı", "kullanıcı" ve "gözaltına alınan şüpheli" analizini içeriyor. 81 ilde uyuşturucu suçlarından gözaltına alınan şüphelilerin gönüllülük esasına dayalı yürütülen çalışma; uyuşturucuyla sosyo-ekonomik ortam ile eğitim, erişim ve uyuşturucuya başlama yaşı gibi pek çok soru hakkında bilgi veriyor.

2021’de Türkiye genelinde 264 bin kişi uyuşturucudan gözaltına alındı

Raporda şu ifâdeler yer alıyor:

“Uyuşturucu madde kullanımı aile, arkadaş, iş ortamında problemler yaşanmasına neden olabiliyor. Sosyal ortamdan dışlanma gibi sorunlarla birlikte madde yoksunluğu ölümlerle de sonuçlanıyor. Uyuşturucu madde kullanımını engellemek adına 2021 yılında yapılan operasyonlarda Türkiye genelinde 264 bin 202 kişi gözaltına alındı.”

Önce esrarı tecrübe ediyorlar

“Aile içi şiddet durumu bilinen ya da yaygın olarak tahmin edilenin aksine uyuşturucuya başlamada güçlü bir etken olarak ortaya çıkmıyor. Rapora katılanların yüzde 27,6'i "Aile içi şiddet var mı?" sorusuna "hiç" cevabını verdi. Şiddetin "nadiren" olduğunu söyleyen yüzde 31,2, "ara sıra" olduğunu söyleyenler ise yüzde 28,1'lik kısmı oluşturdu. Şiddetin sürekli olduğunu ifade edenler yüzde 1,3 olarak kayda geçti. Rapora göre ilk denenen uyuşturucu madde yüzde 73,7 ile esrar oldu.”

Raporda ayrıca şunlar söyleniyor:

“İlk defa uyuşturucu kullanacak kişilerin temin için başvurdukları ilk adresin arkadaş ortamı olduğu belirtiliyor. Ayrıca uyuşturucuyu genellikle kişilerin kendi evlerinde kullandığı belirtilen raporda, aile fertlerinin ya göz yumduğu ya farkında olmadığı ya da birlikte kullandığı düşünülüyor.”

Sentetik tuzak: Metamfetamin

Tüm dünya metamfetamin ile cebelleşiyor. Avrupa’da ele geçirilen metamfetamin miktarı yüzde 477 oranında yükseldi. 2020’de toplam Avrupa’da 2.2 ton metamfetamine el konulurken Türkiye’de ise bu oran aynı dönemde 4,1 ton geçen yıl ise 5,55 ton olarak kayda geçti. 2016’da uyuşturucu kaynaklı ölümlerin yüzde 1,4’ü metamfetamin yüzünden yaşandı, 2021’de ise yüzde 35,6’ya çıktı.

​​​​​​​

“İlgisiz bırakma ya da aşırı baskı çocuklar için iyi değil”

Ankara Eğitim ve Araştırma Hastanesi Alkol ve Madde Tedavi Merkezi (AMATEM) Birim Sorumlusu Uzman Dr. Mustafa Danışman, uyuşturucu kullanımının 10 yaşına kadar düştüğünü aktardı. Ailelere uyarılarda bulunan Danışman “Ergenlik sadece çocuğun geçirdiği bir dönem değil, aileler de bu süreci yaşıyor. Aileler, kaygılı oldukları için otoriter bir tutum sergiliyor, yasaklar koyuyor, katı kurallar uyguluyor, cezalandırıcı yöntemler deniyor. Fakat bu durum sonuçları açısında iyi olmayabilir. Çocuk, baskı yüzünden kendine ait bir alan oluşturmak istiyor. Bu da uyuşturucuya yöneltebiliyor. Yine tam tersi, ilgisiz bırakma, hiç karışmamak da madde bağımlılığı için bir risk. Her iki tutum da doğru değil. Çocuğun düşüncelerinin, görüşünün alındığı, katılımının sağlandığı, benlik sınırının yine konduğu ve korunduğu ama kararın ortak alındığı bir ortam oluşturulmalı. Bu şekilde, ergenlik dönemini herhangi bir maddeye bulaşmadan daha kolay atlatabilir” dedi. (28.09.2022)

“Madde bağımlılığının en iyi tedavisi, hiç başlamamak” diyen Mustafa Danışman, şöyle söylüyor:

“Uyuşturucu, zaman içinde beynin nörokimyasal yapısını bozuyor. Yargılama, algılama, karar vermede ve ahlakta problemler ortaya çıkıyor. Uyuşturucuya ulaşmak için hırsızlık, gasp gibi suçlara bulaşabiliyorlar. Nadir de olsa bazen hayal görenler olabiliyor.”