Dünyanın en büyük petrol ihracatçısı Suudi Arabistan, 2014’ten bu yana petrol fiyatlarında devam eden düşüş yüzünden çok zarar gördü. Citigroup analistlerine göre krallığın petrol rezervleri giderek tükeniyor ve 2030’a doğru ihracatı sağlayan seviyenin altına düşecek. Krallığın iç işlerini etkileyen dış etkenler de mevcut. Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad, muhaliflere mali destek sağlayan Riyad’dan intikam almak istiyor. Kraliyet sarayında da her şeyin yolunda gitmediği görülüyor. Veliaht Prens M. bin Nayif'in yerine Kral Salman'ın oğlu Katar krizinin baş aktörlerinden İkinci Veliaht Prens M. bin Selman getirildi. Birinci veliaht Nayif, saray hapsinde tutuluyor...  Şimdiye kadar ailenin en büyüğüne devredilen iktidar paylaşım şekli, Kral Selman’ın geleneği bozmaya karar vermesiyle daha Avrupaî bir hâl aldı. Kal Selman, kardeşlerin en büyü dahi olmayan İkinci Veliaht Prens M. bin Selman’a her şeyi emanet etmiş oldu. Düşen petrol fiyatları, en çok Suudi Arabistan’ın altyapısını etkileyecek bir sorun olarak görülüyor. Ülkede yaşayan yaşı 30’u geçmeyen gençlerin yaklaşık dörtte biri işsiz. İş bulamayan gençler ya devletin sağladığı yardımla ayakta kalmaya çalışıyor. Petrolden gelir azalınca, Suudi Arabistan vergileri yükseltti.

2015’te iktidara geçen Suudi Arabistan Kralı Selman bin Abdülaziz el Suud, kemer sıkma politikası başlattı ve bu uygulamadan en çok nasibini alanlar, devletin farklı kademelerinde çalışan memur ve bürokratlar oldu. Devlet memurlarının ek ödenekleri iptal edildi, gaz, su ve elektrik faturalarının yükünün tamamı da onlara bırakıldı.İktidardakiler istihdam sağlamak için çalışanların üzerine gitti ve böylelikle işverenler, ehemmiyetli bir darbe aldı.

Yemen Pansuman Olabilir mi?
Krallığın fakirleşmeye başlayan sakinlerinin memnuniyetsizliği, zaferle neticelenebilecek bir savaşla giderilebilirdi. Prens M. bin Selman, Yemen’deki savaşı destekleyen en önemli kişi. Savaş hem ayaklanan Husilerin cezalandırılmasını, hem de Suudi Arabistan halkının geçici olarak birliğini sağlamış gibi gözüküyor. Peki silahlar sustuğunda ne olacak?.. Prens M. bin Selman, Suudi Arabistan’ın savaşabilecek kapasitede olduğunu göstermiş oldu. Batı da Suudilere "sunî bir düşman" üretti ve karşılarına koydu. Suudi yönetim geçtiğimiz haftalarda ABD ile 280 milyar dolarlık silah anlaşması yapmıştı. Belki de Katar krizini destekleyerek daha fazla ödemesi gereken parayı 280 milyara indirmiş oldu...

Prens M. bin Selman Tahran yönetimini ülkesine büyük bir tehdit olarak görüyor. Geçtiğimiz yıl Prens M. bin Selman, İran’ın Mekke ve Medine’yi işgal etmek istediğini, dolayısıyla ‘Suudi Arabistan’da gelişecek savaşın beklenmeyip, bunun İran topraklarında sürmesinin sağlanmasını gerektiğini’ açıklamıştı.

Suudi Arabistan hukuki açıdan tahta geçiş sürecinin herhangi bir yasaya bağlı olmayan dünyanın ender ülkelerinden biri. Kralı sınırlayan tek husus, tahtın ailedeki en büyük veliaht prense teslim etme geleneği. Kral Selman bu geleneği ilk olarak 2015’te, üvey kardeşi Mukrin Bin Abdülaziz’i kenara iterek, ikinci kez de veliaht prensi değiştirerek çiğnemiş oldu. Saray hapsindeki Nayif ve destekçileri ise, yerine geçen veliaht M. bin Selman'ın hatasını gözetiyor.